Alıntı:
Karetta2002´isimli üyeden Alıntı
Oğlum ben hiçbir zaman inkar etmedimki kapalının gücünü,tam 22 sene oradaydım ben..eğer kendini maça verirse gerçek bir 12. adamdır kapalı  |
Ne yazık ki şu anda kendilerini maça veremiyorlar.
Beşiktaş'ın taraftarı Türkiye'nin tartışmasız en iyisi ancak, bir süredir tatildeler.
Maça gelip marş söylemekle takım desteklenmez. Rakibi yada hakemi etki altına almaya çalışmıyorlar. Varsa yoksa marş söyleniyor. O tribünler zamanında rakip takımı ısınmak için bile sahaya çıkartmamışlar (Avrupa kupası maçı ve küfrüsüz bir biçimde) ve rakip korkudan ısınmyı soyunma odası kolidorlarında yapmıştı. Oralardan bugünlere gelmek üzücü.
Sıkı yönetim varken bile Beşiktaş'ı desteklemek için sabahın 6 sında stada koşan taraftar profili ne yazık ki değişiyor. O zamanları anlatılanlarla ve belgesellerle bilirim ancak günümüzdeki hali görünce üzülüyorum açıkçası. Bu taraftar bu kadar nasıl yozlaşır diye.
Beşiktaşlılık yerini Beşiktaş'tan rant sağlamak almaya başladı. Küfürlerin bir çoğunun temelinde de bu var.
En önemlisi de Beşiktaşımıza zarar verip, ben Beşiktaşlıyım diyenlerin destek bulması değil mi?
Beşiktaşlılık olgusunun ne anlama geldiğini bilmeyenlerin, bunu anlamayanların tribünlerde yer bulmaya ve destek bulmaya çalıştığı aşikar değil mi?
Maça giden arkadaşlar, bir baksınlar tribünde küfürlerin nerede başladığına ve kimler tarafından yönlendirildiğine. Bu kişilerin çıkıp bedava bilet için kimleri tehdit ettiklerine. Biraz daha devam edelim bu kişilerin biletlerinin kimler tarafından alındığını araştırsınlar.
Beşiktaş'ın hakkı yeniyordu ama o zamanlar herkes bunu kabul ediyordu. Şimdi ise Beşiktaş'ın hakkı yeniyor, yetmez gibi Beşiktaş suçlu duruma düşüyor. Bunda temel neden sadece yönetim değil.
Yozlaşma taraftar, yönetim ve kongre üçgeninde yoğun safhada. Bir takım değerlerde sonuna kadar çiğneniyor. İhanet sayılabilecek hatalar yapılıyor. Beşiktaş'ın öz kaynakları heba ediliyor. Kongre buna çanak tutuyor, taraftar ise Beşiktaş'ı en çok desteğe ihtiyacı olduğu zamanlarda yalnız bırakıyor. Hemde hiç uğruna. Para cezası, saha kapanması ve itibar kaybı.
Beşiktaş taraftarının İnönü yü rakip taraftara dar etmesi gerekirken, seyircisiz oynattırıp üstüne üstlükte kulübe para cezası verdirtmesi kabul edilemez.
Taraftar silkelenmel ve kendine gelmeli. Yoksa istenilen başarılar yakalanamaz. Küfür tüm Türkiye de olan bir olgu olabilir ama Beşiktaş taraftarını Türkiye'nin en özel taraftarı yapan aykırılıktır. Yani millet yapıyo bizde yapıyoruz demek yerine biz böyle yaparız, millette bizi takip eder.
Türkiye de stadlar da söylenen tezarühatların çoğunun öncüsü Beşiktaş taraftarıdır. O taraftar ki rahatlıkla küfürsüz Beşiktaşı destekleyecek birikime sahiptir. Yapılması gereken çürüklerin ve çürümeye başlayanların ayrıştırılmasıdır.
Son olarak Beşiktaş'ı desteklemeyi sahada küfür etmek olarak algılayanların anlayamayacağı kavramlardan bahsettiğim için anlama sıkıntısı yaşayacaklardır. Onları bu sıkıntıya soktuğum için özür dilerim.