[natikmete]

Dünyanın En İyi 10 Savunma Oyuncusu
Genelde gole izin verdikleri ya da hata yaptıkları zaman manşetleri süsleyen bu zor görev adamlarını sizler için inceledik.

İlk 10’a geçmeden önce listeye giremeyen ancak beğendiğimiz oyuncularla başlıyalım : Sergio Ramos, bu listeye girebilmek için defnasın ortasında daha çok forma giymeli, Chivu ve Mexes, bu sezon inişli – çıkışlı bir graif sergilediler ve Daniel Agger de umut verici bir performans sergiledi. Gabriel Milito ve Javi Navarro da başarılıydılar.

Ve tabii ki Yaşam Boyu Başarı Ödülü Paolo Maldini’ye gidiyor !
İşte form durumuna göre dünyanın en iyi defans oyuncuları:

10. Carles Puyol - Barcelona
Hem Barcelona’nın hem de milli takımın lideri olan Puyol, taraflı tarafsız tüm futbolseverlerin sevgisini kazanmıştır. Defansın ortasında oynayan oyunculara oranla daha kısa olması bir dezavantaj olarak görülse de iyi sıçrıyor ve açıkları kapatıyor.

Barcelona bu yıl defansındaki zaaflarla gündeme geldi ancak o yıkılmayan tek adamdı. Yanında oynayan Marquez ve Thuram’ın yüzünden başarılı oyunu gölgede kaldı. Geçen sene bu zamanlarda listenin ilk üç sırasında olurdu.

9. Nemanya Vidiç - Manchester United
Sırp futbolcu bu sene Ada’daki en büyük cevherlerden biri oldu. Manchester United taraftarları adı pek duyulmamış bu oyuncunun transferine şüpheyle bakmışlardı ancak Ada futboluna alışınca ne kadar isabetli bir seçim olduğu anlaşıldı.

Vidic klasik bir defans oyuncusu, kafa toplarına iyi çıkıyor ve adamını iyi durduruyor. Hücumda bile başarılı. Bu yıl takımı adına kritik gollere imza attı. Talihsiz sakatlığından sonra tam toparlanamasa da bu listede olmayı hakediyor.

8. Fabio Cannanvaro - Real Madrid
Yılın futbolcusu seçilmesine rağmen bu yıl süper bir sezon geçirdiği söylenemez ancak iyi olduğu kesin. Geçen Temmuz ayında bu listenin zirvesinde olurdu ve bunu da sonuna kadar hakediyor.

Cannanvaro kariyerine Serie B’de mücadele eden Napoli ile başladı, ardından da Inter Milan ve Juventus formalarını giydi. Geçen senenin rezalet skandalından sonra dünya kupasını kaldırdı. Hemen arkasından da Real Madrid’e transfer oldu. Başlarda kötü oynadı ve taraftarlardan destek alamadı.

Cannavaro’nun forma girmesiyle Madrid de çıkışa geçti ve liderlik koltuğuna oturdu. Puyol gibi o da kısa boylu ancak hırsıyla açıklarını kapatıyor. O bir efsane ve daha üst sıralarda olmalı.

7. Marco Materazzi - Inter Milan
Onu sevseniz de nefret etseniz de kabul edin ki Materazzi harika bir sezon geçirdi! Nesta millî takımdan çıkarılınca dünya kupasına gitti ve adeta kupayı ülkesine getiren adam oldu. Tabii kibar değil, zarif hiç değil ancak son 12 ayda çok etkili bir futbolcu olduğunu kanıtladı.
Dünya kupasındaki formunu lige de taşıdı ve Inter’in en güvenilir defans oyuncusu oldu. Takımının şampiyonluğunda büyük pay sahibiydi. Kritik gollere de imza attı. Yüreğiyle oynayan bu yeteneğe futbolun ihtiyacı olduğu kesin.

6. Rio Ferdinand - Manchester United
Dünyanın en pahalı defans oyuncusu olan Rio Ferdinand Manchester defansının en önemli oyuncusu. Bazıları tarafından ödendiği kadar para etmez eleştirilerine bu sene yanıt verdi. Vidic ile Premier ligin en iyi ikilisini oluşturdular.

Defanstaki arkadaşlarıyla sürekli konuşuyor ve bu da kalecisi Van Der Sar’ı rahatlatıyor. Mevkiisi için Carragher, Woodgate, King, ve Dawson’la yarışmasına rağmen yerini hiç kaptırmadı.

5. John Terry - Chelsea
Chelsea kaptanı West Ham’den takıma transfer oldu ve daha 18 yaşında A takıma yükseldi. 2004’te Arsenal yaptıkları maçta Thierry Henry’i durdurması istendi. Hem bu zorlu görevi başardı hem de kafayla golünü attı.

