Tekil Mesaj gösterimi
Alt 15-06-2008, 11:15   #1
HandaN
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Deprem Japonya'yı da vurdu

Erken uyarı sistemi dünyada ilk kez devreye girdi ama..

Click the image to open in full size. Japonya'nın kuzeyinde dün meydana gelen Richter ölçeğine göre 7 büyüklüğündeki deprem sonucu 6 kişinin öldüğü, çok sayıda yaralı ve kayıp olduğu bildirildi.


Japon yayın ajansı NHK, yerel saatle 08.43'te (TSİ 02.43) meydana gelen depremin merkez üssünün İwate eyaletinde, başkent Tokyo'nun 450 kilometre kuzeyinde, yerin 10 kilometre altı olduğunu duyurdu.

Deprem nedeniyle binaların şiddetle sallandığı, elektriklerin kesildiği
yüksek hızlı tren seferlerinin durduğu bildirildi. Japon basınında yer
alan haberlerde deprem nedeniyle bir köprünün çöktüğü bazı kişilerin cam kırıklarıyla yaralandıkları belirtilirken, NHK'nın yetkililere dayanarak verdiği haberde, bölgede bulunan 2 nükleer tesiste hasar meydana gelmediği ve tesislerin normal şekilde çalışmaya devam ettiği kaydedildi.

Yaklaşık 30 saniye süren 7.2 büyüklüğündeki depremde, dünyanın ilk erken uyarı sistemi (KJS) kullanıldı. Yeraltında oluşan sismik dalgaların tespit edilmesinden 4 saniye sonra halk TV ve radyolardan uyarıldı. Uyarı yapıldığında depremin merkez üssüne 500 km uzaklıkta bulunan başkent Tokyo sarsıntıyı hissetmemişti. Sistem, Tokyolulara, güvenli bir yere sığınmaları için birkaç saniyelik süre tanımış oldu. Depremde 6 kişi öldü, onlar da, heyelan ve panik gibi sebeplerle can verdiler. Deprem, yerel saatle 08.43’te meydana geldi. Miyagi, İvate ve Fukuşima gibi nüfus yoğunluğu düşük illeri vuran deprem, yerin 8 kilometre altında oluştu.

153 artçı oluştu

Yer altındaki ilk sarsıntıların tespit edilmesiyle birlikte, ekim ayında kurulan deprem erken uyarı sistemi (KJS - Kinkyu Jinşin Sokuho) dört saniye içinde devreye girdi. Devlet televizyonu ve radyosu NHK yayın akışını keserek, depremin etkileyeceği bölgeleri hemen halka bildirdi. Sistem dahilinde, nükleer tesisler, demiryolları ve diğer altyapı unsurları da otomatik olarak devreden çıkarıldı. Bölgedeki hızlı trenler, uyarı ile birlikte kendiliğinden yavaşladılar. Depremden birkaç saniye önce gelen ve merkez üssünden uzaklaştıkça halka daha da fazla zaman kazandıran uyarı, binlerce can kurtardı. Japonya, özellikle de büyüklüğü 5.4’ü bulan 153 artçı sarsıntıda bu sayede hiç kayıp vermedi. Bu büyük depremde, ölü sayısı 6’da, yaralı sayısı ise 144’de kaldı. Ölenlerin biri balık tutarken oluşan toprak kayması yüzünden, diğeri baraj inşaatı sırasında başına taş düşmesi nedeniyle, ötekisi ise deprem korkusuyla bir dükkandan hızla çıkınca araba çarpması sonucu can verdi. Fukuşima’daki nükleer santralde, 20 litre radyoaktif suyun depodan sızdığı, ancak insana veya çevreye yönelik bir tehlike oluşmadığı bildirildi. Japon ordusu, elektrik kesintilerinin yaşandığı deprem bölgesine askeri helikopterlerle yardım taşıdı. Deprem bölgesinde, heyelan nedeniyle ulaşılamayan bazı köyler dışında "herşeyin 9 saat içinde normale döndüğü" belirtildi.

Yollar yıkıldı

Erken uyarı sistemi sayesinde insan kayıpları önlenmiş olsa da, toprak kaymaları birçok otoyolunu kapattı. Ayrıca birçok otoyolu deprem nedeniyle kırılıp yıkıldı. Nüfusunun büyük bölümü 60 yaşın üstünde olan Japonya, öncelikle mahsur kalan yaşlıların yardımına koştu.

Çin depremi onları da vurmuş

Çin yetkililer, ülkenin güneybatısındaki Siçuan eyaletini 12 Mayıs’ta vuran ve 70 bin can alan 8 büyüklüğündeki depremin ardından, bölgede yaşayan pandaların ciddi bir risk altında olduğunu açıkladılar. Çin Devlet Orman İdaresi yetkilisi Yan Hun’a göre, deprem bölgesinde yaşayan 1590 pandanın yüzde 90’ı, depremin oluşturduğu heyelanlar ve benzeri sebeplerle ormandaki besin kaynaklarına ulaşamıyor. Korunmaya alınan 55 yaşam ortamından 49’unun depremden etkilendiğini belirten Yan, "Pandaların yaşadığı mağaralar ve ağaçlıklar zarar gördü. Su kirlendi. Bambular toprağa gömüldü veya ezildi. Henüz sayıyı tespit etmesek de, birçok pandanın depremde ezilerek öldüğünü düşünüyoruz" dedi. 2 milyon hektarlık doğal yaşam alanının tahrip olması yüzünden, dünyanın vahşi ortamda yaşayan son pandaları olan bu grup ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Doğurganlık oranı düşük pandaların soyunun tükenme tehlikesi artıyor.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla