Eski Beşiktaş Kulübü Futbol Şube Sorumlusu Celal Kolot, Siyah-beyazlı ekibin teknik direktörü
Ertuğrul Sağlam'ın Beşiktaş'a 3 tane transfer yaptığını belirterek, "Diatta, Schildenfeld ve Higuen. Bunların Beşiktaş'a zararı 10 milyon eurodan aşağı değil. Buna karşılık benim Beşiktaş'a aldığım Tello ve Cisse ise en az 10 milyon euro kar. İkisi de bugün takımın olmazsa olmazları. Demek ki ben futboldan Ertuğrul'dan daha iyi anlıyormuşum. Ben ondan daha iyi futboldan anlıyorsam, o zaman onun Beşiktaş'ın başında olmaması gerekir. Bu kadar basit" dedi.
Beşiktaş'ta futbol şube sorumluluğu görevini üstlenen ancak transferleri ve
Ertuğrul Sağlam'ı eleştirdikten sonra istifa eden Celal Kolot, Siyah-beyazlı camiada yaşananların perde arkasını Futbol Extra'ya anlattı. Görev yaptığı dönemde transfer çalışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Kolot, "Juventus Kulübü ile savunma oyuncusu Nicola Legrottaglie için masaya oturduk, el sıkıştık. İmza atacağız, başkanı aradık. Başkan "Dur" dedi. "Niye" dedim? "Hoca Real Betis'
ten Juanito'yu alacağını söyledi, bu yüzden bekle" dedi. Sonra gece bize dönüp "Olmuyor" dediler. Sonra öğreniyoruz ki Beşiktaş'ın Juanito için görevlendirdiği menajeri kulüpten içeri dahi sokmamışlar. Bunun üzerine başkana "O zaman biz Legrottaglie ile imza atacağız" dediğimde, başkan bu sefer "2 milyon 650 bin euro çok pahalı, biz bunu almayalım" dedi. Legrottaglie için hem hoca hem başkan "Biz bunun son sahibi oluruz ve bu Beşiktaş'ta oynayamaz" demişlerdi. O Legrottaglie ile Juventus Kulübü o sene dört yıllık sözleşme imzaladı. Demek ki onlar bu işi bizimkiler kadar anlamıyor" diye konuştu.
Geçen sezon Premier Lig ekiplerinden Chelsea'nin, Fransız futbolcusu Makelele'yi kendilerine bonservis bedelsiz vermek istediğini söyleyen Kolot, "Ben, Makelele'yi geçen sezon sıfır bonservisle Beşiktaş'a götürüyordum. Kulübü bana Makelele'yi bedavaya verdi ve sadece "Futbolcuyla siz anlaşın, alın" dedi. Hatta kulübün genel müdürü, Jose Mourinho'yu arıyor ve diyor ki, "Biz Makalele'yi özel ilişkilerimiz dolayısıyla bonservissiz olarak Beşiktaş'a veriyoruz. Ancak oyuncu Beşiktaşlı arkadaşlarımızla görüşmüş; gitmem diye ısrar ediyor. Makelele'yle konuşup gitmesi için ikna eder misin?" diyor. Jose Morinho bunun üzerine Makelele'yi arıyor ve "Bu sene seni kadromda düşünmüyorum. Sen isteyen bir kulüp varsa git" diyor. Bu sefer Makelele inat yapıyor ve "Oynamasam da burada kalacağım" diyor. O Makelele'yi herkes gördü, neredeyse tüm maçlarda ilk 11'de. Direkten dönen tek transferim budur" şeklinde konuştu.
