Tekil Mesaj gösterimi
Alt 15-07-2008, 11:00   #18
tiryakinargilecafe
 
tiryakinargilecafe - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Bir yaprak gördüm dalından kopan. Hemen olduğum yere çömdüm ve oturup düşündüm. Belkide başkaları için sıradan bir olaydır ama benim için öyle değildi. Aklıma bir sürü şey geldi. Ne olabilirdi ki? Yaprak dalından koptu ve düştü... O kadar basit değildi işte. Kopuşunu seyrettim, tüm yaz boyunca dalına sımsıkı bağlı olan o yaprak zaman geçmişti sararmıştı önce, artık kopmak üzereydi, kuvvetli bir rüzgar lazımdı. Aslında kuvvetli bir rüzgarada gerek yoktu. Hafif bir sallantıda düşmeye meyilliydi. Bizlerde öyle değil miyiz? Doğarız önce çok canlı bir şekilde, yaşamaya can atan meraklı bir çocuk oluruz sonra, zaman geçer yaşadığımız olaylar sarartır bizi yaprak gibi,sonrada düşmeye meyilli oluruz ve ufak bir sallantıda...

Basit değildi işte, yaprağın düşüşünü görmek dedimya kendi çöküşümü izlemek gibiydi. Döne döne düşüyordu tutayım dedim düşmesin ama tutamadım. Tutsaydımda ne önemi olacaktı ki, düştüğü yer ne fark eder ki? Dalından koptu bir kere düştü sonra yere, durdu ilk önce. Sonra bir rüzgar daha...

Sürüklendi...

Gözlerimi ayırmadan olanları izliyordum. Sonra diğer yapraklara değdi, öyle olmasada bana diğer yapraklardan yardım istiyormuş gibi geldi. Yaprak olsam dedim sonra yaprak olsam kopsam dalımdan beraber sürüklensek. Çünkü olduğum yerden seyretmek acı vericiydi, sararıp kopmaya bile razıydım ama tutamadığım gibi yaprakta olamadım...

Düşündüm...

Acaba dedim hayatı film şeridi gibi gözlerinin önünden geçiyor mudur? Sonra saçmalama dedim kendi kendime. Ama olabilirdide. Nereden bilebilecektim ki? Eğileyim dedim sorayım fısıltıyla, eğildim, sordum ama cevap yoktu. Bu seferde kızdığını düşündüm bana! Üzüldüm sonra. Yapraktı işte bebek gibiydi.

Yaşadı... Öğrendi... Sarardı... Düştü...

Ne çok şey öğrenmişti; rüzgardan, yağmurdan, kardan, güneşten... Güneş yeşertmişti, yağmur ıslatmıştı, kar üşütmüştü, rüzgar öldürmüştü. Rüzgar sebep olmuştu düşüşüne. Acaba hangisini daha çok sevmeliydi? Böyle bir ayrım yapar mıydı acaba? Ben olsaydım hepsinin tadını çıkarırdım. Acaba yaprak ne yaptı? Aslında ne yaptığının hiç bir önemi yoktu artık. Kımıldamadan önümde duruyordu şimdi artık canlı olmasada hareket etmek için rüzgara ihtiyacı vardı. Ölmesine sebep olmuş olsada rüzgar, lazımdı. Kımıldaması için. Yazın kımıldayamayacak haldeyken nasıl muhtaçsa rüzgara şimdide öyle muhtaçtı işte ama esmedi rüzgar yas tutuyordu oda yaprağın düşüşüne. Sonra hafif bir rüzgar esti, yüzümü yaladı ıslaklık hissettim yüzümde. Ağlıyordu rüzgar. Yaprağa kaydı hemen gözlerim, hissetmişti rüzgarın ağladığını ve kımıldamıyordu...

Rüzgar tekrar esti kuvvetli bir şekilde yas tutmayı mı bırakmıştı, yoksa yaprağın haline mi acımıştı?

Hafızası iki saniyelik balık gibiydiler. Ne yaptıkları ne de ne düşündükleri belli değildi. Belkide ben saçmalıyordum alt tarafı yaprak dalından kopup düştü. Acaba her bir saniyeye bu kadar anlam yüklememeli miydim? Ne kadar saçmada olsa bana anlamlı geliyordu bunlar. Bundan sonra aynı yere sürekli gelip bir yaprağın düşüşünü izleyecektim. Ama önemli olan şu anda bu yapraktı. Ben geldiğimde etrafta kimse yoktu olmasınıda istemiyordum. Çünkü yaprağın tamamen yok oluşunu görmek ağır gelebilirdi bana derken ayak sesi duydum. Ben kafamı kaldırana kadar o acımasız ayaklar düşen yaprağın üzerine basmıştı. ''Çıtırt'' diye bir ses çıktı. Belki de yaprağın son haykırışlarıydı onlar. Artık yaprak tamamen yok olmuştu. Sonra yağmur yağmaya başladı ve yağmur sularıyla birlikte yapraktan geriye kalan kırıntılarda yok olup gitti. Bir yaprağın yok oluşuydu bu ya benim yok oluşum nasıl olacaktı
__________________
Lütfen forum kurallarını okuyunuz..
tiryakinargilecafe Ofline   Alıntı ile Cevapla