Tekil Mesaj gösterimi
Alt 13-03-2007, 11:07   #4
OnuR
 
OnuR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Peygamberimiz, kalkıp ona, dogru vardı ve kendisi ile avluda karşılaştı.Kusagından veya ridasinin toplandigı yerden tutup kendine dogru hızlıca çekti. ve ' Ey Ibn. Hattab Ne getirdin Vallahi, Allahın, sana, bir musibet indirmesine kadar duracağını, sanmıyorum!" buyurdu. Hazret-i Ömer "Ey Allah 'ın Resulu! Ben, Allah'a, Allah'ın Resulüne ve Ona, Allah'dan gelen seylere iman edeyim diye Senin yanına geldim!" dedi.

Bunun üzerine, Peygamberimiz "Allahu Ekber!" diyerek Tekbir getirdi.Peygamberimizin Eshabindan olan ve evde bulunan halk, hz. Ömer'in Müslüman oldugunu, anladilar.Onlar da, Tekbir getirdiler.Tekbir sesleri, Mekke yollarinda duyuldu.Hz. Ömer, der ki: "Müslüman olup ta, dövülmeyen, dövmeyen bir kimse görmedim.Ancak, bundan, benim payima, hiç bir seyin düsmedigini gördüm.Kendi kendime (Müslümanlar, musibetlere ugrarlarken, ben, musibete

ugramamak istemem !) dedim. Müslüman oldugum gece, kendi kendime düsündüm. (Mekke halkindan,Resulullah Aleyhisselam'a, düsmanlikta en azilisi kim ise, gidip Müslüman oldugumu, ona, haber vereyim! Tamam! Ebu Cehl'e, haber vereyim. dedim.Sabaha çiktigim zaman, Ebu Cehl'in kapisini, çaldim. Ebu Cehl, yanima çikip (Hos geldin kiz kardesimin oglu! Ne haber getirdin?) dedi.(Allah'a ve O'nun Resulü olan Muhammed'e iman ve Kendisinin getirip

bildirdigi seyleri tasdik ettigimi, sana, haber vereyim diye geldim!? deyince, kapiyi, yüzüme çarparcasina kapayip (Allah, Seni de, Senin getirdigin haberi de, çirkin ve iyilikten uzak etsin!) (Allah, senin de, belani versin, senin getirdigin haberin de,belasini versin!) dedi." Ve Hz. Ömer Müslüman olduktan sonra Müslümanlar açiktan ,Kabede ,toplu, cemeat halinde namaz kilmaya basladilar.Ve Hz.Ömer Müslümanligi seçtikten sonra , islamiyete meyili olan bir cok Kureysli islamiyeti seçmeye basladilar.

AKABE BEY'ATLARI

Hz. Peygamber (s.a.s.)'in Medine'den gelip ilk müslüman olanlarla 621-622 yillarinda Mekke'nin Akabe adi verilen mevkîinde yaptigi iki anlasma ve ahidlesme.

Mekke'ye üç km. kadar uzaklikta bulunan Mina ile Mekke arasindaki bir mevkiye verilen Akabe adina bölgenin baska yerlerinde de rastlanmaktadir. Ayni adi tasiyan birçok yer bulunmasina ragmen Akabe denince ilk defa bu meshur ahidlesme ve anlasmalarin yapildigi mevkî hatira gelmektedir.

