avrupa şampiyonasına giderken türkiye'nin ne olursa olsun varolacağını göstermiş olduk bi nevi, bu hem son zamanlarda yitirdiğimiz özgüvenimizi kazanmamız hem de rakiplerin bize duyacağı saygı açısından oldukça iyi bir başarı oldu ama kesinlikle bir tarih yazma durumu olamaz, biz gerek milli takım gerekse kulüp takımları olarak basketbolda öyle ya da böyle her zaman ön planlarda yer aldık, dolayısıyla tarih yazma durumu ancak milli takım veya kulüp düzeyinde avrupa şampiyonu olmakla elde edilir...
ayrıca fransa'nın sadece parker'in eline bakan mahkum oyun düzeninde biraz takım oyununa yönelen ve iyi oyunculardan kurulu bir ekip onları yenmekte zorlanmayacaktır, kadrosunun da bu turnuva için eksik olduğunu söylemekte fayda var, ukrayna ve belçika'yı da 4 maçta yenmek türkiye için zor olmamalı, kısacası grubu süpürmek yine de başarıdır ama bu şartlar altında abartılmaması gereken bir şeydir, umarım tanjevic bir kaç yıldır sürekli arayıp bir sonuca varamadığı oyun sistemi ve oyuncu seçimini 2010'a ramak kalmışken artık yavaş yavaş belirlemeye başlamıştır, bu turnuva onun için sadece bir artıdır, bunların devamını artarak sürmesini bekliyoruz, daha fazlasını istemek bizim de hakkımız... |