[Gokhan]

Taner Gülleri sakatlanıp oyundan çıkmasaydı ya da yerine alan Serdar Topraktepe ‘zor’un da ötesini başarıp topu iki metreden dışarı göndermeseydi acep neler olurdu? Perşembenin gelişi çarşambadan fazlası ile belirgindi de önlemi alması gereken kim ya da kimlerdi? Diyeceğim ki 2. dakikada Taner Gülleri’nin pasıyla attığı golle takımını öne
geçiren Agbetu; Zapotcnhy, İbrahim Üzülmez ve Sivok’un şaşkınlığından yararlandı da üç
savunma elemanın arasından çektiği şut ile sayısını kaydetti. Diyemiyorum, zira ev sahibi Kocaelispor ilk yarıda şablon pozisyonları fazlası ile buldu ama yararlanamadı.
Yinelemekte yarar var! Serdar Topraktepe zoru başarıp meşin yuvarlağı çerçevenin dışına göndermeseydi yitirilen salt üç puanlı mı sınırlı kalırdı? ‘Erkan Zengin’ ne var ki Beşiktaş, Kocaeli deplasmanında futbol ‘züğürt’ü. Tartışmak yersiz, Erkan Zengin kötünün de ötesinde... Diyebiliriz ki bu futbolcunun ‘iyisini’ ne zaman izledik? Galiba hiçbir zaman! Bir futbolcu oyunda kaldığı tek yarıda böylesine eleştirilir mi? Bu futbol, yok oyun ile yerden yere bile vurulur! Sağda başladı yüzüne gözüne bulaştırdı, sola geçti oyunu katletti. Cisse’nin farkı mı vardı? Elbette hayır ama onun için yazacak cümle bulmak bu saatten sona zor! Beşiktaş yönetimi ‘laf olsun torba dolsun’ bağlamında Cisse ile yabancı kontenjanı dolduruyor, sanıyorum buna da prestij diyorlar!
Mustafa Denizli’nin Erkan Zengin Holosko, Cisse Uğur İnceman değişimi ne getirdi?
Serdar Topraktepe sağ kanattan elini kollunu sallayarak ortasını yaptı buna karşın Murat
Hacıoğlu basit gol vuruşunu yapamadı. Kart cezalısı İbrahim Toraman’ın yokluğu bu kadar
sırıtabilir mi? Sırıtmak ne kelime kahkahalar attırdı! Beşiktaş’ın savunması dün gece ‘tel tel’ denilen türde ‘döküldü.’ Ancak savunma elemanları yerip, orta alanı ve ileri ucu
oluşturan oyuncuları göz ardı etmek hem kolaya kaçmak olur, hem de gerçekle bağdaşmaz.
Hakem Bülent Yıldırım’ın penaltı kararını irdelemek yersiz. Zapatocny atışı sayıya çevirip skoru eşitleyince Beşiktaş formasını giyen futbolcular ya bir değil, üç puana gereksinimleri olduğunu kavrayıverdiler ya da ‘bir tane daha atabiliriz’ dediler. Ve oynamaya başladılar,
bunda Tello-Delgado değişiminin de payı vardı elbette. Karşılaşma boyunca bir kez Serdar Kulbilge’yi zorlamayı başaran Bobo, bitime beş dakika kala attığı golle sadece Beşiktaş’ı
öne geçirmedi, Mustafa Denizli’yi haklı çıkardı, başkan Yıldırım Demirören’in daha az
sigara tüketmesini sağladı ama daha önemlisi Beşiktaş’a şampiyonluk yolunu açtı. Yusuf
Şimşek’in golü ise Beşiktaşlılara ‘derbiden bana ne’ dedirtti...

Asena Özkan