). “Moral bin beş yüz. Polisin terör örgütlerine ard arda ağır darbeler vurması ve teröristleri bir bir ele geçirmesi halkın moralini düzeltti” (Sabah 19.04.1992: 1). “Palavra... Palavra... Palavra... İsimli Basın Toplantısı. Demirel, ‘Fitnenin kökü çok iyi anlaşılmıştır. Bu terörün odaklarını da, nereden beslendiklerini de biliyoruz’ Palavra. Demirel, ‘Bu işin sonu yok. Eşkıya ya devlete uyar ya da uydururlar. Caniler kesinlikle tesirsiz hale getirilecek’ Palavra. Demirel, ‘Terör, geçmiş yıllarda dağlara taşlara kök salmış, halkı arkasına almış. Halkı devletin yanına alacağız’ Palavra” (Hürriyet 25.08.1992: 1). “Çağlar; Yavşak Mesut. Çağlar, siyaset tarihinde görülmemiş bir üslupla, Yılmaz’a savaş açtı. Mesut Yılmaz için “Yavşak” ve “Kumarbaz” dedi. “Mesut denen yavşakla bundan sonra boğuşuruz. Bundan sonra her konuşmamla ona hep yavşak diyeceğim. Mesut kumarbazdır. Bu adam kim yahu? Beni konuşturmasın, sokağa çıkamaz hale getiririm. Ben her şeyimin hesabını veririm. O benimle uğraşamaz. Mesut Efendi’ye sorun bakalım, mebus parası ile mi geçiniyormuş? Mebus parası, karısının döpiyes bus parasına yetmez” (Hürriyet 30.03.1993: 1). “Mesut Yılmaz’dan cevap: ‘Cavit kendi başına savaş açamaz. Herhalde babasından saldır işareti aldı. Biz, Bursa’da Cavit Bey’in altını oyacağız. Herhalde ona da çok sinirleniyor’ dedi” (Hürriyet 30.03.1993: 1). “Özal, ‘İndirsinler de görelim’ dedi. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, DYP ve SHP’nin Çankaya’yı boşaltarak kendisini düşürme planına meydan okudu. Özal, ‘Ben buna güler geçerim. Hadi bakalım, indirsinler de görelim’ dedi” (Hürriyet 22.10.1992: 1). “Özal’dan Yılmaz’a ‘Sen Korkaksın’. Cumhurbaşkanı Özal, T.B.M.M. Başkanı Cindoruk’la Güneydoğu’ya gidecek olan ANAP lideri Mesut Yılmaz’ı ağır dille suçladı ve ‘Güneydoğu’ya niye tek başına gidemiyor?’ diye sordu” (Hürriyet 09.09.1992: 1). “Demirel Özal için fino köpeği dedi mi? Amerika’nın ciddi gazetesi Washington Post, Demirel’in, Amerika’nın “fino köpeği” olmayacağını söylediğini yazdı ve “fino köpeği” sözü edilen ile de Özal’ı kastettiğini söyledi” (Hürriyet 23.02.1992: 1). |