22 Mart 2006 Çarşamba Kayseri dikkat! Şahan çıkabilir!
Beşiktaşlı dostlarım başlıktan dolayı alınganlık göstermesin lütfen. Elbette ki Beşiktaş’ın tur atlamasını küçümsemek ya da gölge düşürmek niyetinde değiliz. Maçı Beşiktaşlı arkadaşlarımla birlikte izledim ve maç boyu yaşadıkları sıkıntıyı, hatta Kayseri’nin neden iptal edildiğini anlayamadığımız golünün ezikliğini yüzlerinde gördüm Beşiktaşlı kardeşlerin.
Ama nihayetinde Beşiktaş Kayseri’de kötü de oynasa, iki ayaklı bir mücadelenin kazanan tarafı olarak alkışlanmayı hak ediyor. Bunu teslim edelim.
Daha üç gün önce oynanan lig maçının Kayseri tarafında skor olarak, Beşiktaş cephesinde de sakatlıklar ve sertlik olarak yaşattığı gerginlik ve düş kırıklığı bu maça elbette yansıyacaktı, öyle de oldu. Kayseri yönetiminin taraftarı stada çekmek için bilet fiyatlarını neredeyse “bedava” düzeyine çekmesiyle beklenen seyirci desteği de sağlandı.
Maç kadrolarına baktığımızda Kayseri takımının ilk 11’inin alışılmış iki ismi Yordanov ve Ragıp’ı kenarda görünce Ertuğrul Sağlam’ın yeni sürprizler peşinde olduğunu düşünmedik desek yalan. Benzer şekilde futbol yorumuna saygı ve sempati duyduğumuz Tigana’nın da, saldırgan oynayacağı açık olan rakibe karşı Tümer ve İbrahim Akın gibi kontra topçularını kullanmasını umuyorduk, ama Tigana da farklı planlar içinde olmalıydı.
SKANDAL OĞLU SKANDAL!
Oyunun kırılma noktası 35. dakikadaydı. Sahalarımızın ve futbolumuzun esas oğlanları olmaya kararlı hakemlerimiz bir kez daha oyuna “müdahil” olarak katılıyor ve ev sahibinin golünü iptal ediyordu. Bu dakikada, belki de ilk yarı boyunca ilk kez organize olarak gelen pastırmacılar, sağdan gelen ortayı Muhammet Hanefi ile gol yapıyor ama yan hakem Şahan Yılmaz ‘ın bayrağı golü vermeye hazırlanan Serdar Tatlı’yı durduruyordu.
DİKKAT! ŞAHAN ÇIKABİLİR!
Maçı izleyenler hatırlayacaktır. Daha orta yapıldığı anda , Yılmaz'ın bayrağı havaya kalktı, yani bu şu demekti futbol dilinde; ya bir faul ya da bir ofsaytı tesbit etti. Lakin kazın ayağı hiç de öyle değilmiş. Aynı yan hakem, yani Şahan Yılmaz, gelen tepkiler üzerine , açık bir şekilde elini işaret ederek “ elle oynandığı için bayrağını kaldırdığını” , ekranlar kanalıyla tüm Türkiye’ye ilan etti.
Elimizi vicdanımıza koyalım. Beşiktaş’ın yan hakem korumasına ihtiyacı yoktu, Beşiktaş geleneği zaten böylesi bir katkıyı reddeder. Peki bu durumda, ekranlara yansıyan bu rezaletin akılla, mantıkla ilintili bir açıklaması olabilir mi? Ortada korkunç bir skandal vardır ve maalesef futbolumuz bu hakemlere teslim edilmiştir. Yan hakem Yılmaz Kayseri’nin “buz gibi”golünü iptal etmiş ve neden iptal ettiğini “açıklarken” de spor tarihimize kara bir leke daha düşürmüştür. Top daha havadayken kaldırılan bir bayrak, golün iptalinin yarattığı tepkileri azaltmak için de “elle oynama var” şeklindeki açıklama.. Skandal oğlu skandal…
Maçı yorumlama isteğimiz bu dakikadan sonra kayboldu. Beşiktaşlı arkadaşlarımın da, futbol adına en az benim kadar üzüldüklerini görmem gecenin tek tesellisi idi.
Bülent Bölükbaşı ve Gökhan’daki form düşüklüğünün Kayseri’nin en büyük sorunu olduğunu söyleyebiliriz mesela.. Ya da Tigana’nın oyuna zamanında müdahale etmeyişinin takımı gereksiz bir strese soktuğunu. 10 Kişilik Kayseri’nin onurlu mücadelesine alkış tutabiliriz, ki bu bir zorunluluk.
Ama inanın, Kayseri’nin iptal edilen golü, ve golün iptalinden çok yan hakemin, bir takımın emeklerini çalarken sığındığı “bahanenin” tutarsızlığı ve komikliği Türk Futbolunun geleceğine dair karamsarlığımı daha da artırdı. Meslektaşım Mehmet Demirkol’un yabancı hakem talebine, bu faciadan sonra sonuna kadar hak veriyorum..
Rezalet…Skandal…İğrendirici bir sahne..Maalesef Türk hakemliğinin çapı, futbolumuzun çapının yanında zavallılaşmaktadır. Bıktık artık…
Yazarın notu: Her zamanki hastalığımız nüksetmiş, herkes kendi penceresine göre yorumlama yanlışına devam etmiş. Sözkonusu olan takımlardan biri Beşiktaş olduğuna göre, ben ya fener ya da g.saray'lıyımdır
) Lütfen şu at gözlüklerini çıkaralım arkadaşlar ve olayları kendi sınırları ile değerlendirelim, ucu kime dokunursa dokunsun hep beraber yanlışların karşısında duralım. Bu lig bizim, temizlemek de bizim işimiz.
Benim eski yanlışlara değinmediğimi yazan arkadaşlar (mesela Hakan Özer kardeşim) zahmet edip arşivdeki yazıları okusunlar. Bu yazıdan BJK karşıtlığı çıkaranların zekasından şüphe ederim, kaldı ki o gol iptal edilmese BJK nın çok daha rahat bir maç çıkaracağını düşünüyordum. Ama diyorum ya, önemli olan olayın kendisi değil, gözlerin renkleri..Gülsek mi ağlasak mı durumları hasılı..Lütfen anlamadan laf olsun torba dolsun türü karalamalar yapmayalım, gerçekle yüzleşmek yerine , sırf işimize gelmiyor diye başımızı kuma gömmeyelim. Herkes bilir ki bu ülkede hakem hataları hep 3 hacimli kulüp lehinedir. Eh 50 yıllık bir geleneğe hala "hata" diyebilenlerin sosyal bilimlerdeki en hafif karşılığı da "alık" tır. Gelin önce futbolumuza sahip çıkalım..
Bir not ta Mushin kardeşe; hani burnumuzu soğuk cama dayama olayı
) Bu bile kafayı kuma gömmekten iyidir, ama geçelim..
Bu ülkenin en büyük hakem otoriteleri, en başta Erman Toroğlu dün geceki (g.saray- fener kupa maçı sonrası) programında benimle aynı ifadeleri kullandı, skandal, rezalet, Kayseri'nin hakemlerce badem edildiğini vurguladı...vs..kafaları kumdan çıkaralım, nefessizlikten ölüm var ucunda..
)