Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-03-2008, 01:02   #1
uMuT TaCiRi
Optik bArikAtı
 
uMuT TaCiRi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
HALKTAN GELEN TAKIM OLMAK, "ASALET" E SAHİP ÇIKMAK !

Beşiktaş Jimnastik Kulübü, Osmanlı Sarayına mensup ailelerin fertleri tarafından bir spor teşekkülüdür. Kurucuları, yöneticileri ve sporcuları arasında, "müşir"ler, "seryaver"ler, "elçi"ler kara, hava, deniz subayları, çok iyi eğitim görmüş meslek sahipleri daima çoğunluğu teşkil etmişlerdir.... Bununla beraber, bu "saray kulübü" zamanla kapılarını halk kesimlerine de açmakta sakınca görmemiş ve iyi ahlaklı olması şartıyla, işçi, esnaf gibi küçük işlerle uğraşan sporculara da bünyesinde "spor yapma imkanı" vermiştir. Üstelik her dönemde....
İş ve göreve bağlılık, cemiyetlerin bünyesinde önemle üzerinde durulan bir husustur. Eskiler buna "vazife mukaddesatı" derler...
Bu özelliklerden uzak kalan fertler, takdir ve tasvip göremez, tenkit konusu olurlar. Ferdin cemiyetle bu en yakın ilişkisi, meslek gruplarının doğmasına ve çeşitlenmesine sebebiyet vermiştir.
Fertler de şahsi yeteneklerine, yetişme olanaklarına göre bu meslek gruplarına katılarak, gerek kitleye karşı sorumluluklarını ve gerekse yaşamlarını sürdürme yollarını sağlarlar...
Uzun tahsilin, geniş kültürün getirdiği meslekler yanında, basit metodlarla elde edilen iş ve görevlere de rastlanır toplumumuzda...
Böylece gruplarda kademe, kademe bir irtifa görülür. İleri cemiyetlerde insanlar, jüri durumundaki toplum, her çeşit meslek grubuna layık olduğu değeri verdiği gibi, dürüstlük çerçevesi içinde yapılan her işi, mukaddes ve muteber sayar...
Zaten "zirvesiz bir piramit olamayacağı gibi, tabansız bir zirveye de rastlayabilmek mümkün değildir" dünyamızda....
Nedense bu gerçeğin maddi cephesindeki fizik kaidesi, mukaddesatta eşitliğe ulaştığa halde, aynı değerlendirme, manevi cephesinde müşahade edilemiyor....
Beşiktaşa rekabetin en fazla görüldü spor sahalarında tahkir edercesine ve çalışma hayatımızı manalandıran iş, meslek piramidinin bir seviyesine tecavüze yeltenerek "ARABACILAR" diye bağıranlara şu suali sormak lazım:
"Acaba mühendisler, avukatlar, doktorlar, diplomatlar ya da bakkallar, ameleler köfteciler yakıştırmaları şeklinde bağırsalardı. Siyah-Beyaz renkler için ne farkederdi? Ne gibi bir hissiyatın tesiri altında kalırlardı Siyah-Beyazlılar."
Şüphesiz ki hiç...
Açıklayalım: Beşiktaş Jimnastik Kulübü spor tarihini tetkik edenler bilirler.
Osmanlı Sarayı bünyesinde oluşmuş olan bu gençlik teşekkülü "İstibdat Dönemi" nin zor şartlarına rağmen, bir spor akademisi hüviyeti taşıdığı içindir ki, Padişah II.Abdülhamitin özel izniyle faaliyetlerini sürdürebilmiştir.
Başlangıçta onlar bile meşhur "Hasan Paşa Karakolu" na davet edilip sorguya çekilmiştir, Seryaver Mehmet Paşanın müdahalesiyle, zindana atılmaktan, Fizana sürülmekten son anda kurtulmuşlardı...
Her birinin saraya mahsup aile fertleri oluşları, amaçlarının sadece spor yapmak ve yeni sporcular yetiştirmek üzere planladığı açıklık kazandığı içindir ki, bir ayrıcalığa sahip olabilirmiştir.

Beşiktaşlı sporcular, İstabli Amire (Has Ahır) Müdürünün de Beşiktaşa katılmasından faydalanarak, Serencebeydeki idman mahalli olan "Osman Paşa Konağı"na gidip, gelirlerken, Dolmabahçe Saray Arabalarından istifade etmeye başlamışlardı.

Her hareketin göze battığı ve dedikodu mevzuu olduğu o günlerde, saray arabalarıyla haftanın muayyen günlerinde yapılan bu seyahatler, halkın Beşiktaşlı gençlere: "SARAY ARABALARIYLA GEZEN GENÇLER" ya da "SARAY ARABALILAR" şeklinde isimler takmalarına sebep olmuştur....
O zamanlar, samimi ve sıcak bir ifadenin mahsulü olan bu tabirler, herhalde zaman geçtikçe Beşiktaşın ihtişamı karşısında tedirgin olan rakip taraftarlarca istismar edilerek, "ARABACILAR" olarak değiştirilmiştir.
Konumuzun başında da ifade ettiğimiz gibi, Osmanlı İmparatorluğu döneminde saraydan doğup serpilen, yaşamını Cumhuriyet Türkiyesine taşıyarak asırlık bir çınar ağacı gibi, sportif ve sosyal etkinlikleriyle "dev bir görüntü" arzeden Beşiktaş Jimnastik Kulübü, üst düzey her meslek grubuyla olduğu kadar, işçisi, esnafı ile de ifthar eden bir cemiyettir...
uMuT TaCiRi Ofline   Alıntı ile Cevapla