TÜRK SAVAŞ UÇAKLARI KANDİL DAĞI VE ÇEVRESİNE BOMBA YAĞDIRDI; HEDEF KÖYLER DEĞİL, KAMPLAR... VE KANDİL VURULDU F-16 ve F-4'lerden oluşan 52 uçak, gece yarısı iki ayrı üsten havalandı; Kandil'deki PKK kamplarını vurdu. Sivillerin zarar görmemesi için lazer güdümlü füzeler kullanıldı 
Barkın Şık
Türk Hava Kuvvetleri'ne bağlı F-16 ve F-4 savaş uçakları, Irak'ın kuzeyindeki Zap, Avaşin ve Hakurk bölgeleriyle Kandil Dağı'nın Irak tarafında kalan kesimlerinde tespit edilen PKK'ya ait hedefleri imha etti. Operasyonda vurucu güç 2. Hava Kuvvet Komutanlığı'na bağlı 181. Filo (Pars / F-16) ile 171. Filo'ya (Korsan / F4E 2020), 1. Hava Kuvvet Komutanlığı'na bağlı 111. Filo (Panter / F4E 2020) ve 161. Filo (Kartal / F - 16) destek verdi. Diyarbakır ve Malatya'dan havalanan uçaklar, harekât sırasında sivillerin zarar görmemesi için lazer güdümlü mühimmat kullanırken, çok sayıda PKK'lının bombardıman sırasında öldürüldüğü kameralara kaydedildi.
2. Hava Kuvvet Komutanlığı'na bağlı Diyarbakır ve Malatya üslerinden dün gece yarısından sonra havalanan Türk savaş uçakları, 3 saat süren bir operasyonla Kuzey Irak'taki PKK hedeflerini yok etti.
Toplam 52 uçak katıldı
Edinilen bilgilere göre, 12 Aralık'tan bu yana Malatya ve Diyarbakır'da teyakkuz halinde bulunan ve birçok kez alarma geçmesinin ardından pist başından geri dönen Türk savaş uçakları, ABD ile yapılan "operasyona dönük istihbarat" çalışması sonucu, dün saat 00.12'de harekât için havalandı. Operasyona Diyarbakır'dan ve Malatya'dan 26'şar olmak üzere toplam 52 uçak katıldı. Operasyona katılan savaş uçakları, Türk Hava Kuvvetleri'nin en etkin vurucu gücü içinden seçildi.
Gece-gündüz, her tür hava koşulunda donatıldıkları Lantrin sistemiyle operasyon düzenleyebilen F-16 uçakları ile modernize edilen F4E 2020 bombardıman uçakları, lazer güdümlü mühimmatla donatıldı. Bombardıman filolarını koruma görevi de, 182. Filo'ya (Atmaca) bağlı F-16'lara verildi. Bombardıman uçaklarının ana hedefleri, 2'si Kandil'de, diğer 2'si de Kuzey Irak'ta bulunan PKK kampları oldu.
Irak'ın kuzeyindeki Zap, Avaşin ve Hakurk bölgeleriyle Kandil Dağı'nın Irak tarafında kalan kesimlerinin üzerine gelen savaş uçakları, 500 ve 1000 librelik lazer güdümlü mühimmatlarını hedeflere arka arkaya ateşledi. Türk savaş uçakları, mühimmatların patlamasına kadar geçen olayları kare kare kameralara kaydetti.
İran, Türk savaş uçakları Kandil Dağı'nın üzerine geldiği sırada "İran hava sahasını ihlal etmeyin" şeklinde telsiz anonsu geçti, ancak herhangi bir reaksiyon göstermedi.
ABD'ye bağlı savaş uçaklarının da operasyon sırasında Irak'ın güneyinde bulunduğu ve yine telsiz kanalıyla "Güneye inmeyin" uyarısı yaptığı, Suriye hava savunma sisteminin Türk uçaklarına karşı uyarıya geçtiği, ancak bir tepki vermediği öğrenildi.
Türk Hava Kuvvetleri, gece harekâtını başarıyla tamamlayarak, saat 03.00'te Diyarbakır ve Malatya üslerine kayıpsız döndü. Kara Kuvvetleri, uçakların operasyonunun ardından bölgede kaçan PKK'lıları imha etmek üzere, 155 milimetrelik obüsler ve füze sistemleriyle bölgeyi ateş altına aldı.
Örgüt açıkladı: 5 ölü
TSK'nın hava harekâtında 5 PKK'lının öldürüldüğü açıklandı. Örgüt tarafından yapılan açıklamada, Kuzey Irak'ın Zap, Avaşin, Hakurk bölgeleri ile Kandil Dağı ve çevresinin bombalanması sonucu 15 köyün isabet aldığı ve 5 örgüt üyesinin öldüğü iddia edildi.
