Tekil Mesaj gösterimi
Alt 13-03-2008, 10:10   #1
Pritt
 
Pritt - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Gülnaz Arsel'e sorular

Korkusuz Kalem Şemsi Birben'den Gülnaz Arsel'e sorular
Kartalhaber.com'un Korkusuz Kalem'i Şemsi Birben'den bomba gibi bir yazı daha

Gülnaz Arsel'e sorular

Hürriyet Gazetesi her hafta salı günü yayınlanan bir spor eki çıkarıyor. Hayırlı, uğurlu olsun ama bu güzide gazetemizin eklerinde sürekli Beşiktaş'ı eleştiren röportajların çıkması tesadüf mü diye düşünüyorum. Dün bu spor ekini elime alırken Beşiktaş yönetimine girmeden hiçbir etkinliğe katılmayan ve istifa ettikten sonra sürekli yönetimi ve camiayı eleştiren Sayın Gülnaz Arsel'in röportajını okudum. Okurken içim parçalandı. Ne yalan söyleyeyim iyi ki istifa etmiş diye kendi kendime düşündüm.

Gülnaz Arsel'i ilk kez bir zamanlar Onursal Başkan Süleyman Seba'nın karşılıksız olarak Beşiktaş İlköğretim Okulunu işletmesi için verdiği yönetici Erol Kaynar'ın yanında görmüştüm. Erol Kaynar, başkan adayı olarak ortaya çıkmış Gülnaz Arsel ise biz medya mensuplarını telefonla arayarak Kaynar'ın basın işlerini üstlendiğini belirtmişti. Sürekli medyadaki Beşiktaş yazarları ve muhabirlerini telefonla arayarak Erol Kaynar'ın şansının çok yüksek olduğunu ve kazanmasının süpriz olmadığını açıklamıştı. Belirli bir ücret karşılığı Kaynar'ın danışmanlığını yapan Gülnaz Arsel, (aldığı ücret Erol Kaynar ile aramızda) daha sonra reklam ajanslığı işine geri dönmüştü. Ne olduysa ünlü bir gazetecinin Başkan Yıldırım Demirören'e tavsiyesi ile Beşiktaş camiası bu hanımefendiyle tanıştı. O gazeteci "Başkanım yönetimde mutlaka bir yer almasını sağlayın. Erol Kaynar'ın yanında maaşla çalışan Koç grubununda uzaktan da olsa akrabası olduğu iddia edilen Gülnaz Arsel'i mutlaka yönetime al. Çok hareketli ve hırslı bir Beşiktaşlı olarak gördüm" söylediği benim kulağıma kadar gelmişti. Ardında ünlü gazeteci Gülnaz Arsel'i arayarak yönetime hazır olup olmadığını sorduğunda hiç bekletmeden "Hani nerde. Yönetici olmayı çok arzuluyorum" yorumunu yaptığı belirtilir. Yıldırım Demirören'in yanına gelirken heyecanlandığı her halinden belli olan Gülnaz Arsel''in yönetime seçildiğinde ilk sevinenlerin başındaydım. Çünkü bana aklı başında önemli bir bayan olarak geldi. Kendisini Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören'den sonra ikinci büyük olarak gören Gülnaz Arsel alışılmış yönetici tipinden çok uzaktı. Başkan ve kendisi ile ilgili basında haber çıktığında sabahın erken saatlerinde Beşiktaş internet sayfasında tekzip ettirmesi diğer yöneticiler hakında çıkan haberleri ise sansürleyip tekzipleri es geçmesi tepki çekmişti. Kısaca Gülnaz Hanım Başkan Demirören kadar yetkili bir hale geldiği düşünülüyordu.
Tekrar ediyorum üç haftadır Beşiktaş yönetimine ve camiasına karşı acımasız bir kampanya başlatan Hürriyet Gazetesi Spor ilavesinde çıkan muhalif haberler bayağı canımı sıkmaya başladı. Önce Serdar Bilgili ardından Gülnaz Arsel'in tam sayfa röportajı verilmesinin perde arkasında spor kamuoyuna Beşiktaş'ın kötümser tablosunu çizmek için adeta kampanya başlatıldığına şahit oluyor gibiyim. Çünkü Beşiktaş'ı yönetenler dergi tarafından kötümser bir tablo ile karalanmak istenirken Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım hakkındaki methiyeler ise dikkat çekici! Hani Hürriyet'in künyesinde Aziz yıldırım ismini görsem artık hiç şaşırmam. Dikkatimi çeken bir diğer husus ise telif haklarının ödenmediğini ileri süren Ercan Saatçi'nin nasıl yine değiştiği! Saatçi'nin, Aziz Yıldırım hakkındaki yazılarını da arşivden tek tek çıkartacağım. Bekleyin. Ne oldu da Ercan Saatçi Aziz Yıldırım arasında ilişkiler düzeldi? Aziz Yıldırım'ın yürümesinden tuvalete gidişine kadar methiyeler düzülmüş. Nedense kimse sarı lacivertli kulübün ne kadar borcu kime ve nasıl ödeneceği konusunda hiçbir düşünce yazılmıyor! Kısaca futbol oynayan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım nasıl olurda askerlikten çürük raporu alır diye yazmıyor. Neyse bizim işimiz Aziz Yıldırım'ı eleştirmek değil, Beşiktaş düşmanlığının hat safhaya ulaşması.
Ama kimse merak etmesin tarih ve arşiv elimizin altında. Geçmişi karıştırınca herkesin dosyası ortaya çıkar.
Şimdi Sayın Gülnaz Arsel hanıma merakla sormak istediğim ve cevaplamasını istediğim sorular:
1- Bayan olarak Beşiktaş kulübü Başkanı Yıldırım Demirören'den gerekli ilgiyi ve desteği görmediniz mi? Başkan sizi yöneticilere karşı ne kadar çok savunduğunu hiç saydınız mı?
2- Erol Kaynar'ın yanında Beşiktaş'la ilgili ne gibi tecrübelere sahip oldunuz?
3- Yöneticiliğiniz sırasında Beşiktaşlı yönetim kurulu üyeleri size yardım etmek için seferber olmuştu, ancak daha sonra yaptığınız açıklamalarla sizlere güvenen yöneticileri kırmadınız mı?

4- Maçları kendi televizyonunuzdan yayınlayalım demişsiniz. Siz okumuş aklı başında biri olarak yıllardın Türkiye'de Süper Lig kulüplerinin yayıncı kuruluş haricinde bir televizyon kuruluşunun yayınlayamayacağını bilmiyor musunuz?
5- Bu Beşiktaş'ın ligi ilk üçü kovalamaması bile başarıdır derken kulübü, yönetimi ve taraftarları hatta camiayı küçümsemediniz mi?
6- Abdi Celalettin Kolot'a çok kızardım size küfür etti diye. Acaba Kolot size neden küfür etti?
7- Beşiktaş camiası yakından tanısın diye soruyorum. Size kim dirsek attı, veya dirsek atabilme cesaretini gösterdi.

8- Roberto Carlos'u çok beğeniyorsanız neden lider takımdan beğendiniz bir oyuncu bile yok mu? Neden Carlos'u övme gereğini duydunuz anlatabilir misin?

9- Beşiktaşlı olduğunuzu iddia ediyorsunuz. Sizi yönetime girmeden önce hiç İnönü Stadı'nda veya herhangi bir Beşiktaş etkinliklerinde görmedim. Hatta yönetimden istifa ettiğinizin ardından futbol, basketbol ve salon sporlarınada gelmenizi tribünlerde yerlerinizi almanızı beklerdim. Hiç Beşiktaş'ı yaşamak istediniz mi? Beşiktaş heyecanını yaşamak istediğini hissettiniz mi?

10- Starteji Parkı İletişim Danışmanlığı şirketinde çalışıyorsunuz. Neden yönetime gelirken projelerinizi getirmediniz de yönetimden istifa edince projelerinizi ortaya attınız?

11- İstifa edeli aylar oldu Gülnaz Hanım, neden Beşiktaş liderliği ele geçirdiğinizde tüm bu içinizdekileri dökmek aklınıza geldi?
Dünya Kadınlar gününün kutlandığı haftalarda sizlerin ağızlarınızdan takımın lider olduğu pozisyonda Beşiktaş kulübünü küçümsemeye kimsenini hakkı olmadığını bilmesi gerekir. Serdar Bilgili önceki hafta Yıldırım Demirören'i arayarak "Hürriyet'i isterseniz tekzip edeyim. Bunları ben söylemedim" diye yalvardığını biliyorum. Sizin telefon açıp başkan ve Beşiktaş camiasından Süper Ligde şampiyonluğa giderken sarfettiğiniz yıpratıcı sözler nedeniyle özür dileminizi bekliyorum. Yaparsınızda. Çünkü siz işinizi iyi biliyorsunuz. Amaç Beşiktaş'ı konuşmak tartışmak değil tamamen reklam, duygusal mı? Ben buna inanmak istemiyorum.
Pritt Ofline   Alıntı ile Cevapla