Fatih hoca her zaman büyük düşünen ve fırsatı bulunca da büyük oynamayı seven bir teknik adam. Maç Bernabeu’da olunca ve rakip de İspanya olduğu için beklentilerin tam tersi ofansif ve kazanmaya dönük bir kadro ile çıktı. Kazanmaya oynayan bu kadronun maça başlangıcı da çok iyi oldu.
Çok sakin ayağa pası iyi yapan Milli Takım oyunun hemen başında net pozisyonlar buldu. Oyuncularımızın ilk 60 dakikalık bölümdeki konsantresi ve yardımlaşması üst düzeydeydi. Özellikle orta sahadaki oyuncularımızın top İspanyollar’da iken iyi adam kontrol etmesi ve alan daraltması sonucunu verdi. Bu sayede İspanyollar’a az pozisyon buldu. Oyuncularımız orta alanda doğru zamanda yaptıkları pres kazandıkları topları sakin ve çok pas yaparak kullanınca buna alışık olmayan İspanyol orta sahası şaşırdı. Son toplara daha inanarak gitsek golü atan taraf biz olurduk. Oyunda kaldığı sürece Semih nefis bir forvet oyuncusu gösterisi yaptı. Çıkana kadar çok olumlu işlere imza attı. 60 dakika boyunca pozisyon bulamayan İspanya belki de tek gol atma şansı olan duran toptan golü buldu.
Maçın sonraki bölümü İspanya’nın topa daha çok sahip olduğu ama 1-0’lık skoru yeterli görüp çok etkili olamadığı bir biçimde geçti. Maçtan önce beklentimiz çok tempolu ve bol pozisyonlu bir maç idi. Ama Fatih hocanın İspanyol Milli Takımı’nın artılarını ve eksilerini çok iyi analiz etmesi İspanyollar’ın etkisiz olmasına ama bizim de çok etkili olmamamızı sağladı.
Maç öncesine göre bakarsak Milli Takımımız bana göre beklentilerin çok üzerinde oynadı ve mücadele etti. Maçın hakkı beraberlikti.
Karşılaşmadan önce fark yememeyi düşünürken, maçtan sonra oyunu görünce bu mağlubiyete çok üzüldük. Milli Takım bu ciddiyet ve istekle oynarsa, İstanbul’da tarihi bir galibiyet alabilir. Bunu gerçekten de başarabileceğimizi düşünüyorum. Çünkü futbolcularımız kritik maçlarda eksik de olsalar içten gelen bir şevkle mücadele ediyorlar. Artık grup ikinciliği için çok ama çok dikkatli olmamız gerekiyor.
Hakan Ünsal