Tekil Mesaj gösterimi
Alt 11-08-2008, 08:43   #1
HandaN
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Beşiktaş'a huzur gerekli Atıf Keçeci

Yeni sezon hazırlıklarını Avusturya'da tamamlayan Beşiktaş, 14 Ağustos'ta ilk ciddi sınavını UEFA Kupası'nda Bosna-Hersek'in Siroki takımına karşı verecek. Yapılan yorumlar ilk elemenin rahat bir şekilde geçileceği şeklinde.
Yöneticilerin iyi niyeti olarak düşünebileceğimiz bu görüşleri inşallah futbolcu ve teknik adamları etkilemez. Rakip elemelere katılıyorsa bunun ülkesinde başarılı oluşuyla gerçekleştiğini akıllardan çıkarmamak gerekir. Sporda en tehlikeli anlayış rakibi hafife almaktır. Siyah-Beyazlı futbolcuların hazırlık döneminin yurtdışı çalışmalarında en göze batan husus 'arkadaşlık' duygularının çok ileri noktada oluşudur. Yerli-yabancı, takıma yeni katılan oyuncuların kısa sayılacak bir dönemde 'takım ruhu'nu yakalamaları bir ekip için çok önemlidir. Sezon açılışını 29 futbolcu ile yapıp sonrasında iki İbrahim'in kadro dışı kalmasıyla 27'ye inen takımda özkaynak kökenli 10 futbolcunun bulunması 'takım olma ve arkadaşlık' bağlarının güçlü hale gelmesinde önemli bir etkendir.
Kartal yuvası, kurulduğu günden itibaren yetiştirdiği sporculara bu karakteristik özelliği aşılamak yolunda hep başarılı olmuştur. Zaman içinde, özellikle çok başlılık yaşandığı durumlarda aksaklıklar yaşansa da sonrasında normale dönülmüştür. Bu sezon 3 yabancı oyuncu kadroya dahil edilmiştir. Bu isimler genelde defansı güçlendirmeyi amaçlayan mevkilerin adamlarıdır. İki İbrahim'in bana göre aceleyle alınan 'kadro dışı' kalmaları kararı biraz da bu yeni yabancıların defans elemanı oluşlarının rahatlığındandır. Hazırlık maçlarında Zapotocny olumlu puanlar alırken, Sivok ve Seric eldekilerden daha iyi oldukları yönünde bir ışık saçmadılar.
Yerli transferlerin içerisinde ön plana çıkan Uğur İnceman, bu seneki oyun anlayışındaki değişiklik olan çift ön liberolu sistemin oturmasında Cisse ve Serdar Kurtuluş ile başarılı futbolu ile dikkat çekmiştir. Ekrem ve Tuna için aynı şeyleri söylemek bugün için mümkün değildir. Kulübe zenginliği düşünüldüğünde bile özkaynaktan gelen birçok oyuncuya tercih edilebileceklerini zannetmiyorum. Teknik heyeti önümüzdeki günlerde bekleyen sıkıntı, kadro azaltılırken yaşanacaktır. Bu sene transferleri yapan başkan ve menajer, aldıkları oyuncuların idman kadrolarını bırakın, maçlarda görev almalarını isteyeceklerdir.
Görünen, bu konuda rahat hareket edilemeyeceğidir. Muhtemel bir defans probleminde gündeme hemen iki İbrahim getirilecektir. Önceki sezon en çok eksiklik hissedilen orta saha problemi, çift ön liberolu sistem işlerse takım oyununa mutlaka olumlu yansır. Bu ikilinin yanında görev alacak oyuncuların ofans ve defans beceri yüzdelerinin yüksekliği de büyük bir etken olacaktır. Futbol karakterleri bu tarife uyan Holosko, Tello, Serdar Özkan, Ali Tandoğan ve Aydın önemli şanstır. Gol yollarında bu sezon daha alternatifli bir durum görüyoruz. Batuhan'daki gelişme, Can Erdem'in geçtiğimiz sezon kiralık olarak gittiği takımındaki performansı bu görüşümüzün dayanağıdır. Sonuç olarak yeni sezona değişik bir futbol anlayışı ve oynadığı bölgelerde başarılı olduklarına inanılarak alınan yerli ve yabancı oyuncularla umut dolu girilmektedir.
Siroki'nin geçilerek tur atlanması, Süper Lig'e de moral motivasyon taşımada atılan önemli bir adım olacaktır. Bu olumlu düşünceleri bozacak tek husus maalesef yönetim kurulu olabilir. Öncelikle İbrahim'lerin olayı süratle açıklığa kavuşturulmalıdır. Yapılacak nihai bir açıklama ile konu kapatılmalıdır. Öyle veya böyle bir sonuca varılmalıdır. Tereddütlü düşünmemizin sebebi Ertuğrul Sağlam'ın son basın toplantısında konu ile ilgili 'af edilmeleri mümkün değil' şeklindeki görüşlerinin resmi sitede sansüre uğramasıdır. Diğer nedenleri sıralarsak; iki yöneticinin aynı gün birbirlerini yalanlar tarz açıklamaları, yönetim toplantılarına iştirakin sayısal azlığı sebebiyle İbrahim'lerin kararının bile 5'e 1 alınması. Transfer işlerindeki özellikle Gordon'un alınış ve gönderilemeyişinin oluşturduğu sıkıntılar. Seric'te yaşanan durum. Fulya'daki bazı tesislerin ve İnönü Stadı'nın isimleriyle ilgili spekülasyonlar... Diğer bir önemli konu ise İnönü'nün ne olacağı sorusunun cevabının halen verilmeyişidir. Kombine satışındaki kelimenin tam anlamıyla yaşanan rezaletin tek sorumlusu Başkan Demirören ve yönetim kuruludur. Tutarsız konuşmaları bu sonucu getirmiştir. Bunlar gibi daha birçok olumsuzluğu sıralamak mümkündür. Futbol takımının sağladığı yeni sezon umutları maalesef yönetim kurulundaki kargaşa sebebiyle tam anlamıyla yaşanamamaktadır. Onun için diyoruz ki; Beşiktaş için gereken huzur ortamı bir an önce oluşturulmalıdır. Bundan hoşnut olmayanlar, başkanın etrafını saran ve bir seyahati bile kazanç olarak görenlerden başkaları değildir. Bu konudaki radikal kararları almak da başkana düşer. İlk imtihan, Siroki deplasmanıdır. Spor ve futbol sevdalıları hangi kulüp sempatizanı olursa olsun sadece iyi oyunlar görmek, fair-play ruhu taşıyan müsabakalar seyretmek ister. İyi futbol seyir zevki verirken, öncelikle Avrupa kupalarında alınacak başarılı sonuçlar kulüp kasalarının da dolmasını sağlayacaktır. Ülke futbolunun sınıf atlaması Milli Takım'ımızın eylül ayında başlayacağı Dünya Kupası elemelerinde de başarılı olunmasına katkı sağlayacaktır. Tüm takımlarımızın başarılı bir sezon geçirmeleri tek dileğimizdir...
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla