Tekil Mesaj gösterimi
Alt 28-02-2007, 12:33   #9
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Kapitalistler Dakar’da yapılan Dünya Ticaret Örgütü toplantısında, ticaret kısıtlamalarının azaltılmasını içeren yeni öneriler sunarak “serbest ticaret”e devam dediler. Uruguay’da alınan kararları yerine getirmek on yıl aldı. Bu seferki daha uzun ve zor olacaktır. Dünya resesyonunun genişlemesi, son yarım yüzyıldır inşa etmek için uğraşılan narin dünya ticaret ağını tehdit eden korumacılık eğilimini kaçınılmaz olarak kamçılayacaktır. Sermaye stratejistlerinin en büyük korkusu budur. Marksistlerin yıllar önce açıkladığı şeyi anlamış görünüyorlar; dünya ekonomisinin temel motor gücü dünya ticaretinin gelişmesidir (“küreselleşme”).
Boom döneminde bile dünya pazarı rakip bloklara ayrılma eğilimi taşımaktaydı. ABD emperyalizmi Kanada ve Meksika’yı içeren ve Rio Grande’nin hem kuzeyi hem de güneyini, kısaca bütün Amerika kıtasını kontrol amacını güden NAFTA’yı yarattı. Avrupa, Balkanlar’ı, Kuzey Afrika’yı ve Doğu Avrupa’yı kontrol altına almak için Avrupa Birliği’ni yarattı. Asya’da Japonya daha gevşek bir yen bölgesi oluşturdu. Çöküş derinleştikte bu rakip ticaret blokları arasındaki çelişkiler artacaktır. Avrupa ile Amerika ve Amerika ile Japonya arasındaki gerilimler bu koşullarda yoğunlaşacaktır. Amerika misilleme olarak işsizliği Avrupa ve Japonya’ya ihraç etmeye çalışacaktır. Ticari savaşların ve rekabete dönük devalüasyonların yaşanma ihtimali gittikçe kuvvetlenmektedir ki, bu da krizi derinleştirecek ve uzatacaktır.
Avrupa Birliği
Avrupalı kapitalistler, daha bir yıl önce, resesyona girmeyeceklerini gururla ilân etmişlerdi. Şimdi bu böbürlenmelerin içinin boş olduğu görüldü. İroniye bakın ki, yeni genişleme döneminde Avrupa kapitalizminin ana motor gücü olduğu düşünülen iletişim sanayii (cep telefonları) resesyondan en çok etkilenen sektör oldu.
Britanyalı büyük cep telefonu şirketi Vodafone, Aralık 2001 başında altı ayda 8,4 milyar sterlin (12 milyar dolar) vergi öncesi kayıpları olduğunu açıkladı. Cep ve sabit telefon bölümlerindeki yeniden yapılanma maliyetleri ve varlıkların nominal değerlerinin düşürülmesi de eklendiğinde, Alman mühendislik devi Siemens’in kârları Eylül sonu itibariyle yüzde 76 düştü. Almanya’da işsizlik resmi rakamlara göre işgücünün yüzde 8’i civarında dolaşmaktadır.
  Alıntı ile Cevapla