Turkcell Süper Lig'in 31. hafta karşılaşamasında Beşiktaş, İnönü Stadı'nda Fenerbahçe'yi konuk ediyor. Belki de şampiyonu tayin edecek bir derbi bizi bekliyor. İşte önemli spor yazarlarının derbi için görüşleri...
Kazım Kanat (Sporx.com yazarı): Bu maçın kaderini Ricardinho çözer. Şükrü Saracoğlu Stadı'nda dayak yiyen Ricardinho cevabı sahada verecektir. Bu maçın bir başka kahramanı ise hakem Fırat Aydınus. Bu maçı kendisi için yönetecektir. Bu nedenle maç 11'e 11 bitmez. Beşiktaş bu maçı kazanacaktır. Çünkü kazanamazsa 2. bile olamayacağını biliyor. Bu karşılaşma savunmacıların zaferi olacaktır, hücumcuların değil.
Gürcan Bilgiç (Sporx.com yazarı): Tigana'nın yine sahasında saklanacağı kontrolü Fenerbahçe'ye bırakacağı bir maç olacak. Fenerbahçeli futbolcuların kazandıkları takdirde şampiyon olacaklarını bildikleri maç olacak. Aynı stresi Beşiktaş da yaşayacak. Maçın sonucunu taktikler değil sahada ayakta kalabilecek karakterdeki futbolcular belirleyecek.
Osman Tanburacı (Sporx.com yazarı): Beşiktaş daha agresif olur. Oyun temposu Beşiktaş'ta daha sert. Kendi sahasında oynuyor olması avantajı. Fenerbahçe'nin morali çok bozuk ama derbilerde o günün şartları önemlidir. Fenerbahçe bu ligin devamlı lideri gibiydi, bu maçta defansı hata yapmazsa rakibiyle baş eder, hatta becerili ayaklarıyla gol de bulur. Endişem, iki puan farkı koruma gayretine girmesi ve beraberliğe yatmasıdır, o zaman rakip seyircinin önünde zorlanır! Zira hücumdan geri dönerken Fener'in rakibe presi zayıf. Zico forvetlerini güçlü adamlardan kurmalı. Aurelio’nun olmaması Fener’in kaybından çok Beşiktaş’ın kazancıdır.
Osman Tanburacı'nın yorumunun tamamını okumak için tıklayınız... Mert Aydın (Sporx.com yazarı): Tabiki iki takım da kazanmak istiyor ancak beraberliğe ikisi de hayır demez. F.Bahçe, alınacak beraberlikle liderliğini devam ettirecek, Beşiktaş ise aradaki puan farkını koruyacak ve rakibinin iki zor maçından puan kaybetmesini bekleyecek. Galatasaray da bu bir beraberlik halinde umutlanan takım olacak. Yani beraberlik toplumsal huzur getirecek. Son oynanan kupa maçından önce de maçın nasıl oynanacağının çok önemli olmadığını söylemiştim. Şu iyi oynamış, bu iyi oynamış türk spor kamuoyu için önemli değil. Biz yine kaybeden takımın hocasına; niye değişiklikleri geç yaptın diyecek ve kaybeden taraf Fırat Aydınus'u suçlayacak. Maç sonunda yaşanacakları da özetlemiş olduk böylece.
Emre Uğurlu (Sporx.com yazarı): Derbilerin zaten kendine has bir gerginliği varken, hem sezon başında karşılıklı olarak yapılan transferler hem de sezon içindeki maçların gerginliği; maçın sonucunun şampiyonluğa direk etki edecek olması maçın çok çok önemli hale getirdi. Bu gibi durumlarda evsahibi olmak çok önemli bir avantaj. Beşiktaş burada bir adım önde. Taraftarının desteği, itici güç olacaktır. Takımların kazanmak için nasıl oynamaları konusuna gelirsek, Beşiktaş kesinlikle kanatları kullanmalı. Fenerbahçe’nin kanat savunmasında yaşadığı sorunlar, Beşiktaş’ın da içeride Nobre ve Bobo tarzı kanatlardan gelen toplara iyi vuran oyuncularının olması, kanat ataklarında Beşiktaş’ın ısrar etmesi gerektiğini gösteriyor. Fenerbahçe ise tam tersi, ortadan ara paslarla oynamalı. Beşiktaş’ın zaman zaman büyük açıklar veren çizgi defansında araya atılacak toplar forvetleri de, orta saha adamlarını da gol pozisyonuna sokacaktır. İki tane sürekli hata yapan teknik direktörden az hata yapan öne çıkacaktır. Beşiktaş kendi sahasında yenilmez.
