Marko Paşa
senin vurdum duymazlığın
senin aldırmazlığın
insanı zivanadan çıkartıyor
hele bir yol beni dinle
marko paşa
bir yerlerde dert çok ise
derman yoktur bilesin
biz,
leb demeden leblebiyi biliriz
insanlığa saygıdandır
konuşanı dinleriz
dert nedir, derman nedir?
kimin eli kimin cebindedir?
çok şükür marko paşa
çok şükür biliyoruz
bak marko paşa
biz,
peygamber çiçeğinin yeşil
yaprağında büyüdük
ezan sesi duyulunca yürüdük
minarede
ezan sesi bitince durduk
topraklarımız emek kokuyor
çünkü biz, bu toprakları
alın teriyle suladık
kanla yoğurduk
bak marko paşa
biz senin gibi olmadık
ol padişah sofrasını görmedik
sadrazam pilavından yemedik
vezir parmağını
dilber dudağını tatmadık
onun için, marko paşa
herkes kendi yoluna yürüsün
olmaz mı?
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin.
Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim .
Kalbimde kalbine yok bile kinim .
Bence artık sen de herkes gibisin.
Eylül 2008 |