Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26-08-2008, 08:49   #1
HandaN
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Taşlar havada uçuştu Sanlı Sarıalioğlu

Bir gün önce Gaziantep'te yaşananları televizyon ekranlarından kahrolarak izledik. Daha vahimini Antalya'da yaşadık. Savaşa mı maça mı gittik anlayamadık. Gencecik çocuklar sopalarla, kayışlarla birbirine girdi. Taşlar havada uçuştu. İki düşman grup ölesiye savaşıyordu. Nereye gidiyoruz... Bu öfke niye... İnsanlıktan nasibini almamış bu mahluklara artık gereken yapılmalı.
Bu ne rezil bir öfkedir! Bu nasıl bir vahşettir! Maç mı, savaş mı! Gaziantep-Fenerbahçe karşılaşması öncesini TV'den, tiksinerek, kahrolarak izledik. Gencecik çocuklar sopalarla, kayışlarla birbirine giriyor. Taşlar havada uçuşuyor. İki düşman grup ölesiye savaşıyor. Gözlerde kin var, şiddet var, nefret var. Gösterimde olan kıran kırana bir sokak kavgası.
LİNÇ GİRİŞİMİ!
Antalya'dayım... Trabzonspor maçını TV'den izlemek için bir kafedeyim. Çayımı yudumluyor, yeni Trabzonspor'u keşfetmeye çalışıyorum. Birdenbire bir hareketlenme oluyor. Pencerelere koşuşuyoruz. 8-10 Beşiktaş formalı genç kaçıyor. 50-60 Antalyasporlu kovalıyor. Ellerde hiç abartmıyorum 2-3 kaldırım taşı büyüklüğünde kayalar. Beşiktaşlılara acımasızca atıyorlar. Kafenin önündeki sandalyeleri, masaları kaldırıp kaldırıp fırlatıyorlar. Yakalasalar linç edecekler. Bu nasıl bir ruh halidir! Bu nasıl bir cinnet geçirmedir!
Beşiktaşlılar kafenin içine sığınıyor. Bu olay en az 10 dakika devam ediyor. Polis çaresizlik içinde. Sadece ayırmaya, dayak yiyeni biraz olsun korumaya çalışıyor. Dayağı atan elini kolunu sallayarak, göğsünü kabartarak, kahramanlar(!) gibi ortada dolaşıyor. Bu arada küfürün bini bir para... Ve polis tek kişiyi tutuklamıyor. Böyle bir niyeti de hiç yok. Kafede çalışanlar Beşiktaşlılara sahip çıkmasa saldırganlar kafeye girecek. Kan gövdeyi götürecek.
ŞEREFLİ TRİBÜN!
Maça gidiyorum... Beşiktaş Başkanı'nın kafasına numaralı tribünden yabancı madde atılıyor. Başkan da bu maddeyi aynen iade ediyor. Ortalık karışıyor. Şeref tribününde oturan şerefli(!) insanlar hep birden ayağa kalkıyor. Küfürler, dayılanmalar, birbirlerinin üzerine yürümeler, havada uçuşan pet şişeleri... Düşünün bu, protokol tribünündeki rezalet.
Soruyorum: Eylemleri yapanlardan tek Allah'ın kulu yakalandı mı, hakkında yasal işlem yapıldı mı? Her şey yapanın yanına kar mı kalacak? Daha ilk hafta. Ne oluyor, neler oluyor? Nereye gidiyoruz? Olayları dinamitliyenler mi var? Aramıza casuslar mı girdi? Şuurumuzu mu yitirdik?
ÇINLAYACAK STATLARIMIZ!
Kısa süre önce Avrupa Şampiyonası'nı hep beraber izledik. Rakip taraftarlar sokaklarda, tribünlerde el ele, kol kola şarkılar söylediler, oyunlar oynadılar. Beraber sevindiler, beraber üzüldüler. Biz bu kadar mı benliğimizi yitirdik? Biz bu kadar mı vahşi bir toplum olduk?
Eskiden iki maç küfür edildiği zaman seyircisiz oynama cezası veriliyordu. Son değişiklikle 4 maça çıkartıldı. Oh ne güzel! Bize de bu yakışır! Seyreyleyin siz şimdi küfürün en yakası açılmadıklarını! Hey yavrum hey, çınlayacak stadlarımız! Ve küfürbazlar, anarşistler yine ellerini kollarını sallayarak dolaşacaklar aramızda. Yuh, bin kere, milyon kere bu düzene yuh... Bir kez daha bağırarak sesleniyorum: “Bu saldırganlar tek tek yakalanıp ağır cezalara çarptırılmazlarsa, her geçen gün çok daha büyük üzüntülerle karşı karşıya kalırız. İnsanlıktan nasibini almamış bu mahluklara artık gereken yapılmalıdır.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla