Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-02-2007, 09:43   #9
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Avrupa'da, tüm kıtayı kapsayacak biçimde, bir gazetecilik "etik"i oluşturulması çabasının üç önemli taşı, 1954 Bordeaux Bildirgesi, 1971 Münih Bildirgesi 1993'te Avrupa Konseyi'nde hazırlanan aynı yöndeki bir metindir.[1]
Basın Ahlak Yasaları ve İlkelerini saptayan ve bunlara uyulmasını sağlayan kuruluşlar iki ayrı isimle adlandırılır. Bunlar; Basın Şeref Divanı ve Basın Konseyleridir. Son zamanlarda ikinci isim daha çok kullanılmaktadır.
Profesör Sulhi Dönmezer oto kontrolü yapacak basın kuruluşlarını ikiye ayırmıştır.
1. Gönüllü, rıza ile meydana getirilen kuruluşlar
2. Kanuna dayanan, kanun yetkileri, kanunun gösterdiği müeyyideleri uygulayan kuruluşlar.[2]
Türkiye'de birinciye örnek Basın Şeref Divanı ve sonradan bunun yerine kurulan basın konseyidir. İkinciye örnek ise 1938'de kanunla kurulan Basın Birliği'dir.

1. 3. 1. Türkiye'de Özdenetim

1938 yılında kabul edilen Basın Birliği Kanunu ile Türkiye'de yayınlanan gazete ve dergilerin sahipleri ile bunların ve haber ajanslarının yazı, haber, resim, fotoğraf ve düzeltme işlevinde ücretle, devamlı ve düzenli bir biçimde çalışarak, bu işi kendine meslek edinen kimseler zorunlu olarak Basın Birliği'nin çatısı altında toplanmıştı. Meslekle ilgili sorunların çözümü için Meslek Haysiyet Divanları da ilk kez bu yasayla kurulmuştur. Bu yasa batılı ülkelerde benzeri bulunmadığı gerekçesiyle 1946'da kaldırıldı. 1946'da İstanbul ve İzmir Gazeteciler Cemiyetleri gönüllü olarak kurulmuştur.[3]
  Alıntı ile Cevapla