Tekil Mesaj gösterimi
Alt 13-02-2007, 08:49   #11
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Tartışmaların Şekli Analizi
Hilafetin kaldırılışına ilişkin kanun Türkiye Büyük Millet Meclisinin tarihli Birleşiminde görüşülmüş ve kabul edilmiştir. Konu Meclise Urfa Mebusu Şeyh Saffet Efendi ile 53 arkadaşının hazırladığı bir kanun “teklifiyle” gelmiştir. Kanunun görüşülmesine saat 3.25 te başlanmış ve müzakere saat 6.45 de bitmiştir; bir diğer ifadeyle yaklaşık 3.5 saat sürmüştür. Konunun müzakeresi boyunca 34 milletvekili müzakere boyunca söz almıştır. Ancak bunların 19’u sadece hatibe kısa cümlelerle müdahale etmek suretiyle ve 3 ü de birkaç cümlelik söz söylemek suretiyle konuşmuştur. Geri kalan 12 mebus ise muhtelif uzunluklarda konuşmuşlardır. Konuşma zabıtları incelendiğinde müzakere çözümlerinin(Latin harflerine çevrilen metin) 40 sahifeden oluştuğu görülmektedir. Tüm metin içerisinde Adliye Vekili(İzmir Mebusu) Seyit Beyin konuşması 23 sahifeden oluşmaktadır ki bu da toplam konuşmaların % 60’ı demektir.
Müzakerelerde Seyit Beyle birlikte söz alan diğer Mebusların konuşma içeriklerine bakıldığında, konuşmaların büyük bir ağırlıkla hilafetin kaldırılmasının dini boyutuyla ilgili olduğu görülmektedir. Hilafetin kaldırılışının muhtemel olumsuz siyasal sonuçları yönünde Halid Bey ve Zeki Bey ile siyasal sonuçları lehte yorumlayan İsmet Paşa(İnönü) dışında siyasal sonuçlara zayıf düzeyde değinilmiştir.
Konu temelde salt hilafetin kaldırılışı değildir. Hilafetin kaldırılışı konusu sadece teklifin 1. maddesinde “Hilafet Hul’edilmiştir. Hilafet Hükümet ve Cumhuriyet mana ve mefhumunda mündemiç olduğundan hilafet makamı mülgadir.” cümlesiyle geçmektedir. Geriye kalan “yürütme ve yürürlük maddeleri” hariç 10 madde saltanatın kaldırılması sonrasında hanedan üyelerinin yurt dışına çıkarılması ve bununla ilgi işlemler hakkındadır.
Görüşmelerde hilafetin kaldırılışının aleyhinde sadece iki milletvekili konuşmuştur. Bunlar Gümüşhane Milletvekili Zeki Bey ile Kastamonu Milletvekili Halid Beydir. Zeki Bey hilafetin kaldırılışının dini ve siyasi sonuçlarına değinirken Halid Bey dinen mahsur olmadığına kani olmakla birlikte siyasi mahsurlarına değinmektedir. Bu iki üye dışında, zabıtlar tarandığında hiç bir muhalefet -Halid Beyinki kadar yumuşak bile olsa- göze çarpmamaktadır.
Oturum başkanı Fethi Beyin ifade ettiği üzere mecliste “Zeki Bey Halk Fırkasına mensup olmayan yegane azadır.” Bu durum müzakerede yeterli bir muhalefet ortamının mevcut olmadığını göstermektedir. Ancak zabıtlardan hareketle üyelerin kaçının hilafetin kaldırılması lehinde oy kullandığı belli olamamaktadır. Bununla birlikte dikkatimizi çeken bir ipucu şudur. İşaretle yapılan oylamalarda -günümüzde de geçerli olan teamüle göre- oylama sonucunda terettüd edilirse oylama üyelerin ayağa kalkılarak oylarını belli etmeleri suretiyle tekrar edilir. Tereddüt esi şüphesiz farklı oyların birbirlerine yakın olması halinde ortaya çıkar. Bu çerçevede birinci maddede bir sorun yaşanmamıştır. Ancak ikinci maddede halife hanedanının yurt dışına çıkarılmasına itirazı olmamakla birlikte Trabzon Mebusu Muhtar Bey hanedanın kadınlarının zarar veremeyecekleri gerekçesiyle affedilmelerini önermiştir. Bu öneri oylanırken işaretle oylamadan sonuç alınamamıştır. Bunun üzerine Başkan ayağa kalkılmak suretiyle konuyu yeniden oya sunmak zorunda kalmıştır. Bu durum belli bir muhalefetin varlığının göstergesi olarak kabul edilebilir.
Müzakerelerde muhalefet imkanını kapatan katı bir kürsü baskısı dikkat çekmektedir. Örneğin halk partili olmayan ve bir defa söz alan tek üye Zeki Bey konuşurken sözleri zabıtlardaki 2.5 sayfa boyunca muhtelif üyeler tarafından 18 kez kesilmiş ve müdahaleye uğramıştır. Bu durum nedeniyle oturum başkanı müdahale edenleri iki kez uyarmış, üçüncü defasında Zeki Beyin Halk Partili olmayan tek üye olduğunu, bu yüzden “... mütalaatının sükunetle dinlenmesi ve hiçbir zaman asabiyet içerisinde olunmaması” gerektiğini vurgulamaktadır. Zeki Bey konuşurken “o umdelerle senin alakan yoktur, seni damat yapalım, Vahdettinin sarayına devam ediyordu, saçma sapan söylüyor” gibi ithamlara muhatap olan Zeki Bey kendinden sonra konuşan bir çok üyenin de eleştirilerine muhatap olmuştur
  Alıntı ile Cevapla