Tekil Mesaj gösterimi
Alt 04-05-2008, 15:10   #1
HandaN
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Gamsız Süper Solak!

"Sezon sonu bırakıyorum" açıklamasıyla futbolseverleri üzen Sergen'in çarpıcı hayat hikayesi, futbol dolu yaşamından satır başları...

Click the image to open in full size.
Sergen Yalçın... Türk futbolunun yetiştirdiği en yetenekli orta saha oyuncularından... Kimine göre Zidane'dan daha büyük bir yıldız, hakettiği yeri göremeyen bir efsane. Bazılarına göre, takımına kazandırdıklarının yanında götürdükleri de bir hayli fazla. Böyle düşünenler için Sergen=sorun, eleştiri ve istikrarsızlık aynı zamanda.
Şık çalımlar, akıl dolu paslar, frikikten muhteşem goller... Küçük yaşta Beşiktaş'ın adı gibi ağır formasını sırtına geçirmiş, Kara Kartal'ın tarihi Chelsea zaferinin kahramanı 'Süper Solak'... Ayağıyla basket atan adam... Bazı futbolcular vardır; bütün planlar, taktik onun üzerine kurulur. Rakip takımın durdurmakla görevli olduğu ilk oyuncudur. Evet bu özelliklerin hepsi Sergen'de vardı. İstediğinde tek başına bir takımdı. İsmini dünya futbol tarihine yazması için gerekli yeteneğe sahipken, bu özelliğini kullan(a)madı. 'Kontrolsüz güç, güç değildir'e en güzel örnek oldu. İşte yeşil sahalarda fırtına gibi esen, 'sezon sonu bırakıyorum' açıklamasıyla futbolseverleri üzen Sergen Yalçın'ın çarpıcı hayat hikayesi, futbol dolu yaşamından satır başları...
Click the image to open in full size.

5 Ekim 1972 tarihinde İstanbul'da doğan, nüfus kağıdındaki yazan ismiyle Ali Rıza Sergen Yalçın... Kilyos'ta büyüdü, babası Özer Yalçın, oğlunun da kendisi gibi futbolcu olmasını istedi ve onu Beşiktaş altyapısına yazdırdı. Dönemin altyapı hocası Serpil Hamdi Tüzün tarafından yetiştirilip, 1991'de teknik direktör Gordon Milne'in 'gençleştirme operasyonu' çerçevesinde A takıma yükseldi. Özellikle frikik golleriyle dikkati çekti, serbest vuruş düdüklerinde takım arkadaşlarının bile gözleri hemen Sergen'i aradı. Klas hareketleriyle tribünleri kendine hayran bırakan Sergen, 6 sezon boyunca '10 numara' pozisyonunda başarıyla oynadı. 2 lig şamiyonluğu, 1 Türkiye Kupası, 2 Cumhurbaşkanlığı Kupası ve 1 TSYD Kupası sevinci yaşadı, 137 maçta 43 golün altına imzasını attı. EURO 96 ve EURO 2000'de ay-yıldızlı forma altında mücadele eden Sergen, 36 maçta 5 kez ağları havalandırdı. Son olarak 11 Ekim 2003'teki Türkiye-İngiltere maçında ay-yıldızlı formayı giydi.

1996'da Sergen için seyyah dönemi başladı. Uzan'ın rüya takımı İstanbulspor'a attığı imzayla Türkiye'yi trilyonluk transferle tanıştırdı. Bir sonraki durağı olan Fadıl Akgündüz'ün Siirt Jetpaspor'unda fazla durmadı. Fenerbahçe ve Galatasaray'da kiralık oynadı. 'Uslandı' denirken, Trabzonspor'dan da ayrıldı. Türkiye'nin dört büyük takımının formasını terleten ilk futbolcu olarak tarihe geçerken, aradığı mutluluğu bulamamanın hayal kırıklığını yaşadı. Sarı Kanarya'da 17 maça 7 gol sığdırdı, '100 kilo' diye eleştirildiği G.Saray'ı Şampiyonlar Ligi'nde sırtladı. Fazla kiloları ve antrenmandan kaçması, koşmasını engellediği gibi yeteneklerini de kısıtlıyordu. Artık yuvaya dönme vaktinin geldiğinin o da farkındaydı. 2002 yazında Rumen çalıştırıcı Lucescu'nun göreve gelmesiyle Beşiktaş'a döndü. Siyah-beyazlı takımın 100. yıl şampiyonluğunda, 11 gol ve 10'un üzerinde asistle başrolü oynadı. Avrupa'nın 2 numaralı kupası UEFA'da çeyrek final oynadı. İlk 2 sezon üzerine düşeni fazlasıyla yaptı ve 100 gol barajını aşan ender orta saha oyuncularından biri oldu.
Özel yaşamıyla da hep gündemde kaldı Sergen. Gece gezmelerinde yakalandığı uzatmalı sevgilisi Aslı Sarı ile magazin muhabirlerine bol malzeme sundu. Kamuoyundaki genel yorum, yaşantısına dikkat etmemediği için yüzde yüz kapasiteyle oynayamadığıydı. Gece hayatının yanında at yarışı oynaması eleştiri oklarının hedefinde tuttu onu. 'Sergen' isimli şampiyon atı, basında aleyhine kullanıldı. Teknik direktörleriyle yaşadığı sorunlar da cabası. Peşini bırakmayan sakatlıklar nedeniyle idmana çıktığı zamanlarda 'takımla çalıştı' diye haber oldu. At yarışı ve bahis sevdası, Sergen'i kadro dışı cezasına kadar götürdü. 2003'te 100. yıl şampiyonluğunun başrol oyuncusuyken, 2005'te başarısızlığın faturasını ödeyecekti. Gaziantepsoor maçından önce telefonla arayıp kadroyu sorduğu iddia edilen Tigana tarafından 'istenmeyen adam' ilan edilmesi uzun sürmedi. Artık çığ haline gelen sorunlar sonucunda tek çare ayrılıktı. Öyle de oldu. Siyah ve beyazla özdeşleşen Sergen Yalçın'a İkinci Lig yolları gözüktü.

Click the image to open in full size.

Geçtiğimiz sezon başında 2. Lig B Kategorisi'ne yeni yükselen Etimesgut Şekerspor'a 500 bin YTL garanti para karşılığında transfer olarak herkesi şaşırttı. Başkent macerası uzun sürmedi, lig bitmeden Ankaragücü ile anlaştı. İki takım arasında yaşanan anlaşmazlık nedeniyle Süper Lig hayali gerçeğe dönüşmedi. Devre arasında menajer Sinan Engin Beşiktaş'a almak için elinden geleni yaptı, ancak eski takım arkadaşı Ertuğrul Sağlam'ın vetosuna takıldı. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın çabalarıyla Eskişehir günleri başladı. Bank Asya 1. Lig ekibi Eskişehirspor'u Süper Lig'e çıkaracaktı. Metin Dİyadin'le yıldızı barışmayınca, sık sık gazete manşetlerinde yer aldı. Yönetim Sergen'den taraf olup, teknik direktör Diyadin'in görevine son verdi. Bu karardan sonra Eskişehir'de düşüş başladı, sorumlu koltuğunda yine Sergen oturuyordu. Maddi sorunlardan şikayetçi olan arkadaşlarının isteğiyle kulüp başkanıyla görüştü ve bitime 2 hafta kala film koptu. Kadro dışı kalan 35 yaşındaki Sergen, 'Sezon sonunda futbolu bırakıyorum" dedi.
Efsane futbolcu, Beşiktaş'ın efsane kadrosundan yeşil sahalara veda eden 6. isim olacak. Tayfur Havutçu, Kaan Dobra, Pascal Nouma, İlhan Mansız ve Zago'dan sonra Sergen de adına futbol denen şovdan erken emekli oluyor. İnce bilek hareketleri, şık çalımlar ve frikik golleriyle süslü bir resitelin daha perdesini hüzün kaplıyor. Haydi geçmiş olsun. Hem Sergen'e, hem biz futbolseverlere.
-İLGİNÇ AÇIKLAMALARI-
Sarı-kırmızılı takımda oynadığı dönemde, Beşiktaş maçı sonrası Yasin'in formasını üzerinde gören muhabirin "Sırtında Beşiktaş forması var. Bunun anlamı nedir?" sorusuna verdiği yanıt:
"Valla Yasin formamı istedi. Ben de çıplak gezecek değildim herhalde."

"Koşmadığın için eleştiriliyorsun" sorusuna verdiği yanıt:
"Koşunca yoruluyorum."

Kendisini sert bir dille eleştiren spor yazarına yanıtı:
"Onun gibi kazma bir futbolcu bile bu ülkede iş bulabiliyorsa, ben de bulurum."

Beşiktaş'ın transferleriyle ilgili yorumu:
"Gökhan genç bir oyuncu, uzun yıllar yararlı olur. Bobo'nun da adı güzel."

"Maç sonrası hakemin yanına koştunuz. Hakeme ne söyledin?" sorusuna verdiği yanıt:
"Valla ağzıma ne geldiyse söyledim."

90. dakikada gol attığı Fenerbahçe maçı sonrası:
"Benim gibi yıldız futbolcular, takımlarını 90. dakikada da olsa kurtarırlar."

"Hakem frikiği verse, zaten yüzde 50 gol."
"Fazla antrenman yapmadığım için vücudum yıpranmadı. Daha 1-2 yıl oynarım."

Click the image to open in full size.

-"PAS VERMEYİ YASAKLADIK"-
Serpil Hamdi Tüzün'ün gözüyle Sergen:
"Sergen çok iyi çalım atar. Zaman zaman rakibi oyundan düşürdüğü gibi kendi arkadaşını oyundan düşürür."
"Sergen'in hatası yeteneğini pas vermek için kullanmasıydı. Pasları da tabelaya yazmıyorlar. Sergen'e pas vermeyi bile yasakladık."
"Dünyada takımları ikiye ayırırım. Biri 'Sergen'i olan takımlar. Bir de diğer takımlar."
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla