33-) Üstelik bir de bilgisayarda forumlarla tanışmıştım. Hele bir tanesi vardı ki; o bambaşkaydı: antu forumu... Sürekli o forumu düşünüyordum; kim hangi konu başlığını açmış, kim konulara nasıl cevap vermiş, niye cevap vermiş; ben hangi konuyu yazacağım, şu konuyu nasıl işlesem forumda???? Hep antu forumunu düşünüyordum... Fakat yine bir gün foruma yazacağım yazıyı düşünürken dalgınlıkla bir adamın ceketine ellerimi kurulayınca adam beni fena benzetti ve "bekle burada, tabancımı alıp geleyim, seni geberteceğim" dedi:
34-) Ben de bunun üzerine orada durmadım, hemen kaçtım ve uzak diyarlara geldim: Bu ülkede kılık değiştirdim, dağ başında bir tapınağa çekildim ve elbette diz üstü bilgisayarımı da yanımda getirdim.
Burada ekmek elden su gölden yaşıyorum ve antu'ya gönderdiğim yazı ve çalışmalarımı Tibet dağlarının o mistik havasıyla yolluyorum. Umarım beğeniyorsunuzdur:
SON (HERKESE GEÇMİŞ OLSUN)
