Galatasaray Türk futbolunun şımarık çocuğudur. O kadar çok şaibe ile kupa kazanmıştır ki, o kadar çok rakiplerine haksızlık yapmıştır ki, o kadar çok Galatasaray a taviz verilmiştir ki, sonuçta Kendilerine bu sözleri söylemeyi hak görmüşlerdir.
Bir çok başarısının altında şaibe olan bir takım, bütün maçların dış etkenlerle kazanıldığını yada kaybedildiğini düşünmesi doğaldır çünkü alın teri kavramından haberi yoktur. nasıl olsun ki? Malatya ya araba gönder, Ankara ya para dolu bond çanta gönder, bunların sonucunda başarı gelsin sen de çık başarılıyım de.
Onlar için kendi aleyhlerine karar veren (Doğru bile olsa) satılmıştır, çünkü adam alıp satmayı her zaman yapmışlardır.
Doğru karar veren hakem satılmıştır. Çünkü camiaları doğru karar veren hakemlerle başarılı olamamıştır. Onlara göre en iyi hakem Vahap Beyazdır, Cüney çakırdır. Arif santradan kendisini yere atınca penaltı çalınmasına alışıktırlar, aynı hareketi Lincoln yapınca da penaltı verilmesini siterler, hakem vermezse o hakem tetikçi olur onlar için. Beşiktaş maçında olduğu gibi Delgado'yu saçma sapan atan, kendilerine 2 tane penaltı çalan hakem isterler maçlarına, kendi oyuncularını haklı yere atan hakem onlar için satılmıştır.
Rakibin kalesine şut çekmeden maç bitirdikleri halde bile bu bir tezgahtır aslında onlar için. Çünkü hakem şut çekecek pozisyon yaratmamıştır onlara.
Kendi oyuncularının terbiyesizliklerinin temelinde de zaten hakemler vardır. Hakemdir Sabri'ye, Emre ye, Arda'ya saldırın diyen, hakemdir Sabri'ye yardımcı hakeme küfret diyen. Bunların hepsi bir tezgahtır aslında.
Onlar alışıktır vergi çalmaya. Her çaldığı vergi affedilir nede olsa. Ne gerek var ki vergiye. Alışmışlardır vergi vermeme ödül olarak da kendilerine yeni bir stad yapılmasına.
Sonuçta şımarık bir camianın şımarık bir başkanının boş sözleri. |