Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-09-2007, 14:54   #1
uMuT TaCiRi
Optik bArikAtı
 
uMuT TaCiRi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Beşiktaş Hala Burada!

Dönülmez bir akşamın başındayız…

Hava yeni kararmaya başladı. Ortalıkta hala gölge gibi gezinen insanlar var. Anlaşılmıyor kim oldukları yakına gitmedikçe. Havada siyahla gri arası bir renk. Etraf sessiz, insanlar şimdiden kabuklarına çekilmişler, fırtına öncesi sessizliği bekler gibiler.

Kafalar karışık. Herkes bir şeyler söylüyor. Kimse aradığı cevabı bulamıyor. Değişik nedenler olabilir buna. Belki de herkes istediği cevabın gelmesini bekliyor bir yerden. O cevap gelmeyince de dedikodular, söylentiler, iddialar, suçlamalar… Ardı arkası kesilmiyor, sinir stres bırakmıyor. Ve tüm bu sevginin doğuş kaynağı, asıl sebebi yapayalnız, unutulmuş gibi. Pırıl pırıl bünyeler, o bünyeleri yönlendiren pırlanta gibi başka bir bünye. Oradalar. Sevgimizin, derdimizin, heyecanımızın müsebbipleri oradalar. Israrla, ne olursa olsun peşinde koştuğumuz sevdamız orada. O sevdamız; kötüsünü bile söylerken en masum en zararsız sıfatları kullandığımız, uğrunda belki de en çok acı vereni yaptığımız, uğruna sustuğumuz, uğruna içimizi kemirenleri kelimelere dökemediğimiz sevdamız. Sevdamız orada.

Sevgiler var dünyada maddiyatla ölçülemeyecek. Kelimeler yetmeyecek uğrunda yazmaya ve konuşmaya. Akıl yetmeyecek, mantık almayacak sevgiler. Karşılıksız sevgiler. Beşiktaş ya ruhumuzdadır ya da hiçbir yerde dendi ya bir kere. Öyle bir sevgi işte; maddesel hiçbir nedenle açıklanamayan, ancak ve ancak ruhla açıklanabilecek bir sevgi.

Ve ruhumuz hala orada. Bu ruh için canlarını verenler, peşinde cehenneme gidenler de. Bir nesil biter belki bir nesil doğar, evrim teorisi kendini gösterir belki de, yenilenme süreci başlar, belki de başlamaz. Belki hiçbir şey olmaz, sapasağlam ayakta durur sevdalılar sevdalarını sorgulayanlara inat. Tüm bunlar gelip geçici, sevdalılar da öyle…

Her şeye rağmen inatla, bizle ya da biz olmadan ruhumuz orada olacak. Afrika’da ezilen bir siyah gördüğünde kalbi sızlayanların içinde, Karadeniz’de kanserden ölenleri görüp isyan edenlerin içinde, Filistin’de eli taş tutan çocukları görünce heyecanlananların içinde, haksızlıkların gölgesinde isyan bayrağını açanların içinde büyüyecek, filizlenecek ve Beşiktaş’ta bulacak kendini.

O forma hala orada. Siyahla beyazın en güzel aşk biçimini oluşturduğu forma, görünce kalbimizin en derinlerinden bir sevgi duyduğumuz forma hala orada. Yağmurlu bir günde görüp aşık olduğumuz, hayatın anlamı yaptığımız siyah beyaz forma hala orada.

Çıyanıydı, yılanıydı, hainiydi, kalleşiydi, çıkarıcısıydı… Kim varsa düşmanı, alayı işte. Ellerini ovuşturmuş, kafalarında bin bir türlü sinsi planın en ince ayrıntılarını düşünen, nereden yıkabiliriz hesabını yapan kim varsa.

Duyun bu sesi.

BEŞİKTAŞ HALA BURADA!

104 yıldır yıkılmadı, yine yıkılmayacak.

AÇIN GÖZLERİNİZİ BAKMAYIN ŞAŞI
ALAYINIZ GELSE YIKAMAZ ŞANLI BEŞİKTAŞ’I
uMuT TaCiRi Ofline   Alıntı ile Cevapla