Tekil Mesaj gösterimi
Alt 09-12-2009, 08:47   #1085
gokhan06_23
 
gokhan06_23 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Uyu ve rüya gör!

Click the image to open in full size.Atilla Gökçe Kritik


Beşiktaş’ın çelişkisi de bu: Kendi sahanın efendisi değilsin!.. Üç maçta da boynu bükük dönüyorsun soyunma odasına. Aldığın dört puanı endüstriyel futbolun en zor ülkelerinde (İngiltere - Almanya), oranın şampiyonlarından (Manchester United - Wolfsburg) deplasmanda elde ediyorsun. Onca uğraşıp yenemediğin, puan alamadığın takım CSKA Moskova, Rusya Ligi’nin beşincisi.
... Ve sen de Turkcell Süper Lig’in şampiyonusun!
Yazık... Hiç de iyi hazırlanmamışlar. Oyun planı var, sadece savunma üzerine... Toraman’ı Zagoev’e “bekçi” tayin edip sıkı takiple oyundan düşürmeye çalışıyorlar... Oysa oyundan düşen CSKA değil, Beşiktaş’ın kendisi.
İlk yirmi dakikada oyunun üstün tarafı Beşiktaş... Hele 12. dakikada Tello’nun kaçırdığı mutlak gol var ki, coşarak ayağa kalkanlar, hayalkırıklığı ile oturuyor..
Dakikalar ilerledikçe Rus takımı daha dayanıklı, daha dirençli, daha istekli oyunuyla fark yaratıyor. Belli ki daha çok isteyenler onlar. Oynadıkları oyundan keyif alanlar, sahanın her yerinde dik duranlar yine onlar. Onların bu istek ve coşkusuna karşılık Beşiktaş anormal top kayıplarıyla kendi sahasının şaşkını oluyor. Krasic ve Aldonin’in golleri bu şaşkınlığın acı bedeli.
Tello, baskı altında hiç de etkili değil. Ekrem kalabalık orta alanda anormal top kaybıyla oynuyor. Bobo, göstermelik, hayali bir santrfor örneği. Attığı şuttan, yaptığı kafa vuruşlarından daha çok ofsayta düşüyor. Ayağına, önüne atılan toplarda uyur gezer bir hali var. Golü ancak 86’da buluyor. İbrahim’in bindirmesiyle, artık istese de istemese de ayağına oturan topa dokunması, yetiyor.
Bobo’nun attığı bu gole kanacak mıyız? Hayır. Bakarsanız, Ernst’in, Fink’in ve Ferrari’nin daha çok çabaladığını, daha çok pozisyona girdiğini ve gol için üstlerine vazife olmadığı halde daha çok ofansif sorumluluklar paylaştığını görüyorsunuz.
Nihat’ın ve Nobre’nin oyuna girişinden sonra Beşiktaş kıpırdıyor ama gecikmiş bir uyanış bu. Yetmiyor. Beraberliği bulmuşken, en baskılı oynadıkları uzatma bölümünde golü yiyorlar.
Bizim ligimizin en az gol (6) yiyen takımı, çok övdüğümüz savunmasıyla Şampiyonlar Ligi standardına vurduğunuzda 6 maçta 8 golü buyur(!) ediyor. Ligimizin o standartlara karşı ortaya koyduğu kalite işte bu kadar! Kendi kendimizi kandırmamız, mutlu olmamıza yetmiyor.
Beşiktaş için UEFA Avrupa Ligi rüyaları İnönü’de böyle bitti.
Şimdi bekle ki Nyon’dan gelecek test sonuçlarına göre CSKA doping nedeniyle ihraç edilsin...
Bu da bir rüya... Uyumaya devam!
gokhan06_23 Ofline