Ve bugün o zat-ı şerif tahlis-i giriban ediyor, Geyve'de bulunuyor. Bir
saat evvel kendisiyle görüştüm.-- (TBMM, 1:9; Borak, 1977:32),
Görüldüğü gibi, Fevzi Paşa, Mustafa Kemal'in açısından --tam zamanında--
Anadolu'ya geçmektedir. Tam Türkiye Büyük Millet Meclisi açılır ve Meclis'in
Padişah karşısındaki tutumu tartışılırken, İstanbul'da kalanların baskı
altında olduğunu belirten canlı bir kanıt olarak; Padişah'ın etkisini yok
edici bir görev yapmıştır Fevzi Paşa. Atatürk'ün kendisine olan saygısını
buna bağlamak gerekir.
Fevzi Paşa'nın önceleri yalnız Anadolu eylemine değil, Mustafa Kemal
Paşa'nın kişiliğine de önemli itirazları vardı (Karabekir, 1960:391-392) . Bu
nedenle Fevzi Paşa'nın Anadolu'ya katılmasının önemi çok büyüktür.
Pek doğal olarak, İstanbul hükümetinin ve Halife-Sultan'ın bu durumu,
Mustafa Kemal Paşa tarafından, Padişah ile doğrudan temas isteyenlere karşı
da bir koz olarak kullanılmıştır.
Mustafa Kemal Paşa, bütün bu açıklamaların sonunda, kendisinin başkanlığı
konusuna geliyor. Önce arkadaşlarının hepsinin (kullandığı terim --tekmil
arkadaşlarım--dır) kendisinin başkanlığından yana olduğunu söylüyor. Daha
sonra, ulusun iradesinin en önemli gerçek olduğunu ve bunun Meclisce temsil
edildiğini belirtiyor. Sonra da konuşmasını şöyle sürdürüyor: |