"
Ertuğrul Sağlam VİDEODAN İZLEDİĞİ ADAMI AĞIR BULDU" Celal Kolot, Teknik Direktör
Ertuğrul Sağlam'ın transfer dönemindeki tutumunu eleştirerek, "Fiorentina'ya gittik Per Kroldrup için. 4 milyon 250 bin euroya el sıkıştık. Bu rakamı da 2.5 senede ödeyecektik. Ama adamı hoca istemedi. Yine Benfica'dan Claber Anderson'u aldık, adama imza attırdık, Ertuğrul da 'Tamam' dedi. Sonra Ümraniye'de Kasımpaşa ile yaptığımız hazırlık maçının ardından oturup konuştuk, hoca bu sefer Andersson için "Ağır" dedi. Ağır dediği adam Lyon'a transfer oldu. Videodan maçını izledi, ağır buldu. Yine Parmalı orta saha oyuncusu Grella vardı. 'Benim sistemime uymaz, ben 4-4-2 oynatacağım' diyerek bedava adamı istemedi. West Ham'da Carlton Cole var. Onunla da 1 milyon pounda anlaştık. Ertuğrul araştırmış, "Adamın sakatlığı var" dedi. Sakat adama
İngiltere'de lisans çıkartırlar mı? Nouma ile Ferdinand karışımı bir adamdı. Sakat falan da çıkmadı, koca sezonun tamamında oynadı. Ertuğrul benim bahsettiğim bu oyuncularla ilgili randevu bile alamadığımı söylüyormuş sağda solda. Bırakın randevu almayı, çoğuna imza bile attırdım. Randevuyu alamayan kendisinin menajer arkadaşıydı. Bir tek o tanıyor o menajeri. Sadece kendi telefonunda var onun ismi. Bugün bana laf söyleyen Ertuğrul efendi, Kayserispor'a almayı düşündüğü futbolcuyu Beşiktaş'a layık gören zihniyette bir teknik adamdır" ifadelerini kullandı.
"BARIŞ VE GÖKHAN GÖNÜL'Ü İSTEMEDİLER" Galatasaraylı Barış Özbek'i
Ertuğrul Sağlam'ın, Fenerbahçeli Gökhan Gönül'ü Başkan
Yıldırım Demirören'in istemediğini belirten Kolot, "Galatasaraylı Barış'ı önce biz bulmuş ve anlaşmıştık ama Ertuğrul istemedi. Gökhan Gönül'ü de Başkan istemedi. Ben Gökhan'ın işini bitirmiştim. Başkan'a söyledim. O da "23 yaşında bir futbolcuya 1 milyon dolar verilmez. Böyle ufak ufak oyunculara birer milyon dolar verirsek batarız" dedi. Ertuğrul, Barış'ın dışında Serkan'ı da beğenmedi. O, Diatta gibi oyuncuyu beğenir çünkü" ifadelerini kullandı.
Celal Kolot, Diatta'nın Beşiktaş'a transferini direkt
Ertuğrul Sağlam'ın gerçekleştirdiğini ve bu yüzden de kendisinin görevinden istifa ettiğini dile getirerek, "Diatta'yı direkt Ertuğrul Hoca aldı. Ben bu transfere karşı çıktım ve o yüzden istifa ettim. Sonuçta Diatta oynayamadan gitti. Bakın, Diatta'yı alıp almamak için onu izlemeye gerek yok. Şimdi Fransa'nın önemli takımlarından Saint Etienne gibi bir takımın futbolcusu 15 Ağustos'a kadar boşta kalır mı? Bir alan çıkmaz mı onu? Bu adam 6 ay öncesinden boşa çıkmış, nerdeyse sezon başlayacak, kimse almamışsa orada durmak lazım. Bunun için o adamı izleyip izlememek önemli değil. Beşiktaş'ı yönetenler futbolu bu kadar biliyor" diye konuştu.
