[bjk_bjk]

BeŞİktaŞ hasret kaldığı liderlik koltuğuna Pazar gecesi oyunun ikinci 45 dakikasındaki mücadeleci futbolu ile üç puanı alarak oturdu. Derbilerden alıştığımız gibi ilk yarı rakibini kontrol ederek oynadı siyah beyazlı takım. Beşiktaş’ın ikinci yarıdaki etkisi ise rakibinin bu devreye süratli başlamasıydı. Önünde boş saha bulan Kara Kartallar ani çıkışlarda tempoyu yükseltip özellikle Holosko ile rakibini bunaltmaya başladı. Nobre’nin de yardımıyla iyice bunalan Galatasaray defansının yaptığı hataları Delgado ve Tello değerlendirebilselerdi Beşiktaş farkı yakalardı. Türkiye liglerinin tartışmasız en fazla hava hakimiyeti olan Nobre attığı zor golden sonraki iki rahat pozisyonu değerlendirememesine şaşırmamak mümkün değil. Tecrübesiyle önündeki defansı iyi idare eden Rüştü takımının galibiyetinde hak sahibiydi. Galatasaray karşısında sıfır hatayla oynayan Gökhan Zan gibi oyuncuyu Avrupa da bulmak zor ama yanındaki Baki sanki fitili çekilmiş bir bomba nerede nasıl patlayacağı belli değil. Ertuğrul Hocanın mecburen ön liberoya monte ettiği İbrahim Toraman alışık olmadığı bu görev yerinde kesici olarak beklenenin üzerinde bir performans gösterdi. Ayağa pas vermeyi de becerebilse Türkiye’nin en iyisi olur bu mevkii de. Beşiktaş lig sonuna kadar haddini bilerek oynaması lazım. Zirve yarışında rakiplerinin problemleri çok. Kalan her maç derbi mantığıyla oynanırsa mutlu sona ulaşmak zor değil. Elinde Holosko, Delgado, Tello, Cisse, Nobre gibi üst düzey oyuncuları olan Kara Kartallar defansını sağlam tutarsa gol atması problem değil bu kadronun. Seyirciye gelince; Tek kelimeyle muhteşemdi. Maç öncesi başlayan 90 dakika durmadan devam eden anormal destekleri oldu takımlarına, hem de Basketbol maçından yorgun gelmelerine rağmen. Bu seyirciye neler yapılmaz? Ertuğrul hocanın artık elindeki kadroyu nasıl bir taktikle oynaması gerektiğini son derbi maçında anlamış olması lazım. Yazımın içindeki bir paragraf bu işin özeti, haydi bakalım hocam zirveden inme artık.