[bjk_bjk]

Beşiktaşlı taraftarların Denizlispor maçı öncesi yaşadıkları endişe ve tedirginlik, maç bitiminde yerini sevinç coşkuya bıraktı. Nasıl tedirgin olmasınlar ki...
Takımları haftalardır istenilen oyunu bir türlü sergileyememiş... Ligin ikinci yarısında oynanan hemen hemen her maçta yürekleri ağızlarına gelmiş... Aslına bakılırsa aynı endişe, hissettirmeseler de yönetim ve teknik kadroda da mevcuttu. Maçın başlamasıyla birlikte Denizlispor'un klasik karşı kaleye gitme taktiği, yani uzun top atışları Beşiktaşlılar tarafından çabuk çözülünce, taktik değiştirip ayağa pas yapmaya başladılar. İşte o büyük yanlışlık, Beşiktaş'ın ekmeğine yağ sürdü.

Çünkü Denizlispor'un kaptanı ve büyük yeteneği Yusuf sahada olmadığı için atılan bu paslar bir türlü yerini bulamadı. Siyah-Beyazlı oyuncuların yaptığı her pres sonrası kaptıkları toplar, Denizlispor kalesinde tehlike yaratmaya başladı. Nitekim 31. dakikada Holosko'nun attığı gol de böyle bir pozisyonun sonucunda geldi. Beşiktaş'ın attığı ilk golden sonra futbolcuların cesareti daha da arttı ve karşı kaleye daha fazla gitmeye başladılar.

Özellikle Tello ve Cisse'nin getirdiği toplar, Ricardinho'nun adrese teslim ortalarına dönüşünce Holosko'nun maç öncesi denediği uğurun da işe yaramasına neden oldu. 33. dakikada Nobre'nin attığı ikinci golden sonra Beşiktaş iyice rahatladı. İkinci yarının büyük bölümünde kontrolü elinde tutan Karakartal, 81. dakikada Serhat'ın ayağından yediği golün ardından biraz bocalasa da sonuçta maçı kazanmayı bildi. Alınan bu galibiyet ve 3 puan, önümüzdeki hafta oynanacak G.Saray derbisi öncesi çok büyük moral oldu.