Bülent Çulhaoğlu (Sporx.com yazarı): Fenerbahçe'de kupa yenilgisi sonrası sıkıntı, stres maksimum seviyeye çıktı. Üstüne PFDK'dan gelen büyük cezalar bu maç öncesi takımda psikolojik travma yarattı. 100. yılda elde tek kalan şampiyonluk kupasının da gitme tehlikesi Sarı-Lacivertli ekip üzerinde baskıyı iyice artırdı.
Beşiktaş ise kötü bir futbol ortaya koymasına rağmen biraz da şansının yardımıyla kazanmasını biliyor. Türkiye Kupası'nda yine Fenerbahçe'yi elemeleri ve rakibi karşısında istatistik olarak üstün olmaları Siyah-Beyazlı camiayı psikolojik olarak avantajlı kılıyor. Ayrıca İnönü'deki taraftarın da büyük katkısı ile Beşiktaş kalan maçlarını kazandığı takdirde şampiyon olacak olmanın verdiği motivasyonla bu maçta 3 puana daha yakın görünüyor.
Esat Dergi: (Sporx.com yazarı): BJK İnönü Stadı'nda bir final maçı. Bir tarafta Tigana'nın bir şey yapmadan şampiyonluk kapısına kadar getirdiği Beşiktaş, diğer tarafta Zico'nun Amerikan dizilerini izler gibi saha kenarından izlediği Fenerbahçe. Son 4 haftaya girilirken F.Bahçe'den gelen gerilimi yüksek açıklamalar her ne kadar medya tarafından eleştirilse de bu havanın takımda daha sert ve hırslı bir hava yarattığı kesin. Kırbaç etkisi yaptı bu pskolojik baskı. Hem F.Bahçe taraftarında, hem futbolcularda. Hatta takımın malzemecisinde bile.
Son 100 metreye doğru giren bir yarış atına son bir müdahale olarak görüyorum sarı-lacivertli kulup yöneticilerinin stratejilerini. Hafta içi idmanlarda F.Bahçeli futbolcuların ikiye ayrılıp maç yaptığı sırasında güzel bir golden sonra yöneticilerin sahaya inerek, alkış tutması ise maç öncesi F.Bahçe için küçük bir nokta. İnanarak İnönü'ye gidiyorlar. Kazanacağız kampanyaları yerine, durduramazsınız kampanyaları içinde camia. Aradaki fark çok önemli.
Tek forvet oynamanın sıkıntısını çeken Kezman, orta alanda aklı başka yerlerde olan Appiah, Beşiktaş maçında atacağı bir gol ve göstereceği performans ile İstanbul manzarasından kendini mahrum etmeyecek bir yönetimi karşısında bulacağının farkında olan Alex kritik maç öncesi performanslarına göre sarı-lacivertli ekibin maçı nasıl tamamlayacağına yön verebilecek isimlerin başında geliyor. İki takım da tempo yapabilen ekipler. Son maçlarda F.Bahçe Beşiktaş'a oranla daha hızlı gözükse de rüzgarı yıkıcı değildi...
Avrupa'da oynadığı maçlarda sallanan ve acemice goller yiyen Fenerbahçe savunması artık yok gibi. Lugano ve Edu her ne kadar yenmemesi gereken zamanlarda kalelerindeki golleri engelleyemese de o kahreden acemiliği takımdan uzaklaştırdılar. Derbi öncesi F.Bahçe'de bana kalırsa en güvenilecek yer defans.
Turkcell Süper Lig'de şampiyonluğun ucunda olan ve iki tatsız tutsuz futboldan soğutan bir şekilde mücadele eden takımın mücadelesinde teknik direktörlerin sabırlı olması gerekiyor. F.Bahçe'de Zico'nun 80'e kadar değişiklik yapmayan inadı ve bir genel izleyici olması taraftarları endişelendiriyor. Tigana'nın sezon sonu bırakıyorum demesi, Zico'nun şampiyon olsak da beni gönderecekler korkusu içerisinde olması teknik direktörlerin bu suskunluğunun sebebi olabilir mi acaba?
Kalabalık orta sahada ölen topun, maçın son çeyreğinde çok fazla etrafa saçılacağını ve gollerin maçın son anlarında gelebileceğini düşünüyorum. Biz sabırla yeşil çimlere bakıp takımların açılmasını bekleyeceğiz. Herkesin dediği gibi fikstüre göre F.Bahçe'nin bu maçı kazanma zorunluluğu yok. Pskolojik olarak bunun futbolculara yansıdığını da göreceğiz...
Maçın son bölümlerinde Turkcell Süper Lig'in bu sezonki şampiyonu belli olur...
Fatih Şamlıoğlu (Sporx.com yazarı): Öncelikle bu maçı kazanan takımın şampiyonluğunu ilan edeceğini düşünmüyorum. İki takımın da birbirinden zorlu maçları var. Bunun yanı sıra hemen her maçta gerek hakemlerin, gerekse futbolcuların hiç umulmadık ve beklenmedik hatalarıyla karşı karşıya kalıyoruz. Ortada teşvik priminden tutun da şikeye kadar her türlü çirkinlik var. Bütün şartları göz önüne aldığımızda şampiyonun kim olacağını söylememiz mümkün değil.
Beşiktaş kötü oynasa da kazanmasını biliyor. Bundaki en önemli etken maçın sonuna kadar bütün futbolcuların direnmesi ve pes etmemesi. Ben bu seneki Beşiktaş'ı 90'lı yıllardaki Beşiktaş'a benzetiyorum. Hani o Şifo Mehmet'in, Feyyaz Uçar'ın 90. dakikalarda attığı gollerle şampiyonluklara ulaşan Beşiktaş hatırlarsınız. Bu akşam Beşiktaş ve Fenerbahçe son yıllarda olmadıkları kadar iddialı bir şekilde karşı karşıya geliyor. Biz genelde Galatasaray - Beşiktaş ve Galatasaray - Fenerbahçe 'final' maçlarına alışık olduğumuzdan dolayı daha tam olarak bu karşılaşamanın önemini millet olarak kavrayabilmiş değiliz. Değerlendirmemin başında da söylediğim gibi bu maç şampiyonu belirlemez sadece kazanan takıma avantaj sağlar.
Önümüzdeki hafta Beşiktaş, Bursa deplasmanına giderken, Fenerbahçe cezası nedeniyle büyük ihtimalle İzmir'de Trabzonspor'la karşı karşıya gelecek. İki takımın da şu iki hafta da dörder puan kaybetmelerinin sürpiz sayılmayacağını düşünüyorum. İlk ikiyi kafasında bitirmiş olan Fenerbahçe ve Beşiktaş'tan biri şampiyonluk bir kenara, ikinciliği bile kaybedebilir. Genel bir değerlendirmeden sonra maçla ilgili analizlerimize geçelim. Öncelikle Fenerbahçe'de Mehmet Aurelio'nun olmayışı Beşiktaş'ın en büyük avantajı. Herkes Delgado'nun takıma dönmesini Beşiktaş için büyük bir avantaj gibi görürken ben tam tersini düşünüyorum. Delgado'nun yerine, Fenerbahçe karşısında orta sahada pres yapabilecek, gerektiğininde ceza sahasına kadar gelerek orta sahaya servisler yapabilecek diri bir oyuncunun oynamasının Beşiktaş'ı olumlu yönde etkilemesi muhtemeldi. Ancak bu ihtimal de ortadan kalktı.
Fortis Türkiye Kupası'nda oynanan maçlarda da gördüğümüz üzere oyunu domine eden taraf Fenerbahçe olmasına rağmen sahadan hüsranla ayrılan taraf da sarı-lacivertilerdi. Şunu açıkça söylemek lazım nasıl ki Galatasaray'ın Fenerbahçe'ye şansı tutmuyorsa Fenerbahçe'nin de Beşiktaş'a şansı tutmuyor. Yani olmayınca olmuyor. Şu ana kadar oluşan bütün şartlar Beşiktaş'ın Fenerbahçe karşısında favori olduğunu gösterse de ben sarı lacivertilerin İnönü'de kaybetmeyeceğini düşünüyorum. Bir körün aynı kuyuya iki kere düşmeyeceği gibi...
Umut Çelik (Sporx.com yazarı): Fenerbahçe, belalısı Beşiktaş'la bu sezon 4. kez karşı karşıya gelecek. Dolmabahçe'de seyircisinin önüne çıkacak Beşiktaş, Fortis Türkiye Kupası'nda saf dışı bıraktığı ezeli rakibini bir kez daha yenip liderliğe çıkmak için tüm gücünü yansıtacaktır. Olaylara 'fransız' kalan Fransız hoca Tigana'ya rağmen, tek gollü galibiyetlerle buralara gelen ve bir anda şampiyonluğun adaylarından olan siyah-beyazlı takım için bu maçı kazanmak çok önemli. Zaten moral olarak çökmüş rakibi karşısında psikolojik üstünlüğe sahip olan Beşiktaş, muhteşem seyircisinin de desteğiyle elinden geleni yapıp şampiyonluk yolunda avantajlı duruma geçecektir.