Hücumda iyi, defansta ise mükemmel. Çok hızlı olmasa da zamanlaması çok iyi. Her maçta yüreğini ortaya koyuyor ve yaptıklarıyla herkesi etkiliyor. Şu aralar tam formda olmasa da yaşadığı sakatlıklardan sonra bu çok normal. Eğer tam formunda olsaydı listenin üst sıralarında yer alırdı.

4. Alessandro Nesta - AC Milan
Daha genç yaşında büyük yetenek olarak adlandırılan Nesta Avrupa’nın bir çok kulübünün ilgisini çekti. Lazio’da futbola başlayan oyuncunun çok daha yükseleceği tahmin ediliyordu. Aynen de öyle oldu. 30 milyon avro karşılığında Paolo Maldini’nin yerine Milan’a transfer edildi.
Maldini oynamaya devam etti ancak Nesta da forma giymeyi başararak Milan tarihinin en önemli oyuncularından biri oldu. Hamel zamanlaması mükemmel ve çok güçlü. Hızı yerine aklını kullanıyor ve pozisyonları çok iyi takip ediyor.

Nesta’nın Milan’da kalıp kalmayacağı daha belli değil o yüzden talipleri sıraya girdiler bile. Ancak takımda kalması bekleniyor. O dab u yıl bir kaç sakatlık geçirerek takımdan ayrı kaldı yoksa ilk üçte yer alabilirdi. En önemlisi takım ona ihtiyaç duyduğu her anda forma giyebildi.

3. Roberto Ayala - Valencia
34 yaşında olmasına rağmen hâlâ daha kendini geliştiriyor Arjantinli futbolcu. Bu sezon Valencia’da olağanüstü işler başardı. Bundan daha da şaşırtıcı olan kulübün kendini bırakmaya karar vermesi oldu. Kalmak için çok çaba sarfetti ancak ezeli rakipleri Villareal’e transfer olmaktan başka çaresi kalmadı. Valencia ise onu tekrar almayı düşünmeye başladı bile!

Bu sezon İspanya ligindeki en istikrarlı defans oyuncusu olduğu şüphe götürmez. Herkesten daha yükseğe sıçrayabiliyor, zamanlaması harika ve herşeyini sahaya yansıtıyor. Dengesiz faulleri yok değil ancak bu sezon ne kırmızı kart gördü ne de penaltıya sebep oldu. Real Madrid ve Barcelona onu yıllardır boşuna istemiyorlar.

2. Ricardo Carvalho- Chelsea
Chelsea’nin görünmeyen kahramanı Carvalho, Terry’nin sakatlığı sırasında takımı taşıyan isimdi. Kendisi, 2004 yılında Jose Mourinho önderliğinde Porto ile şampiyonlar ligi kupasını kaldırdı ve bu başarının önemli mimarlarından biriydi. Daha sonra 19 milyon sterline Chelsea’ye transfer oldu. İlk sezonunda şampiyonluk yaşadı, ve performansını daha da yükselterek kupaları kaldırmaya devam etti.

Ne var ki hep kaptan John Terry’nin gölgesinde kaldı. Terry’nin tüm ilgiyi üzerine çekmesine izin verdiği için taraftarlar arasında çok seviliyor. Zaman zaman Boulahrouz, Essien ya da Paolo Ferreira ile oynamasına rağmen Chelsea’nin onurunu korudu ve John Terry’nin önünde takımın kilit oyuncularından biri olarak sezonu tamamladı.

1. Jamie Carragher - Liverpool
Jamie Carragher tam bir Liverpool oyuncusu. Çok da hırslı bir Liverpoollu. 1997’de ilk maçına çıktığında herkes bu oyuncunun bir gün millî takıma yükseleceğini tahmin etmişti. Haklı da çıktılar. Eğer millî takımda bu mevkiîde çok oyuncu olmasa Carragher her seferinde ilk 11’de forma giyebilir.

Carragher sadece iyi bir defans oyuncusu değil, aynı zamanda da harika bir lider. Zor zamanlarda en az Gerrard kadar sorumluluk alıp takımını zaferlere taşımıştır. Özellikle de şampiyon ligindeki Barcelona ve Chelsea maçlarındaki performansı, onun ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu açıkça gösterdi.

Sakatlıklar, zorlu maçlar, kan ve gözyaşı arasında takımını bir kez daha şampiyonalr ligi finaline taşıdı. İstatistiklere bakıldığında Avrupa’nın en iyi defansının en iyi oyuncusu kesinlikle odur.