KYB'nin intenet sitesi Pukmedia'ya konuşan Sengaser Kaymakamı Abdullah İbrahim, hava harekâtında Kalatuka köyünde Ayşe Ali Seyfeddin adlı bir kadının öldüğünü, 4 köylünün yaralandığını açıkladı.
Genelkurmay sabah duyurdu
Genelkurmay Başkanlığı, operasyon ile ilgili olarak dün sabah yaptığı açıklamada şu bilgileri verdi:
"Irak'ın kuzeyindeki Zap, Avaşin, Hakurk bölgeleri ile derinlikteki Kandil Dağı'nın Irak tarafında kalan kesimlerinde tespit edilen PKK /KONGRA-GEL terör örgütüne ait hedefler, Türk Hava Kuvvetleri savaş uçaklarının 16 Aralık saat 01.00'den itibaren uyguladığı geniş kapsamlı bir hava harekâtı ile vurulmuştur. Hava harekâtına katılan uçaklarımız, saat 04.15 itibarıyla emniyetli şekilde üslerine dönmüşlerdir. Uçakların operasyon bölgesini terk etmelerini müteakip, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı uzun menzilli silahlarla Irak'ın kuzeyinde belirlenmiş hedeflerin ateş altına alınmasına devam edilmiştir. TSK'ya verilen yetki çerçevesinde icra edilen operasyonlar, askeri ihtiyacın gereklerine göre kararlılıkla devam edecektir. Operasyonlar, tamamen PKK / KONGRA-GEL terör örgütüne yönelik olup, Irak'ın kuzeyinde yaşayan halka ve düşmanca harekette bulunmayan yerel gruplara karşı değildir."
'İran da vurdu' iddiası
Türkiye'nin Kandil'e yaptığı operasyonun ardından İran'ın da Kandil Dağı'na yönelik bir operasyon başlattığı ifade edildi. Genelkurmay Başkanlığı, bölgedeki yabancı ajansların yerel bilgilere dayanarak geçtiği "10 köyün bombalan-dığına" ilişkin iddiaları ise yalanladı. Genelkur-may'dan yapılan açıklamada, operasyon sırasında köylerin kesinlikle hedef alınmadığı bildirildi.
Ana karargâh vuruldu
TSK'nın Kandil Dağı'na düzenlediği hava operasyonunda ilk hedef olarak Kandil Dağı'nda bulunan ve PKK'nın üst düzey yöneticilerinin de kullandığı ana karargâh vuruldu. Bu karargâhta, örgüt yöneticilerinden Murat Karayılan'ın da bulunduğu bildirildi. Ancak, Karayılan ile ilgili olarak çelişkili bilgiler gelirken, operasyonda üst düzey bir PKK'lının öldürüldüğü iddia edildi.
ANALİZ Tüm önlemler uygulamada ANKARA Milliyet
Şehit cenazeleri karşısında sınır ötesi operasyon konusunda muhalefet ve kamuoyundan yükselen talebi de gözönüne alarak tezkereyi TBMM'den geçiren hükümet, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne harekât için gerekli direktifi vermeden önce sivil çözüm arayışlarını gündeme getirdi. Bu çerçevede Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dağdaki teröristlerin örgütten koparak "eve dönüşü"nü sağlamak için yeni bir açılımın sinyallerini verdi. Geçmiş yıllarda Pişmanlık Yasası'ndan yeterli sonucun alınamaması nedeniyle bu kez farklı bir açılım üzerinde çalışıldığı yolunda açıklamalar yapılırken, aynı zamanda Kuzey Irak'ta yuvalanan PKK unsurlarına karşı gerekli desteğin sağlanması için ABD yönetimi ile temaslar sürdürüldü. Erdoğan'ın ABD gezisi sonrası da, "anlık istihbarat paylaşımı" konusunda uzlaşma sağlandı. Bu süreçte bölge ve AB ülkeleri üzerinde de "sınır ötesi operasyonun tamamen teröre yönelik olduğu"na ilişkin siyasi ve diplomatik çalışmalar devam etti.
ABD ve AB'den sınır ötesi operasyona yeşil ışık yakan açıklamalar gelmesinin ardından hükümet, bir yandan TCK'nın 221. maddesinin değiştirileceği ve teröristlerin eve dönüşünü kolaylaştıracak düzenlemeler yapılacağı mesajları verirken, bir yandan da operasyon için hazırlıklar sürdürüldü. TSK da, kötü kış koşullarına rağmen, son yılların en geniş çaplı operasyonuyla PKK kamplarını bombaladı. Böylece TSK, bir süredir şehit cenazeleri ve operasyonun gecikmesi nedeniyle kamuoyunda yaşanan "hayal kırıklığının ardından örgüte karşı psikolojik üstünlüğü" ele geçirirken, aynı zamanda örgütten kopuşların yolunu açacak güçlü bir operasyona imza atmış oldu.