Islâm'i çesitli kabile ve gruplara anlatmaga çalisan Resulullah (s.a.s.) özellikle Hacc mevsiminde Mekke'ye gelen kabileler arasinda dolasiyor ve onlara bu yeni mesaji iletmeye ugrasiyordu. Bu hac mevsimlerinin birinde Yesrib (Medine)'den gelen ve bu sehirde yasayan iki Arap kabilesinden biri olan Hazrec kabîlesine mensup bazi kimselerle karsilasan Hz. Peygamber, onlari Islâm'a davet etti. Peygamberliginin onbirinci yilinda onun bu çagrisina adi geçen kabileden alti ki si icabet edip, büyük bir samimiyetle bu yeni dine sarildilar. Zira yillardir Yesrib'teki diger Arap kabilesiyle aralarinda sürüp gitmekte olan Buas savaslarindan bezmis olduklarindan bu yeni dinin aralarinda bir baris ortami olusturacagini ümit ediyorlardi. Yesrib'e geri döndüklerinde bu olaydan ve yeni dinlerinden kardes kabîle Evs'e bahsedip onlari da Islâm'a davet edeceklerine ve gelecek yil yine Hacc mevsiminde ayni yerde Resulullah'la bulusacaklarina dair söz verip ayrildilar

Medine'de yasayan bu iki kabîlenin disinda ayrica üç Yahûdi kabîlesi daha bulunuyordu. Bunlar müsrik Araplari dinlerinden ve putperestlik anlayislarindan dolayi hep hor görüyorlardi. Yahûdiler ellerindeki Tevrat'a, ayrica âlimlerinden ve atalarindan isitip durduklarina göre yakinda bu bölgede zuhur edecek bir peygambere iman edeceklerini ve bu peygamberin destegiyle putperestlige son vererek Araplari ortadan kaldiracaklarini söyleyip duruyorlardi. Yahûdilerin bu sözleri Yesrib'li Evs ve Hazrec kabilelerinin zihninde yer etmisti. Hz. Peygamber (s.a.s.) ile Akabe'de görüsünce, yahûdilerden önce davranip bu peygamberin yaninda yer almakta hiç tereddüt etmediler. Bu ilk müslüman Yesribliler Resulullah'a iman ederek söyle dediler: "Kavmimiz çok zor günler yasiyor, hiç iyi bir durumda degiliz. Yillardir süren çatismalar aramizda sonu gelmez bir anlasmazliga sebep oldu. Bu yeni dinin bizleri biraraya getirecegine ve bizleri baristirip kaynastiracagina inaniyoruz." Gerçekten Yesribliler Buas savaslarinin artik son bulmasini istiyorlardi. Hz. Peygambere iman eden Hazrecliler su kisilerden ibaretti: Es'ad b. Zurâre, Avf b. Hâris, Râfi' b. Mâlik, Ukbe b. Âmir, Kutba b. Âmir ve Câbir b. Abdullah b. Riab. Bunlardan ilk ikisi Neccarogullarina mensup idi. (Ibn His âm, Sîre, II, 7I vd.; Ibn Sa'd, Tabakât, I, 217 vd.). Islâm'a gönül veren bu ilk Medineli müslümanlar memleketlerine geri dönerek bütün güçleriyle bu yeni dini tanitmaya ve akrabalarinin da iman etmelerini temine çalistilar. Bu küçük grubun Yesribliler üzerinde büyük etkileri oldu. Evs ve Hazrec'ten bir çok kimse bunlarin araciligiyla Islâm'a girdi. Özellikle Resulullah'in dayilarindan olan Neccarogullarina mensup Es'ad b. Zurâre ile Avf b. Hâris müslümanliklarini asla gizlemeksizin büyük bir gayretle insanlari Islâm'a davet ettiler. Gerçekten Islâm akîdesi Yesrib de yillardir süren savaslarin sona ermesinde büyük bir etken oldu. Düsmanliklar sona erdi ve insanlar Allah'in rahmeti sâyesinde kisa zamanda kardesler oluverdiler. Ertesi yil yani peygamberligin onikinci yilinda yine Hacc mevsiminde Mekke'ye gelen Yesrib'li oniki kisi Akabe mevkiinde Resulullah (s.a.s.) ile geceleyin gizlice bulustular. Bunlardan altisi bir önceki yil müslüman olan kisilerdi.
__________________




Besiktas JK






.
OnuR Ofline   Alıntı ile Cevapla