Cisse böyle istedi (Gülengül Altınsay) | | Hatırlar mısınız bilmem? Beşiktaş’ın eskiden Bünyamin adlı bir defans oyuncusu vardı. Beşiktaş’a transferi Beşiktaş’ı şampiyonluktan eden kurtarışının ardından gerçekleşmişti. O zamanlar Siyah-Beyazlı kulüpte kendisini yakan oyuncuları alma alışkanlığı vardı.
Nedense? İşte o Bünyamin bugünün Gaziantep’in teknik direktörü Bünyamin Süral. Tüm bunlar ne zaman mı aklıma geldi? Gaziantep, geçen haftanın 5-0’lık Fener mağlubiyetini unutturmak istercesine oyuna gol arzulu başlayınca. Ve hatta maçın ilk golünü atma başarısını gösterince.
İşin şakası bir yana Kartal son haftaların ezberini bozmadı; yine gol yiyerek başladı karşılaşmaya. Sanki Gaziantep hiç gol atmayı arzu etmezmiş gibi, savunmada savruktular. İleride ise hovarda. Özellikle final paslarının yetersizliği, final vuruşlarının isabetsizliği belli ki Kartal’ı sıkıntıya sokacaktı. Zaten Siyah-Beyazlılara beraberliğe getiren gol de Cisse’nin dönen topa uzaktan attığı şutla gerçekleşti. Bu arada daha yeni Beşiktaş’tan Gaziantep’e transfer olan kaleci Murat Şahin’in hakkını da vermek lazım. Gerek kurtarışları, gerekse topu oyuna sokuşundaki becerileriyle Cordoba’yı hatırlattı bana.
Bünyamin Hoca eski defans oyuncusu alışkanlığıyla herhalde, takımını kendi kalesi önünde yığmayı seviyor. Ofsayt taktiğiyle birlikte rakip forvetleri durdurmayı amaçlıyor. Hiç de çağdaş bulmadığım bu yöntem Beşiktaşlı oyuncuların rakip on sekizi içindeki beceriksizlikleriyle birlikte hayat buldu. Beşiktaş’ta asıl sorun hep orta alan diyorum. Dün akşam da Delgado-Cisse-Tello’dan oluşuyordu Beşiktaş orta alanı. Delgado sağ arkada kayboldu adeta. Tüm yük Cisse’nin üstüne bindi. Bu tabloda Beşiktaş forvetleri takımdan kopmaya mahkumdu.
Bunlara bir de Gaziantep’in ağır oyununa Beşiktaşlılar da ayak uydurunca dakikalar harcanıp gitti. Tam Kartal bir yara daha alıyor diyorduk ki sahneye yine Cisse çıktı. Orta alanı organize etti. Beşiktaş’ın galibiyet golüne kavuşmasında en etkili isimdi.
Aynı zamanda maçın da adamıydı. |