Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30-06-2008, 12:53   #1
shawnodese
 
shawnodese - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Öz kaynak düzeni niye var?

Her sene Türkiye’nin çeşitli yerlerinden izlenip, getirilen ve seçilen yetenekli gençler, Öz kaynak düzeni adı altında alt yapımızda yer bulurlar. Öz kaynak düzeninde, tekniksel, taktiksel, bireysel, mental, fiziksel olarak eğitim görürler. Takımdaşlığın, ilkelerin öneminin öğretildiği yerdir Öz kaynak.
Öz kaynak bünyesinde yer alan herhangi bir oyuncu bile olraya seçilerek gelmiştir. Öz kaynak düzeninde son nokta PAF takımıdır.
Statü olarak PAF ligi A, Ümit ve Genç Milli Takımlarımızın Alt Yapısını oluşturmak ve Turkcell Süper Liginde yer alan kulüpler ile şirketlerin kendi alt yapılarını güçlendirerek, tüm futbolcularının resmi müsabaka oynamalarını ve deneyimlerini artırmalarını sağlamak amacıyla düzenlenmiştir.
Burada kendilerini geliştiren ve oynama şansı yakalayan gençler ya A takıma alınır yada diğer kulüplerer maç tecrübesi kazanmaları için kiralanır. Daha sonra belli olgunluğa gelen gençler A takıma alınır, o olgunluğa erişemeyenler ise diğer takımlara gönderilir.
Türkiye U-16larda, U-17lerde, U-19larda çok iyi dereceler alırken, Ümit milli takım ve üzerinin gençlere oranla başarısız oldukları bir gerçektir. Burda temel neden oyuncuların PAF takımından sonra maç deneyimlerine yeterince sahip olamamalarıdır.
İyi ve yeterli bir organizasyon olmadığı için PAF takımından sonra oyuncuların gelişmeleri durmakta ve oyuncularda gerilemeler görülmektedir. Pilot takım uygulaması iyi bir çözüm yolu olabilir.
Bizde ki uygulama da ise PAF takımı eşe dosta peşkeş çekilmek için kullanılan bir hale gelmiştir. Beşiktaş’ın tarihi incelenecek olursa öz kaynak düzeninin ne kadar önemli bir yer tuttuğu görülebilir, her fırsatta öz kaynak düzeninin gerekliliğinin savunan yönetimin uygulamalarının son derece kötü olması öz kaynak düzenine verilen önemsizliğin bir göstergesidir.
Serdar Bilgili döneminde öz kaynak düzeni kapanma noktasına gelmiştir.
Günümüzde ise oyuncuların harcanması son sürat devam etmektedir. Alt yapıdan çıkan gençler takas malzemesi olarak kullanılmakta yada çok komik ücretlerle kiraya verilmekte ve geri almak için bile Beşiktaş’ın para ödeyeceği anlaşmalarla kiraya verilmektedirler.
Serdar Özkan’ın Antalya ya satılmaya çalışılması, buna karşı çıkan Serdar’ın takımda zorla kalması ve Mehmet Yozgatlının sakatlanması ile bulduğu şansı iyi değerlendirmesi sonucu tesadüfen takımda kalması unutulmamalıdır. Bu tarz uygulamaya en son örnek Adem Büyük’tür. Adem Büyük yetenekli bir oyuncudur. Lig-A da attığı 18 golde bunun kanıtıdır. Ümit milli takım forması giyen, Beşiktaş alt yapısından çıkan bir gencin Altay’a kiralanması buna karşılık eğer Adem’i Beşiktaş almak isterse Altay’a tazminat ödeyecek olması bu anlaşmanın altında imzası bulunan kişilerin niyetlerini ortaya koymuştur. Altay’da 18 gol atması bile yetmemiş ve bu oyuncunun ismi takaslarda geçmeye başlamıştır. Oysaki aynı Altay kulübünden alınan Sinan Kaloğlu, İbrahim Akın yıldız adayı transferler olarak alınıp oynatılmamışmıdır? Adem Büyük’ün forma şansı bulması için illa bonservis bedeli mi ödenmesi gerekmektedir?
Adem Büyük’ten sonra ismi takas haberlerinde geçen diğer oyuncu ise Aydın Karabuluttur. Aydın Herta Berlin’den Beşiktaş A takımı için Bobo ile aynı zamanda transfer edilen bir oyuncudur. Uyum sıkıntısı nedeni ile PAF takımında görevlendirilmiştir. Ertuğrul Sağlam döneminde bir kaç maç oynatılmış ve oynatıldığı maçlarda iyi işlerde yapmıştır. Adem için dediklerim Aydın içinde geçerlidir.
Sonuç olarak Beşiktaş öz kaynak düzenine gereken önem verilmemekte, oradan çıkan gençler transfer de takas aracı olarak kullanılmaktadır. Öz kaynak düzeni Beşiktaş’ın oyuncu gereksinimini karşılamak için kurulmuştur. Takasla oyuncu transfer edilsin diye değil...
Öz kaynaktan çıkan gençlerin Beşiktaşlılıkları, dışarıdan alınanlar oyuncularla kıyaslanamayacak kadar fazladır. Değerlerimize sahip çıkalım.
Saygılarımla...
shawnodese Ofline   Alıntı ile Cevapla