Tekil Mesaj gösterimi
Alt 13-02-2007, 08:51   #22
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

III.Hilafetin Kaldırılışının Sonuçları
İç Siyaset Açısından
Hilafetin kaldırılışının yol açtığı ilk sonuçlarından birinin Osmanlı geleneksel siyasetinden tamamen uzaklaşan yeni iç siyasal oluşumların kapısını açmış olmasıdır. Her şeyden önce dinsel bir kurum olarak en tepede bulunan hilafet makamı tüm dini müesseselerin korunmasını ve yüceltilmesini zaruri kılacaktır. Hilafetin kaldırılışı işte bu müesseselerin iç siyasetteki belirleyiciliklerinin de ortadan kaldırılmasına imkan tanımıştır. Dinî müesseselerden devletin kurtarılması yolunda atılan bu adımı şeyhülislâmlığın, şer’iye ve evkaf vekaletinin, şeriye mahkemelerinin kaldırılması, tekke ve zaviyelerin kapatılması, taadüt-ü zevcat, mecelle, Arap harfleri, fes, sarık, cübbe gibi dini gelenekte mevcut olan oluşumların yasaklanması takip etmiştir. Bu gelişmeyi nihayet Anayasa’nın 2. Maddesinde “Devletin dininin İslam dini olduğu” hükmünün kaldırılması izlemiştir.
Dini müesseselerin kaldırılmasında en önemli boyutlardan birini eğitim sisteminin yeniden düzenlenmesi oluşturur. Bozarslan bu gelişmeyi “dine ve dinsel geleneklere savaş açılması” şeklinde tanımlamakta; bürokrasinin yeni ve şiddetli bir baskıyı halk üzerine yönelttiğini ifade etmektedir. Eğitim kapsamında Tevhid-i Tedrisat kanunuyla tüm okullar tek merkeze bağlanmış ve “eğitim laikleştirilerek dinden uzaklaştırılmıştır”. Akgün’ün tespitine göre “Osmanlı imparatorluğu devrinde ülke sınırları içinde bir çok uluslar yaşarken artık bir tek Türk ulusu vardır.... Kur’an okumasını öğrenmenin, yine Kur’an okumaktan başka bir işe yaramayacağı, din ve ahlak dersleri ile ne ilim ne de fen yapılacağı, bu alanlarda herhangi bir ilerleme kaydedilemeyeceği açık seçik görülmüştü.” Hilafetin ve onu takiben dini müesseselerin de kaldırılışı veya devletten koparılışı Türkiye’de bir dizi isyan ve karışıklığın ortaya çıkmasına yol açmıştır.
  Alıntı ile Cevapla