[ferro1903]

Büyük umutlarla alındı. Hatta Beşiktaş için ismi geçtiğinde herkes “Yine palavra transfer, bu adam Beşiktaş’a gelmez. Maddi, manevi getiremezler. Gelse bile büyük paraya mal olur. Beşiktaş bu parayı ödeyemez” denilmişti. Kleberson’dan bahsediyorum. Manchester United’dan Beşiktaş’a gelecekti. Ve Beşiktaş o palavra, gelmez, getirilemez denilen Kleberson’a Beşiktaş formasını giydirdi. Kleberson geldiği sezon oynadığı futbolla aldığı paranın hakkını verdiği gibi tüm Beşiktaşlılar’ın da sevdiği bir oyuncu oldu. Bu sezon Beşiktaşlılar Kleberson’dan çok daha iyi futbol ve performans bekliyorlardı. Öyle ya, geldiği ilk sezon bu kadar iyi oynayan bir futbolcu hem Türkiye’ye hem takım arkadaşlarına daha çok alışacaktı. Bu nedenle Kleberson’dan beklentileri çok normaldi. Ama Kleberson bu sezon öylesine kötü oynadı ve oynamaya devam etti ki, tüm Beşiktaşlılar gözlerine inanamadılar ve birbirlerine sordular, “Bu Kleberson o Kleberson mu?” Her maç iyiye doğru gideceğine, her maç daha kötü oynadı. İyi futbolculuğunu inkar edercesine kötü oynuyordu. Hem de Beşiktaş’ın en büyük eksiği olan ön libero oyuncusuydu. Böylesine yetenekli bir futbolcunun sıradan bir futbolcu gibi kenarda oturması Beşiktaş’a hem maddi hem manevi büyük zarar veriyor. Başkan, yönetim, Tigana, takım arkadaşları el ele verip, Kleberson’u bir an önce eski Kleberson’un durumuna getirmeli. Bu futbolcunun bonservisine 2.6 milyon euro verildi. Kendisi de her sezon oynasın ya da oynamasın 1.8 milyon dolar alıyor. Bu maliyetteki ve bu yetenekteki bir futbolcunun bırakın ilk 11’de oynamamasına, kulübede dahi oturmamasına nasıl katlanılıyor hayret ediyorum.

---------------------------

Nerede sevgi nerede ilgi

Tüm takımlar altyapı, altyapı derler. Altyapıdan büyük beklentiler içindedirler. Altyapıdan A takım kadrosuna girecek iki hatta bir futbolcuya bile razılar. İki olunca göbek atarlar. Peki altyapıya gereken önem veriliyor mu? Başka takımları bilmem ama Beşiktaş’ın altyapıya yeteri kadar önem vermediğini düşünüyorum. Örneğin Beşiktaş PAF takımının kaç maçını başkanı, asbaşkanı, futbol şubesi sorumlusu, teknik direktörü veya yardımcıları gelmiş de izlemiş. Antrenmanlarından vazgeçtim kaç kişi, kaç kere maça gelmiş. En son hatırladığım iki sene önce Yıldırım Başkan’ın Malatya maçına geldiği, o kadar. Başkanının, asbaşkanının, teknik direktörünün, futbol şubesi sorumlusunun, PAF takımının maçını izlemeye gitmesini düşünebiliyor musunuz? O çocukların psikolojik motivesini düşünebiliyor musunuz? O çocukların başkanı, teknik direktörü görünce nasıl bir performans sergileyeceklerini düşünebiliyor musunuz? Ben düşünüyorum da onlar maalesef düşünemiyor. Küçük bir örnek. Ankara dönüşü PAF takımı uçakta yoktu. “Nerede?” diye sordum; “Onlar otobüsle gidip gelecek” dediler. Şaşırdım. Lafa gelince altyapı, gençler bizim geleceğimiz, gözümüz diyorlar. İnsan gözü kabul ettiklerini gözünün önünden ayırmaz. Gözü, kulağı, aklı gençlerinde olur. Sizinki öyle mi? HAYIR. Lütfen altyapıya biraz daha ilgi, alaka, sevgi. Ne ekerseniz, onu biçersiniz.

---------------------------

Tigana’ya yakışmadı

Ankaragücü-Beşiktaş maçı sonrası Jean Tigana her zamanki gibi basın toplantısına geldi. Gazeteciler onu bekliyordu, sorular hazırlamışlardı. Sorup, cevap almak istiyorlardı. Ama beklentileri boşa çıktı. Ne sorabildiler ne de cevap alabildiler. Tigana, Maraton yorumcusu Erman Toroğlu’na yüklendi ve basın toplantısını maç hakkında tek kelime konuşmadan bitirdi. Yanlış. Tigana o deklarasyonu okuyabilirdi, en tabii hakkı. Ama maç hakkında tek kelime konuşmadan basın toplantısını terk etmesi profesyonel bir teknik direktöre hiç yakışmadı. Beşiktaş taraftarı teknik direktörlerinin deklarasyonunu değil, maçın yorumunu merak eder, bekler.

---------------------------



5 milyon euro

Beşiktaş’ın sponsorluktan sorumlu asbaşkanı Numan Ceyhan kendi işini gücünü bıraktı, Beşiktaş’ın kasasına nereden, kaç kuruş fazla para girer onun çabası içinde. Adeta sinekten yağ çıkarmak için uğraşıyor. İlk hedefi Beşiktaş İnönü Stadı isminin içine başka bir isim yerleştirmek. Birkaç firma ile görüşen Ceyhan, bu olacak isimlerden biri ile 3 senelik bir sözleşme ve bir sezon için de 5 milyon euro istiyor. Şu anda bu işe en yakın iki firma Vodafone ve Cola Turka. Bir sezon için 5 milyon euro hiç de fena para değil. Ceyhan bu işi becerirse büyük iş başarmış olur. Haydi hayırlısı.