[bjk_bjk]

Ligin üçte birini geçtik. 23 hafta az zaman değil. Lider Galatasaray 51, ikinci Fenerbahçe 50, üçüncü Beşiktaş 49, dördüncü Sivas 48 puanda! Beşinci Kayseri 44 puanda ve de çok formda.

Lider Galatasaray sonuncu Kasımpaşa’ya, ikinci Fener düşme korkusu yaşayan Bursa’ya sahalarında yenildiler! Sivasspor bir başka düşme korkusu sahibi Rize’ye evinde beraberlik kaptırdı. Tümü beklenmeyen, olası görülmeyen kayıplardı.

Ve Beşiktaş, ilk yarısında başarılı olduğu; ikinci yarısında 10 kişi oynayıp yetersiz kaldığı maçta Denizli’den üç puanla döndü.

Böyle zamanda bundan daha büyük avans olur mu?

Şimdi Beşiktaş’ın önünde dev bir fırsat var. Martta başlayacak 6 maçlık etabı başarılı geçirse, şampiyonluğun en önde gelen adayı olacak.

Bu pazar Galatasaray ile oynayacak. Sonra G.Birliği deplasmanı. İstanbul’da Trabzon, İBB, Fenerbahçe maçları ve etap 6 Nisan’da Sivas’ta tamamlanacak. Galatasaray, Trabzon, Fener, Beşiktaş’a gelecekler. Evinde oynamak bir maçı kazanmanın garantisi değil; ama en azından karşı saha korkusunu ortadan kaldırıyor.

Beşiktaş bu aydaki kazanımına göre kaderini çizecek. Şampiyonluk olasılığını yaşatmak kendi verim gücüne bağlı.

Beşiktaş, ligin ilk yarısında önünde savaşım veren Fener, G.Saray ve Sivas’a yenildi. Birinci bölümde berabere kaldığı peşindeki Kayseri’ye de ikinci yarıda yenildi. Tüm bunlara karşı puan cetveline bakın, şapka çıkarın! Beşiktaş kendisini yenen üç rakibiyle yapışık durumda!

Demek ki rakiplerine yenilmiş olan Kartal, birbirleri arasındaki maçların dışında daha iyi verim gücü ve üretim göstermiş. Onun için iki rakibinden iki ve bir puan geride, birini geçti!

Eğer bu rakiplerini bu kez yener ise, onlar birbirlerine de puan yitirecekleri için müthiş avantaj ele geçirir Beşiktaş. Onlarla berabere kalması dahi, bugünkü durumunu korumasına ve rakiplerinin diğer maçlarda daha fazla puan yitirmesi durumunda, amacına ulaşmasına yetecek Beşiktaş’ın.

Mart ayı, umut ayı, şampiyonluk köprüsü olacak Beşiktaş’ın. Geçmesini bilirse mutlu sona ulaşır.

Bunun için Kartal’da sakatlıkların iyileşmesi, futbolcuların motivasyonlarını kazanmaları, konsantrasyonlarını yitirmemeleri ve Ertuğrul Sağlam’ın artık hatalar yapmaması gerekir.