Tekil Mesaj gösterimi
Alt 16-04-2009, 11:12   #1
Gokhan
Gogo
 
Gokhan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
İnönü Stadı ve Kültür Bakanı

Beşiktaş Kulübü yönetimi camiasıyla bütünleşerek İnönü Stadı'nın yenileme çalışmalarına bir an önce başlamak için destek almak anlamında medya üst düzey yöneticileriyle bir araya gelmişti. Bu konuda oldukça fazla sporsever stadın vakit geçirilmeden inşasına başlanmasını arzu ediyor.
Başkan Yıldırım Demirören'in sunumundan anladığımız, çok net ifade etmese de Kültür Bakanlığı birimlerinin işi çabuklaştırmak adına bir gayret göstermedikleriydi. Geçtiğimiz günlerde bir gazeteye röportaj veren Sayın Kültür Bakanı'mız Ertuğrul Günay'ın, İnönü Stadı ile ilgili açıklamaları öncelikle kendisinin şahsen bu yenilemeye sıcak bakmadığını anlamamıza yetti. Sayın Bakan, "Verilen projede stadın biraz geriye çekilerek deniz tarafına kongre merkezi ve altına 2.500 araçlık kapalı otopark var." diyor ve devam ediyor: "İstanbul'da top koşturacak çok alan varken gelip İstanbul'un tarihini yansıtan bir yerin arkasına stadyum tarihe saygısızlıktır." Sayın Bakan'ımızın anlaşılan spor ve futbola fazla ilgisi yok. Zira top koşturmakla futbol maçı müsabakasının farklı işler olduğunun ayrımını yapamadığını anlıyoruz. İnönü Stadı spor ve de futbol adına uluslararası anlamda ilklerin yaşandığı bir tesistir. Bakanımız stadı yok sayıyor olmalı ki, "top koşturacak başka alanlar" tavsiye ediyor. Günümüzde milyar dolarlarla ifade edilen, endüstri haline gelen futbol, diğer taraftan önemli bir ülke tanıtım aracı.
Öngörünümünde olan kulelerin en yüksek noktası 25 metre civarında. Saray'a olan coğrafik yaklaşımı kuzey-batı istikameti çaprazında. Oysa Swiss Hotel sarayın batı bölümünün tam arkasında, arada trafik yolu ve dar bir şerit halinde yeşil bant var. Süzer Hotel'in kütle görünümü ise stadı adeta yutacak gibi tepeden bakmakta. Sayın Bakan'ımızın hukukçu olduğunu biliyorum. Ancak İnönü Stadı konu olduğunda hem tarih bilimci hem şehir planlamacısı hem de top koşturacak alan tavsiyecisi olduğunu da öğrenmiş bulunuyoruz.
Sayın Bakan'ımız, bu alanın adından da anlaşılacağı gibi "dolgu alanı" olduğunu söylemiş. Sayın Günay doğru söylüyor. Ben biraz detay vereyim. Bu bölge 1614 yıllarında I. Ahmet döneminde Sadrazam Nasuh Paşa'nın yardımlarıyla doldurulmuş. 4 sene önce stadın zemininin aşağıya çekilmesi çalışmaları esnasında yapılan hafriyat ile ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deprem ve Zemin Etüt Daire Başkanlığı'nda mutlaka jeolojik yapı ile ilgili bilgi vardır. Benim bildiğim burada güçlü kırıcı ve kazıcı iş makinelerinin kullanıldığıdır. Oysa dolgu alanlarında ekskavatörler bu işi daha az maliyetle yapabilmektedir. Mevcut durumu bu tarafından da değerlendirmekte fayda var. Swiss Hotel ve Süzer Hotelin imar izinleri verilirken akla bu binaların temel sondajlarının yapılıp yapılmadığı takılıyor. Günümüzde kendi iktidar ve bağlı belediyelerinin kontrolü altındaki birçok bölge 1. derecede deprem riski taşımasına rağmen çok katlı binalar her gün artan sayıda gökyüzüne doğru yükselmeye devam ediyor. Kendileri işi bildiklerine göre kıyaslama yaparak İnönü inşaatının yükünü diğerleriyle m² bazında toplamını değerlendirmelidir.
Günümüz teknolojisini kullanarak bugün her alana inşaat yapmak mümkündür. Yüksek derecede zemin güvenliği sağlayan fore kazık ve ankraj sistemleri buna imkan vermektedir. Sayın Bakan'ımızın milyonların sevgisini bünyesinde taşıyan 106 yıllık Beşiktaş Kulübü'nün bu arzusuna biraz daha sıcak ve sevimli bakmasını tüm camia arzu etmektedir.

Atıf Keçeci
__________________
Click the image to open in full size.
Click the image to open in full size.





Gökhan
Gokhan Ofline   Alıntı ile Cevapla