[jaSmin]

Beşiktaş Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, dün düzenlediği basın toplantısı ile istifa ettiğini açıkladı. Sağlam'ın basın açıklamasında söylediği sözler, bugün hemen hemen bütün spor yazarları tarafından takdirle karşılandı. Nitekim, Sağlam'ın 'Adam gibi geldim, adam gibi gidiyorum' diyerek istifa etmesindeki şıklık da, Beşiktaş yönetimi hakkındaki sözleri de noktasına kadar doğruydu.

ERTUĞRUL'UN İSTİFASI İKİNCİ İSTİFAYI GETİRDİ
Ertuğrul'un Beşiktaş Teknik Direktörlüğü görevinden istifa etmesinin ardından sessiz sedasız sürpriz bir istifa daha yaşandı. Fanatik Beşiktaş taraftarı olan Zaman gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Kongre üyesi olduğu Beşiktaş kulübü ile ilişkilerini askıya aldığını açıkladı. Dumanlı, "Kongre üyesi olduğum, çocukluk aşkım diye baktığım ve fırsat oldukça maçını kaçırmadığım Beşiktaş'la ilgimi bu ufuksuz yönetim gideceği ana kadar askıya alıyorum. Dört senede dört teknik direktör kurban edenlerin beşinci kişi için sırıtarak bıçak bilemelerine tahammül edemiyorum artık." diyerek Beşiktaş'la resmi ilişkisini kestiğini açıkladı.

İSTİFANIN ANLAMI
Şüphesiz Ertuğrul Sağlam'ın Beşiktaş yönetimi tarafından haksızlığa uğradığını düşünen çok sayıda isim vardır. Ancak, Ekrem Dumanlı'nın tepkisi ve bu istifasının başka bir anlamı da var. Hatırlanacağı gibi Ertuğrul Sağlam Beşiktaş Teknik Direkötrlüğü görevine getirildiğinde kamuoyunda şöyle bir tartışma yaşanmıştı: "Cemaat Türk sporunu da ele geçiriyor" Nitekim, sağlamın eşinin başörtülü olması ve futbolculuk döneminden beri bilinen muhafazakar kimliği, onun cemaat üyesi olduğu iddialarına neden olmuştu. Sağlam'ın göreve getirilmesinde 'Gülen Cemaaati'nin etkisi olduğu öne sürülmüştü. Sağlam'ın isitfasını açıklamasıyla birlikte, aynı cemaatin gazetesinin genel yayın yönetmeninin istifa etmesi dikkat çekti.

CEMAAT İLK KEZ KAYBEDİYOR
Söz edilen cemamtin son dönemde bir çok alanda yükselişe geçtiği biliniyor. Medya, finans, turizm gibi bir çok konuda atağa geçti. Spor konusunda atağa geçen cemaatin bu atağına karşı Ertuğrul Sağlam'ın istifası 'win-win' (kazan -kazan) prensibi ile hareket eden cemaatin ilk kaybı olarak da yorumlanıyor.