Gökhan Zan’ın başına belki de 10 yılda gelmeyecek olaylar bir sezonda geldi. Kiralık olarak gittiği Antep dönüşü, kalıp kalmayacağı son anda kesinlik kazandı. Onbirde kendine tam yer açmışken sakatlandı. 4 ay sahalardan ayrı kaldı. Futbola döndüğünde takımın başında başka bir teknik ekip vardı. Yeni yeni şans bulmaya başlarken, idmanda ikinci sakatlık yaşayıp bu kez de 1.5 aylık ayrılık geçirdi. Düzeldi bu kez kupa finalinde ayağı burkuldu. Genç oyuncu gelecek ilgili düşüncelerini açıkladı...
* Beşiktaş’a geldin, ama sonra Antep’e gönderildin. Sence o dönem Beşiktaş için yetersiz miydin?
- Antep’e daha iyi duruma gelebilmem ve tecrübe kazanmam adına gitmiştim zaten. Oraya Kıvanç Oktay ve Erdil Arpacı ağabeylerin düşünceleri üzerine gittim. Antep’teki yöneticiler ve futbolculara çok teşekkür ederim. Bana kucak açtılar. Ben de iyi bir sezon geçirdim. Geri dönüşte ise Rıza hoca (Çalımbay) bana şans verdi, güvendi. İyi maçlar çıkardım, ama sonra ağır bir sakatlık ve 4 aylık ayrılık. Ardından Tigana geldi. İyileşmek ve kendimi yeniden ispatlamak zorundaydım. Bir futbolcu için çok zor bir durum bu.
* Bu dönemi nasıl atlattın?
- Tigana şans verdi, ben de iyi değerlendirdim. Bu arada Beşiktaş’ta bile henüz maç oynamadan, Fatih hocanın (Terim) beni Çek Cumhuriyeti ile yapılan milli maça çağırması ve 90 dakika oynatması, bugüne gelmemdeki en büyük etkenlerden biridir. Sonra Tigana ile birlikte üst seviyede maçlar oynadım. Alnımın akıyla bu mücadeleden çıktım derken, bu kez idmanda ayak bileğimden sakatlandım ve 1.5 ay daha futboldan ayrı kaldım. Sakatlık açısından benim kadar talihsiz bir dönem geçiren oyuncu görmedim. Allah kimseye de göstermesin.
* Bu kadar sık ve ağır sakatlıklar geçirmek tamamen şanssızlık mı? Yoksa senin de bir eksiğin var mı?
- Annem bana hep aynı şeyi söylerdi: “İyi oynadığın her güzel maçtan sonra sakatlık geçiriyorsun...” Artık buna inanıyorum. Benim adalelerim çok kuvvetli. Böyle olmazsa tekmeye kafa uzatmazdım. Bunun en büyük sebebi sezon ortasında kamp geçirmemem oldu. Bunun için kuvvetsiz düştüm sanırım. Vücut belli bir dönemden sonra kaldıramadı sanırım. Çünkü normalde çok güçlü bir bünyeye sahibim.
* Bunca olumsuzluğa rağmen iyi maçlar çıkarmanın sırrı ne?
- 2 yıl nöce geldiğimde büyük hedeflerim vardı. Ancak Lucescu bana yeterli şans vermedi. Bu da onun görüşü saygı duymak lazım. Ben Beşiktaş’ı iyi temsil edip burda kalıcı olmak istiyordum. Bundan da önemlisi istikrar benim için çok önemliydi. Fatih Terim bunca sakatlıkan sonra benden birşeyler bekliyor. Tigana forma veriyor. Bunlar benim için çok önemliydi ve karşılık vermek için çok çalıştım.
* Maddi kayıp olmuştur herhalde..
- Elbette maç başı alacaklarımdan oldum. Babam vefat ettikten sonra 10 kişilik bir aileye bakıyorum tek başıma. Bu yükü taşımak kolay değil. Ama yokluğu da bilirim varlığı da..
* Savunma çok ve kolay gol yiyor. Sebebi sadece defans mı?
- Tek bir yere yüklemek yanlış. Savunma sadece defansta olmaz. 10 kişi ile hücum ederken herkesi bütün içinde görmek lazım. Sisteme göre geride 4 kişi oynuyoruz. Sadece rakibe karşı 4 kişi ile karşılık verirseniz zaten olay biter. Savunma ilerde başlar, sonra orta saha en son da defansta biter.
* Kadronun sürekli değişmesi handikap mı?
- Elbette bunun olumsuz etkilerini takım olarak yaşadık.
* Her sene iki hoca değişmesi size nasıl yansıyor?
- Sezon başı Rıza hoca vardı. O gittikten sonra Tigana geldi. Bunun bizimle ilgisi yok. Yönetimin kararı. Hocanın değişmesi takımı değiştirmiyor. Yine aynı kadro ile devam ediliyor. Burada önemli olan konsantrasyon eksikliğinin giderilmesidir. Yeni hoca ile birlikte yeni bir heyecan katılmak isteniyor.
* Karşısında zorlandığın için oynamak istemediğin oyuncu var mı?
- Tam aksine her maçta karşımda isimli bir forvet olsun isterim. Mesela Anelka ve Fatih zorlu ama hiçbirinden çekinmiyorum. Ancak Fatih Tekke’yi oyuncu olarak çok beğeniyorum. Avrupa’da 5-6 oyuncu arasında. Yabancı olarak ise Anelka’yı çok beğeniyorum. Bir de Nobre vardı, fizik gücünü çok iyi kullanan. O’nun bize gelmesi kanımca çok iyi oldu.
* Beşiktaş’ta oynamazken milli takıma gitmen seni nasıl etkiledi?
- En kötü dönemde bile milli takıma davet edilmek bambaşka. Bunu kelimeler ile anlatamam. En büyük hedefim hem Beşiktaş, hem de Ay - Yıldızlı forma altında ülkemi en iyi şekilde temsil etmek.
25.06.2006 
Kaynak : Fanatik