Koruyuculuk savunuları: Dış ticarette koruyuculuğu savunanlar çok çeşitli faktörler üzerinde dururlar. Bunlardan bir kısmı; ulusal savunma, iktisadi kalkınma ve dampingin önlenmesi gibi haklı görülebilecek nedenlere dayanır. Diğer bir kısım görüşler ise ancak belirli koşullar altında geçerlidir. Ulusal çalışma düzeyinin yükseltilmesi, ticaret hadlerinin iyileştirilmesi ve dış pazarlık gücünün artırılması gibi. Bir kısmı ise ulusal çıkarlarla ilgili olmaktan çok belirli meslek gruplarının özel çıkarlarını yansıtır. Koruyucu politikalar, korunan endüstrilerde çalışanları dolaysız şekilde yararlandırır. Bu bakımdan üretici gruplar mevcut gümrüklerin kaldırılmasına şiddetle karşı çıkar veya bu vergileri artırmak için baskıda bulunurlar. 1- Ulusal güvenlik: Bir savaş sırasında, ekonomik maliyeti ne olursa olsun, ulusal savunma endüstrilerine sahip bulunmak gerekir. Bu bakımdan ulusal savunma ile doğrudan ilgili olan endüstrilerin kurulması ve geliştirilmesinde dış korumaya gerek vardır. Adam Smith bile ‘’savunma zenginlikten daha önemlidir’’ diyerek ulusal savunma amacıyla koruyuculuğu kabul etmiştir. 2- Genç endüstri tezi: İlerde gelişip karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olacak endüstriler optimum üretim düzeyine ulaşıncaya kadar gümrük tarifeleriyle dış rekabete karşı korunmalıdır. Genç endüstri tezinde dikkati çeken bir nokta, koruyuculuğun sürekli değil, geçici olduğudur. Koruma, endüstriye çocukluk çağını atlatıncaya kadar zaman kazandırır. Koruyuculuğun sağladığı şemsiye altında üretim hacmi genişledikçe, işçiler işi yaparak öğrenirler, daha ileri teknikleri kullanmak mümkün olur ve yönetim tecrübesi artar. Bunlar içsel ekonomilerdir. |