Oysa, gerçek tam tersineydi. Mustafa Kemal Paşa, çoktan --İttihatçılık--
dönemini kapamış, zaten hiçbir zaman denetleyemediği bu örgüte karşı olumsuz
bir tutuma girmişti.
İstanbul gazetelerinin de, Ulusal Bağımsızlık Savaşı'nı İttihatçılara mal
etmesi üzerine, Sivas Kongresi'nde, kongreye bütün katılanlarca edilecek bir
yemin kabul edildi. Bu yeminin metni şöyleydi:
--Saadet ve selameti vatan ve milletten başka hiçbir maksadı şahsi takip
etmeyeceğime, İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin ihyasına çalışmayacağıma,
mevcut fırakı siyasiyeden hiçbirinin emeli siyasiyesine hadim olmayacağıma
vallahi billahi...-- ( Bu yemini yalnız Mazhar Müfit Kansu etmemişti.
Kendisinin Mustafa Kemal'in en yakın çalışma arkadaşlarından biri olduğunu
düşünen ve içtenliğine inanan Kongre onu dışlamadı. Mazhar Müfit'in bu yemini
etmeme gerekçesi, daha önce, İttihat ve Terakkiye ve her fırsatta, her sahada
onun menfaatine çalışacağına yemin etmiş olmasıydı.
Sivas Kongresi'nin ortamını belirtme bakımından, değerli tarihçi Uluğ
İğdemir'in yayımladığı Sivas Kongresi tutanaklarından, bu yemin metninin ilk
önerildiği biçimi ile sonradan değiştirilen ifadesine bakmak ilginç olacaktır. |