El sıkışmamız genlerimizi ele veriyor
El sıkışma biçimimiz, genetik mirasımızla ilgili ipuçları veriyor. Yapılan araştırmalar, güçlü bir el sıkışmanın genetik olarak güçlü bir fizik yapısına işaret ettiğini gösteriyor.
El sıkışma gücü; %65 kalıtımla, %35 de fiziksel aktivite ve beslenme gibi etkilerle gelişiyor. Geçmişteki veriler, el sıkışma gücüyle sağlık ve fiziksel güç arasında bağlar olduğunu ortaya koyuyor.
New York’taki Albany Üniversitesi’nden evrim psikoloğu Gordon Gallup ve ekibi, 143 kişi üzerinde yaptıkları araştırmayla, el sıkışma gücünün sosyal ve cinsel aktiviteyle ilgili bağlantısını ölçmeyi amaçlamışlar. 143 gönüllünün el sıkışma gücüyle birlikte çekiciliği etkileyen, kadınlarda göğüs-bel ve erkeklerde omuz bel oranları ölçülmüş. Ayrıca katılımcılar, geçmiş cinsel yaşamlarıyla ilgili bir anket de doldurmuşlar.
Kadınlarda el sıkışma gücüyle geçmiş cinsel yaşamları arasında bir bağ ortaya çıkmazken, erkek gönüllülerde el sıkışma gücü daha fazla olanların daha erken yaşta ve daha sık cinsel tecrübe yaşadıklarını ve lise yıllarında daha agresif bir davranış gösterdiklerini gösteriyor. Bu özellikler ise bireyin genlerini sonraki kuşaklara ulaştırmasını kolaylaştırıyor.
Bu bilgilerden yola çıkarak eski zamanlardan beri, insanların el sıkışarak karşılarındakini fiziksel yönden tarttıklarını söyleyebiliriz. Japonya’da da samuraylar birbirlerini ruhsal yönden sınamak için bakışları kullanırlardı. Karşılaşan iki samuray birbirinin gözüne bakar ve ilk gözünü kaçıran kişi ruhsal olarak daha güçsüz olduğunu ele verirdi.