Tekil Mesaj gösterimi
Alt 16-11-2007, 09:28   #1
asparagas
 
asparagas - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Kara kuvvetleri komutanı Org.Başbuğ dan Arınça Yanıt

KARA KUVVETLERİ KOMUTANI ORG. BAŞBUĞ'DAN ARINÇ'A YANIT:

'Tabur görevini yaptı'

Bülent Arınç'ın Dağlıca baskınıyla ilgili olarak TSK'ya getirdiği eleştirilere yanıt veren Org. Başbuğ, Dağlıca Taburu'nun görevini yaptığını vurguladı. Org. Başbuğ, sınır ötesi konusunda baskı yapılmamasını istedi

Click the image to open in full size.
Barkın Şık - Ankara


Kara Kuvvetleri Komutanı Org. İlker Başbuğ, eski TBMM Başkanı, AKP Manisa Milletvekili Bülent Arınç'ın, Dağlıca baskınıyla ilgili TSK'ya getirdiği eleştirilere yanıt verdi. Başbuğ, Dağlıca Taburu'nun görevini yaptığını vurgularken, sınır ötesi operasyon konusunda karar alıcılar üzerinde baskı kurulmamasını istedi.
Başbuğ, KKTC'nin kuruluş yıldönümü resepsiyonunda, Dağlıca olayıyla ilgili bilgi kuruluğu yaşandığını belirterek şunları söyledi:

100'DEN FAZLA TERÖRİST: Bizim saptamalarımıza göre saldırıda bulunan terörist sayısı 100'den fazla. Saldırı tek nokta üzerinde oldu diye yorumlar yapıldı. Halbuki saldırı 3 ayrı noktada aynı anda cereyan etti. Bölgede takviyeler geç oldu gibi yorumlar yapıldı. Değerli arkadaşlar, tabur kendi kendine yeten bir birliktir, o taburu ayrıca takviye etmeye gerek yoktur. Örneğin takviye ile ilgili olarak, bir köprünün patlatılması olayı hatırlayacaksınız. Sanki takviyelere bir neden olarak görüldü. O köprünün tahrip edilme saati 13.00 neredeyse çatışmaların bittiği saat. Yani o köprü Dağlıca ile Yeşiltaş arasında bir köprü bunun takviye ile bir ilgisi yok. Şimdi o köprü niye patlatıldı. Şu an ben bile o konuda zorlanıyorum. Diğer bir olay teknolojik olanaklar. İşte teknolojik olanaklar var mıydı? Bizim o bütün bölgedeki teknolojik olanaklar açısından ciddi sorunumuz yoktur. Kaynak sorunu da yok. Teknolojik olanaklar var, evet teknolojik olanaklar herşeyi çözer. Bu yanlış bir düşünce. Teknolojik olanaklar arazi yapısından etkileniyor, hava şartlarından etkileniyor. Ayrıca 2003'ten beri Irak hava sahasının kontrolünün ABD'de olduğunu da ayrıca bir yere not edin.
3 AYRI İSTİKAMETTEN: İstihbarat konusuna değinildi. İstihbarat yok şöyle böyle. Bunların hiçbiri doğru değil, elbette istihbaratımız var. Ancak hiçbir yerde bütün sorulara anında doğru cevap verecek istihbarat mevcut olması imkân dahilinde bir şey değil. İlk bilgilerden sonra şu gerçeği de gördük. Dağlıca'ya gelen teröristlerin hepsi Kuzey Irak'tan gelmemiş. Dağlıca olayında gelen teröristler 3 ayrı istikametten bu eylemi yapmıştır. Hemen hemen saldıran teröristler sayısı da aynı. Neredeyse saatler süren, gün boyunca devam eden saldırılar sonucunda taburda bir zayiat yok. Teröristlere ağır bir zayiat verdiğimiz de gerçek.
AĞIR ZAYİAT VERDİK: İlerideki iki noktaya bakıyoruz. Bu noktaların birisinde bir yaralımız var ve teröristlere ağır zayiat verdiğimiz gerçek. Diğer nokta üçüncü nokta, orada biliyorsunuz şiddetli çatışmalar var, 12 şehidimiz var, 16 yaralımız var. Ama o bölgede geriye kalan benim kahraman Mehmetçiklerim saatlerce mücadele ediyor. Biz o tepedeki personelin görevini yerine getirmedik dersek o şehitlere haksızlık yapmış oluruz. Ayrıca o şehitlerden sonra canı pahasına mücadele eden erler var, onlara da haksızlık yapmış oluruz. Sonuç olarak diyoruz ki, Dağlıca taburu kendisine verilen görevi yerine getirmiştir, bunda en ufak bir şüphemiz yok. Bakın TSK ne yaptığını bilen bir kurumdur. Ne zaman ne yapması gerektiğini bilen bir kurumdur. Elbette Dağlıca olayı incelenmeye devam edecek, elbette sonuçlar çıkarılacak. Ancak bu sonuçları da biz kimse ile paylaşmak zorunda değiliz. Ben onun için diyorum ki, biraz herkes kendi işine baksa daha iyi olacak. Tezkerenin kabulünün ardından operasyon uygulama noktasında.
TSK'YI YIPRATMA ÇABASI: (Dağlıca tabur komutanı ile bir üsteğmenin tutuklandığı yönünde Star gazetesinde çıkan haber konusunda) TSK'yı yıpratma çabası. Bu yalan haber, yalan yalan. Siz yalan habere dayalı olarak nasıl manşet yaparsınız? Bu iki subay şu anda sizi temin ederim ki, görevlerinin başındalar. Personellerimi korumak benim görevim, sorumluluğum, vazifem. İkincisi, beklentim var. Bu olay manşet yapılmış. Peki, ben bu yöneticilere soruyorum: Bu yalan habere dayalı olarak bu manşeti yapmanızın amacı nedir? Bu, oradaki iki subayın yalan habere dayalı olarak insan haklarını çiğnemeye nereden hak buluyorsunuz? Türk kamuoyu bunun cevabını bekliyor. Basın konseyini ve siyasi partileri göreve çağırıyorum.
__________________
asparagas Ofline   Alıntı ile Cevapla