Milli kaleci
Rüştü Reçber'in Beşiktaş'a transfer olduğu dönemle ilgili olarak Kolot, "Runje'nin gideceğini Başkan çok önceden biliyormuş. Bize söylemedi, biz giderken öğrendik. Ama Başkan bana Runje'nin gideceğini ve Rüştü'yü istediğini 15 gün önce söyleseydi, ben verdiğimiz paranın yarı fiyatına Rüştü'yü alıyordum. Çünkü bu transferden iki hafta öncesi Tayfur ile
Mustafa Doğan bana Rüştü'yü teklif etti. Hem de aldığımız paranın yarısına. Ben de "Arkadaşlar bizim ihtiyacımız yok, Runje var, Hakan'ı aldık, Murat var. Sağ olun" dedim. Ne bileyim ben Başkan'ın Runje ile çoktan yollarıntCelal Kolot, Teknik Direktör Ertı ayırdığını. Bilsem, belki verdiğimiz paranın yarısından da aşağıya Rüştü'yü Beşiktaş'a almış olacaktık" şeklinde konuştu.
"GORDON, 2 MİLYON EURONUN ÜSTÜNÜ KAPATMAK İÇİN ALINDI" Celal Kolot, Gordon Schildenfeld'in transferiyle ilgili olarak ise, "Gordon Schildenfeld diye birini aldılar, her şey ortada. Adamlar Drpic'i otelin sahasında bir antrenman maçında izliyorlar ve 2i milyon euroya anlaşma imzalıyorlar. Olacak şey mi bu? Schildenfeld bir transfer değil, kaptırılan 2 milyon euronun üzerini kapatmaya çalışmanın bir yolu" dedi. Cisse ve Tello'yu Siyah-beyazlı ekibe kendisinin transfer ettiğini kaydeden Kolot, "Benim yaptığım iki iş var Beşiktaş'ta, Cisse ve Tello. İkisinin kalitesi de ortada. Kulüp hem
faydasını gördü hem de yarın para kazanılabilecek kaynak oldu. Hatta ben Cisse'yi alırken yanında bize Mario Yepes'i de 600 bin euroya vermişlerdi ama
Ertuğrul Sağlam beğenmedi Yepes'i. Sonra öğreniyorum ki, Ertuğrul bir maçını izlemiş Yepes'in, "Vay be bu adamı niye almadık biz?" demiş" ifadelerini kullandı.
Başkan
Yıldırım Demirören'in, teknik direktörlük görevi için
Ertuğrul Sağlam ile anlaştığını gazeteden öğrendiğini belirten Kolot, "Başkan bana "Lucescu'yu alacağım" dedi. Hatta bana "Özel uçak onun için
Antalya'da bekliyor, yarın öbür gün Romanya'ya geçip işi bitireceğim" dedi. Ertesi sabah uyandığımızda başkanın Ertuğrul'la anlaştığını bir gazeteden öğrendik. Bu iş, yönetimden bir kişiye dahi belirtilmeden Başkan tarafından gazeteye söylenmişti. Ben Ertuğrul'a karşı çıktım, Başkan 'Olacak' dedi. Hatta ben Ertuğrul'un yüzüne söyledim, arkasından konuşmadım başkaları gibi. Kendisine, "Sen Beşiktaş için çok gençsin, hem sana hem Beşiktaş'a yazık olacak" dedim. O da bana "Fark etmez, ben dünyanın birçok teknik direktöründen daha iyiyim. Onların benden ne fazlası var?" dedi. Ben bunlara karşı çıkmaya başlayınca Başkan beni dışarı atmaya çalıştı. Futbol şubesini lağvediyorum diye bana direkt söyleyemedi, dolaylı yollardan söyletti" dedi.
"
Ertuğrul Sağlam'IN BEŞİKTAŞ'IN BAŞINDA OLMAMASI LAZIM" Celal Kolot, futboldan
Ertuğrul Sağlam'dan daha fazla anladığını savunarak, "Ertuğrul Beşiktaş'a 3 tane transfer yaptı. Diatta, Schildenfeld ve Higuen. Bunların Beşiktaş'a zararı 10 milyon eurodan aşağı değil. Buna karşılık benim Beşiktaş'a aldığım Tello ve Cisse ise en az 10 milyon euro kar. İkisi de bugün takımın olmazsa olmazları. Demek ki ben futboldan Ertuğrul'dan daha iyi anlıyormuşum. Ben ondan daha iyi futboldan anlıyorsam, o zaman onun Beşiktaş'ın başında olmaması gerekir. Bu kadar basit" şeklinde konuştu.