İlk haftalarda Beşiktaş'ı sırtlayan Burak Yılmaz'ın saç baş yoldurduğu ligin ikinci yarısında, takımın en etkili isimleri yabancıları. Form grafiği her geçen gün yükselen Delgado, takımın en golcü ismi Bobo ve maestro Ricardinho. Son maçlarda sakatlığından dolayı Koray Avcı gibi bir dinamoyu kullanmayan Beşiktaş, orta sahada çok büyük sıkıntı yaşadı. Ne kadar önemli bir futbolcu olduğu yokluğunda anlaşılan Koray, bu maçta takımının en önemli isimlerinin başında gelecek. İbrahim Akın'ın da Sivas deplasmanında attığı golle kendine geldiğini düşünürsek, Nobre'nin böyle bir maçta tek forvet olarak sahaya çıkması anlamsız olur. Bobo ve İbrahim Akın'ı ileri ikilide görev alması Tigana'nın yaptığı nadir olumlu şeylerden biri olacaktır.
Fenerbahçe'de Aurelio'nun yokluğunun hissedileceğini ve orta sahada Beşiktaş'a teslim olacağını düşünüyorum. Eğer Siyah-beyazlı takım çekingen olmayıp rakibinin üstüne giderse maçı mutlaka kazanacağını düşünüyorum aksi takdirde kapanıp skoru korumaya çalışırsa, Antalyaspor maçındaki gibi sıkıntılı anlar yaşayabilir ve bu da çok pahalıya mal olur. Ayrı bir parantez de Runje için açalım. Hırvat file bekçisi ilk geldiği zamanlardan çok farklı. Savunmanın en gerisinde güven veren Vedran Runje bu maçta da, neden Belçika ve Fransa'da yılın kalecisi ödülüne layık görüldüğünü kanıtlamalı.
Son olarak, bu maçı kazanan takım Fenerbahçe olursa, Sarı-lacivertlilerin şampiyon olacağını, ev sahibi Beşiktaş'ın maçı kazanması halindeyse şampiyonluğun son haftada belli olacağını ve bu yarışa Galatasaray'ın da dahil olacağını düşünüyorum.
Vedat Okyar (Vatan Gazetesi spor yazarı): Öyle bir maç ki Beşiktaş yenerse lider olur. Fenerbahçe yenerse şampiyon olur. Ancak bir beraberlik de Galatasaray'a hoşgeldin dedirtir kurtlar sofrasına, benim büyük maçlar öncesinde favorim yoktur. Ama futbol kantarının ağırlığı Beşiktaş'tan yana gözüküyor. Üç tane çok önemli faktör var. Beşiktaş'ın Fenerbahçe'ye olan tılsımı, Aurelio'nun olmayışı ve maçın seyircisi.
Mehmet Demirkol (Milliyet Gazetesi spor yazarı): Fenerbahçe gereğinden fazla gergin Beşiktaş da ise beklemediği bir noktaya geldi. Futbol felsefesi açısından Fenerbahçe önde olsa da Beşiktaş'ın evinde oynayacak olması, görece iyi defansı ve rahatlığı bir avantaj. Beşiktaş rakibine oranla az da olsa şanslı.
Altan Tanrıkulu (FOX TV Spor Müdürü): Derbinin her şeyden önce gerilimli bir karşılaşma olacağından sinirlerine hakim ve oyun içinde sabırlı olan taraf kazançlı çıkar. Ölü toplar büyük önem taşıyor. Açıkçası bu maçta bir frikik golü bekliyorum. Alex ile Delgado öne çıkacaklardır. Ama maçı bir savunma oyuncusu ya da yedek kulübesinden gelen bir isim de çözebilir. Beraberlik Galatasaray'ı da potaya sokar.
Uğur Meleke (Milliyet Gazetesi spor yazarı): Beşiktaş'ın son dönemdeki takım savunmasındaki, istatistiklere de yansıyan başarısına baktığımız zaman bu maçın az gollü olacağını söyleyebiliriz. Son 9 maçın 8'ini 1-0 kazanmış bir Beşiktaş'ın 2 golden fazla atabileceğini düşünmüyorum. Bu maç 0-0 ya da 1-1 biter. Gol atanın çok avantajlı olacağı, az gerilimli bir maç izleriz.
05.05.2007 
Kaynak : Sporx.com