|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
09-12-2009, 08:36 | #1081 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 35
Mesajlar: 541
Tecrübe Puanı: 15 |
Fenerbahçe önünde başarmıştı ama Mustafa Denizli'nin rakibi kitleme taktiği bu kez tutmadı. CSKA planı çabuk bozdu; Denizli, “Tello golü atsa, çok şey değişirdi” yorumunu yaptı. Fenerbahçe derbisindeki taktik anlayışla galibiyette başrol oynayan Beşiktaş Teknik Direktörü Mustafa Denizli, bu kez sert kayaya çarptı. Taktiğini genel olarak rakibi kilitlemek üzerine kuran Siyah-Beyazlılar’ın patronu karşılaşma öncesinde açık bir şekilde CSKA’nın öne geçmemesi gerektiğini de belirtmişti. Taktik belliydi ve ilk düdük çaldıktan sonra da söz söyleme sırası artık futbolculara geçmişti. Karşılaşmaya her ne kadar Kara Kartal hızlı başlasa da Rus temsilcisinin en tehlikeli oyuncularından olan Krasic’in 41’deki sayısı tüm planları alt üst etti. Enteresan bir maçtı... Nobre’yi 87 dakika yanında oturtmasına rağmen Beşiktaş adına sahanın en iyilerinden Fink’i çıkarıp yerine Uğur İnceman’ı alması Siyah-Beyazlı tribünlerde tepkiyle karşılandı. Maçın sonunda ise Denizli’nin aklı Tello’nun pozisyonunda kalmıştı. Deneyimli hoca şunları söyledi: Rakip 3-4 kez gelip 2 gol attı. Eğer Tello’nun pozisyonu gol olsaydı her şey değişirdi. Enteresan bir maçtı yani ama olmayınca olmuyor işte. | ||
|
09-12-2009, 08:42 | #1082 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 45
Mesajlar: 984
Tecrübe Puanı: 19 | yahu heryerde mutlaka kazanacağız diyordun, çıkardığın 11 e bak. hele nobreyi 86 da oyuna aldınya gülmekten ölüyordum neredeyse. tabii telloyu çıkarmak ve oyun kurucusuz kalmakta nasıl bir kararsa. birde bizde orta sahanın sağında oynayan kimdi. ben rüya gördüm sankiş. | ||
09-12-2009, 08:43 | #1083 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 35
Mesajlar: 541
Tecrübe Puanı: 15 |
Avrupa’ya havlu atan Beşiktaş, UEFA’nın 17 Aralık’taki toplantısını dört gözle bekleyecek. Rus ekibinde ikiden fazla dopingli oyuncu bulunursa, turnuvadan ihracı gündeme gelecek, siyah-beyazlılara yeniden yol açılacak CSKA Moskova’nın 2 futbolcusunda doping çıktı. UEFA, 3 Kasım’da deplasmanda Manchester United ile yapılan Şampiyonlar Ligi maçı sonrasında, savunma oyuncuları Sergei Ignashevich ve Alexei Berezutskiy’den alınan numunelerde dopinge rastlandı. Avrupa Futbol Birliği, bu oyuncuları, 17 Aralık’ta yapacağı toplantıya kadar geçici olarak maçlardan men etti. UEFA Anti-Doping Kuralları’nın 21. maddesine, CSKA Moskova’nın diskalifiye durumu da sözkonusu olabilir. Çünkü kurala göre; 1. Aynı takımdan birden fazla oyuncu anti-doping kuralı ihlali yaparsa, UEFA yönetimi organizasyon süreci içinde tüm takımı teste alır. 2. Eğer ikiden fazla oyuncu anti-doping kural ihlalini işlemişse, yasaklı bir madde veya metot ilişkisi içinde olursa, adı geçen takım organizasyondan ve/veya gelecekte düzenlenecek UEFA organizasyonlarından diskalifiye edilebilir. Dünkü maç öncesinde ortaya çıkan doping skandalından dolayı konuyu ayrıntılı bir şekilde inceleyen Beşiktaş’ın yetkilileri, şu an için bir girişimde bulunmama kararı aldı ve UEFA Yönetimi’nin kararını beklemeye başladı. Doping yaptığı belirlenen iki futbolcu da İnönü Stadı’nda tribünde oturdu. CSKA’nın resmi internet sitesinde yapılan açıklamada “üzücü bir teknik hata”dan bahsedilirken; “haberin kulüp ve oyuncular üstünde şok yarattığı” belirtildi. UEFA’nın açıklamasında sadece “uyarıcı” maddeden söz edilirken; Rus ekibinin duyurusunda Ignashevich ve Berezutsky’e, ekim ayındaki Rusya Milli Takımı kampında soğuk algınlığı ve boğaz iltihabı tedavisi amacıyla “Sudafed” adlı ilacın verildiği ifade edildi. Söz konusu ilacın UEFA’nın yasak listesinde olmadığı fakat CSKA doktorlarının, oyuncuların bu ilacı kullandığı konusunda UEFA’yı bilgilendirmeyi unuttukları bildirildi. | ||
09-12-2009, 08:45 | #1084 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 35
Mesajlar: 541
Tecrübe Puanı: 15 |
Mustafa Denizli, CSKA’nın Necid’le tek santrforlu, arkasında Dzagoev’le oynayacağından hareketle, sağlam Rüştü - Sivok-Ferrari üçlü savunmasının temelde yeterli olacağını düşünmüş olmalı. Böyle düşünmüş olmalı ki, Ernst ve Fink’ten iki yönlü hatta daha çok hücum yönünde yararlanırken Toraman’a sadece Dzagoev’i takip emri vermişti. Belki de genç oyuncunun ilk maçtaki ekstra oyunundan çok etkilendiğinden... Şunu söyleyelim, adam adama savunma bugün savunma değildir. Bir kişiye odaklanmak karşınızda alan oyunu oynayan bir ekip varsa (ki artık herkes öyle) sadece sizi eksiltir. Golün tam da bu sebeple, Toraman’ın alan/top önceliğini unutup Dzagoev’e odaklanmasından gelmesi iç acıtıcıydı. Önde oynaması gereken takım Beşiktaş’tı ve CKSA’da Mamaev, Aldonin ve Krasic’in nasıl dikine gidebildikleri de bilinen bir gerçekti. Zaten Beşiktaş önde oynayarak başladı. Bahsi geçen oyuncular da fırsat bulukları her an Beşiktaş kalesine indiler. Toraman’a mı kızmalıyız, Denizli’ye mi? Bu plana sadık kalan Toraman’a mı? 20 yıldır şu adam adama hikayesinden vazgeçmeyen hocaya mı? Maçın başında Tello’nun Fink’in harika pasıyla Akinfeev’le karşı karşıya kalışında gol gelse belki oyunun kaderi değişebilirdi. Ve belki o zaman Beşkitaş’ın bu adam adama tedbiri dar alanda işe yarardı. Bu mümkün. Ancak bu oyun tarzıyla ve bu skor dengesiyle bu planın işlemesi kolay değildi. İşin ilginç yanı Beşiktaş’ın savunma kanatlarının rakibin hücum tehdidiyle hep tedirgin kalmasına rağmen, yani Beşiktaş kanatlarda etkisiz kalırken Denizli’nin tüm tedbiri göbeğe odaklamasıydı. Tabii hücuma da bunu anlayabiliyoruz çünkü doping skandalından en çok zarar gören yer orasıydı. Ama rakipte Mamaev ve Krasic varken neden Dzagoev’e özel tedbir onu anlamak kolay değil. Kolay değil ve üzücü. Hem de rakip muhtemel bir ihraç tedirginliği içinde oyuna başlamış kaderini beklerken. Şimdi biz bekleyelim. Bu doping mevzu bize yarar mı? Hiç uzak bir ihtimal değil. | ||
09-12-2009, 08:47 | #1085 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 35
Mesajlar: 541
Tecrübe Puanı: 15 |
Atilla Gökçe Kritik Beşiktaş’ın çelişkisi de bu: Kendi sahanın efendisi değilsin!.. Üç maçta da boynu bükük dönüyorsun soyunma odasına. Aldığın dört puanı endüstriyel futbolun en zor ülkelerinde (İngiltere - Almanya), oranın şampiyonlarından (Manchester United - Wolfsburg) deplasmanda elde ediyorsun. Onca uğraşıp yenemediğin, puan alamadığın takım CSKA Moskova, Rusya Ligi’nin beşincisi. ... Ve sen de Turkcell Süper Lig’in şampiyonusun! Yazık... Hiç de iyi hazırlanmamışlar. Oyun planı var, sadece savunma üzerine... Toraman’ı Zagoev’e “bekçi” tayin edip sıkı takiple oyundan düşürmeye çalışıyorlar... Oysa oyundan düşen CSKA değil, Beşiktaş’ın kendisi. İlk yirmi dakikada oyunun üstün tarafı Beşiktaş... Hele 12. dakikada Tello’nun kaçırdığı mutlak gol var ki, coşarak ayağa kalkanlar, hayalkırıklığı ile oturuyor.. Dakikalar ilerledikçe Rus takımı daha dayanıklı, daha dirençli, daha istekli oyunuyla fark yaratıyor. Belli ki daha çok isteyenler onlar. Oynadıkları oyundan keyif alanlar, sahanın her yerinde dik duranlar yine onlar. Onların bu istek ve coşkusuna karşılık Beşiktaş anormal top kayıplarıyla kendi sahasının şaşkını oluyor. Krasic ve Aldonin’in golleri bu şaşkınlığın acı bedeli. Tello, baskı altında hiç de etkili değil. Ekrem kalabalık orta alanda anormal top kaybıyla oynuyor. Bobo, göstermelik, hayali bir santrfor örneği. Attığı şuttan, yaptığı kafa vuruşlarından daha çok ofsayta düşüyor. Ayağına, önüne atılan toplarda uyur gezer bir hali var. Golü ancak 86’da buluyor. İbrahim’in bindirmesiyle, artık istese de istemese de ayağına oturan topa dokunması, yetiyor. Bobo’nun attığı bu gole kanacak mıyız? Hayır. Bakarsanız, Ernst’in, Fink’in ve Ferrari’nin daha çok çabaladığını, daha çok pozisyona girdiğini ve gol için üstlerine vazife olmadığı halde daha çok ofansif sorumluluklar paylaştığını görüyorsunuz. Nihat’ın ve Nobre’nin oyuna girişinden sonra Beşiktaş kıpırdıyor ama gecikmiş bir uyanış bu. Yetmiyor. Beraberliği bulmuşken, en baskılı oynadıkları uzatma bölümünde golü yiyorlar. Bizim ligimizin en az gol (6) yiyen takımı, çok övdüğümüz savunmasıyla Şampiyonlar Ligi standardına vurduğunuzda 6 maçta 8 golü buyur(!) ediyor. Ligimizin o standartlara karşı ortaya koyduğu kalite işte bu kadar! Kendi kendimizi kandırmamız, mutlu olmamıza yetmiyor. Beşiktaş için UEFA Avrupa Ligi rüyaları İnönü’de böyle bitti. Şimdi bekle ki Nyon’dan gelecek test sonuçlarına göre CSKA doping nedeniyle ihraç edilsin... Bu da bir rüya... Uyumaya devam! | ||
09-12-2009, 08:54 | #1087 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 35
Mesajlar: 541
Tecrübe Puanı: 15 | tello oynuyodu ama pek orlarda yoktu ekremide sola koymuş bi yanlılda orda vardı | ||
09-12-2009, 08:54 | #1088 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 35
Mesajlar: 541
Tecrübe Puanı: 15 | evimizde bu kadar kötü olduğumuz bi sezon daha hatırlamıyorum | ||
09-12-2009, 08:55 | #1089 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 35
Mesajlar: 541
Tecrübe Puanı: 15 | aslında pek de önemli değil hakedderek kazanarak gitmedikten sonra ama ülke puanı açısından iyi olur | ||
09-12-2009, 08:59 | #1090 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 35
Mesajlar: 541
Tecrübe Puanı: 15 | adam adama neymiş 3önliberoyla oyunmu biter golmu gelir toramanı kaşın yerine toramanın bölgeeyede koy nihat yada serdar özkanı ekrem ve biri kanatlarda telloyuda yaklaştır boboya gol ara bu korkak futbolla bu kadar olur | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 17 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 17 Misafir) | |
| |