"YILDIRIM DEMİRÖREN'İN BU İŞİ BAŞARAMAYACAĞI TESCİLLENMİŞTİR" Başkan
Yıldırım Demirören'in kendisini arkasından vurduğunu ileri süren Kolot, "Beşiktaş, başındaki bu kişilerle bir yere varamaz. Yüzde 100 varamaz.
Yıldırım Demirören'in bu işi beceremeyeceği tescillenmiştir.
Yıldırım Demirören çok iyi Beşiktaşlıdır, bundan eminim. İyi insan, bundan da eminim ama 30 yıllık dostuna verdiği sözlerden döndü ve beni arkadan vurdu. Belki çok ön plana çıkmamdan rahatsız oldu. Ön plana çıkmam ve ileride potansiyel başkan olarak görünmem onu rahatsız etti. O bundan korktu.
Kendisi için potansiyel bir tehlike olduğumdan böyle yaptı" ifadelerini kaydetti.
Celal Kolot, Beşiktaş'ın geleceğinin ipotek altında olduğunu savunarak, "Yıldırım'ın alacağı bir şey değil. Ona ödenir ve gider. Ama asıl ödenemeyecek, kapanmayacak şey Beşiktaş'ın geleceğinin de ipotek altında olması. Bakın ben lig devam ederken de bunları söyleyebilirdim. Takım yarışırken bunları konuşmak, çomak sokmak olurdu. Bugün lig bitti ve camianın bu kişilere mahkum olmaması gerektiğini söylüyoruz. Beşiktaş sırf alacağı var diye Başkanına mahkum olmamalı. Beşiktaş değişmezse bugünleri de arar.
Kimse artık
Yıldırım Demirören'le başarılı olunacağına inanmıyor. Millet cesur değil. Yani herkes bir şeyden korkuyor. Beşiktaş'ta para konusu çok kötü. Kulüp neredeyse hep Başkan'ın babasının cebine bakıyor. Maalesef böyle. Kulübün bütün gelirleri kırdırıldı, Fulya dahil, televizyon dahil. Bugün Başkan'a olan borç, kulübün mevcut tüm borcu, hatta 30-40 milyon dolar fazlası da çok rahat ödenir. Bu kulübün bunları karşılayacak gücü vardı ama hepsi satıldı, kırdırıldı. Bence 2017'ye kadar kulübün tüm gelirleri bitirilmiş vaziyette. Bugün Beşiktaş'ta tablo öyle hale getirilmiş ki,
Yıldırım Demirören istemediği müddetçe kimse onu oradan aşağıya indiremez. Çünkü gelecek olan kişiye umut olacak tek bir gelir kapısı dahi bırakmamış, hepsini kurutmuş. O isterse ancak gider. Çünkü Yıldırım, Beşiktaş'ın geleceğine ipotek koydu" şeklinde konuştu. Beşiktaş yönetiminin iyi insanlardan oluştuğunu ancak bu kişilerin hiçbir yetkisinin bulunmadığını ileri süren Kolot, "Yönetim kurulunun yüzde 90'ı iyi insanlardan oluşuyor ama hiçbir etkisi ve yetkisi olmayan, basit bir yönetim kurulu. Hiçbir yetkisi yok diyorum, bırakın o yönetim kurulunun bir konuda karar verme yetkisini, düşünme hakkı dahi yok gibi bir şey. Benim apoletim alındı, ben koltuğu bıraktım. Herkes de yetkileri alındığında koltuğu bırakmasını bilmeli" ifadelerini kullandı