imparator

Altın çocuk

Futbolun tansiyonunun yükseldiği, kontrolsüz ve şovenist demeçlerin havada uçuştuğu şu günlerde kaptan İbrahim Üzülmez'in İbrahim Toraman'a yaptığı küçük jest çok büyüdü gözümde, "Burası senin şehrin, bugün kaptan sensin" demesi unutmaya başladığımız değerleri hatırlattı bana... Şu anda Türk futbolunda küçük de olsa böyle şeylere o kadar ihtiyacımız var ki! Bu arada Sivas'ta gösterilen misafirperverliği, Anadolu'nun o sıcak hoşgörülü yüzünü de unutmamak gerek Beşiktaş, yoğun yağış altında Sivas önüne çıktığında iki şeyden çok etkilenmiş görünüyordu. Biri F.Bahçe kupa maçının yansımaları, diğeri ceza sınırında olan 7 futbolcunun tedirginliği... Siyah-beyazlı futbolcular, F.Bahçe maçında cezalı olmamak için bırakın rakiple kora kor mücadele etmeyi, tansiyonu düşürmek için inanılmaz bir kibarlık içerisindeydiler.

Şans, futbolun önünde
Bu tabloya son haftalarda Tigana'nın "Önce yeme sonunda bir tane atarsın" merkezli oyun anlayışı da eklenince ilk yarı her iki takım adına ne olduğu anlaşılamayan tedbirli ve dengeli bir oyun izledik. Ancak ikinci yarı şampiyon adayına yakışmayan silik ve kötü bir futbol izledik. Özellikle Runje'nin yıldızlaştığı maçta İbrahim Akın'ın uzatmada attığı gol, Beşiktaş'ın şansının, futbolunun önünde olduğunu da gösterdi. Bize göre haftalardır kötü futbolun üstünü, iyi sonuçların arkasına sığınarak örten Tigana ölüm terleri döktüğü ve döktürdüğü anda büyük bir ders daha aldı. Bir hafta öncesine kadar kadro dışı kalan Akın, kurtarıcı oldu.