Beşiktaş’ta
Çarşı kendini feshetti. Bunu söyleyen liderleri konumundaki arkadaşları idi.
Çarşı Grubu’nun güzel hareketleri olduğu gibi dozunu kaçıran bazı sloganları da olmuştu. Bunlar gelip geçti. Biz bu yanlışlıkları aralarına karışan provokatörlere bağladık. Kulüplerindeki büyüklerin bazı söylemlerini ve yönetim kararlarını yanlış biçimde protestoları Beşiktaşlıları için için üzüyordu. Çünkü onlar hakiki
Çarşı’yı seviyorlardı.
Divan başkanlığım sırasında basın kanalıyla
Beşiktaş tribünlerinden kendi kendilerine bela okudukları sloganı söylememelerini rica etmiştim. Ne yazık ki aynı hafta gittiğim basketbol maçında benim şahsıma
Beşiktaş’ın en yüce makamına pankartlar açtılar. 35 yıldır kulübümün her kurulunda görev alarak hizmet ettiğim
Beşiktaş adına çok üzmüştü bu durum beni...
Maç sonunda
Alen gelip özür diledi, ama olan olmuştu. Aralarına sızan kötü niyetliler
Sayın Seba’ya da çirkin sloganlar atmışlardı
İnönü Stadı’nda... İşte
Beşiktaş’ı karıştırmak isteyen bu kötü niyetlilere mani olamadıklarından bu duruma geldiler. Liderlik bir vasıftır. Mücadele bırakılmaz ve kaçılmaz. Her kötülüğe göğüs gererek
Çarşı ismini yüceltebilirlerdi.
Çarşı değil hiçbir şey
Beşiktaş’ın önüne geçemez. Bu söylemleri de hataydı. Gönlümüz
Çarşı’nın
Beşiktaş’ta siyahın yanında beyaz gibi kalmasını arzulardı. Sportif başarının olmadığı son yıllarda yeni gelişen nesillere
Beşiktaş aşkını aşılıyordu.
Çarşı Grubu Beşiktaş sevdalısıdır. Bedava veya ucuz bilete tenezzül etmez. İmkanları dahilinde kulübüne maddi, manevi katkıda bulunur.
Önümüzdeki sezon kötü niyetle
Çarşı’yı kullanmak isteyenleri hakiki
Çarşı’nın efendice susturacağı kanaatindeyim.
Çarşı bir tribün efsanesidir, hiçbir kötü hareketin içinde olamaz.
Şeref
NASIR