|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Oyun Alanı | Ajanda | Arama | Bugünkü Mesajlar | Forumları Okundu Kabul Et XML | RSS | |
30-09-2009, 10:25 | #1 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Mar 2008 Yaş: 53
Mesajlar: 16.883
Tecrübe Puanı: 69 |
Gözyaşları içinde girdi kapıdan, boynuma sarıldı. Can dostumla öyle kaldık dakikalarca kapının ağzında. Geçeceğini söylüyordum ama ne olduğundan haberim yoktu. Sonunda haykırdı: “Bana bir daha aşktan bahsetme, artık aşka inanmıyorum!” Kahveleri hazırlarken hiç konuşmadan yanımda oturdu. Gözleri dalgın, elinde ıslanmış bir mendil, içi katılarak ağlasa da gözlerinde yaş kalmamıştı. Salona geçtik. Güzel bir müzik koydum, sesi kısık ama duyulabiliyordu. Müzik ruhun gıdasıdır ya, onun ruhunu ne kurtarır ama bilemiyordum. Üç yıllık bir ilişki bitmişti. Bu sefer kesin ayrılmışlardı. Defalarca küsüp barışmışlardı ama bu defa iş biraz ciddi duruyordu. Saçma sapan bir nedenden, hani şu incir çekirdeğini doldurmayacak hikayelerden biri yüzünden kavga etmişlerdi. Sinirleri geçince oturup konuşmuşlar ve ayrılmaya karar vermişler. İşte, burası tehlikeliydi. Hani kavga esnasında ayrılmaktan bahsetmiş olsalar, belki birkaç gün özleyince durum düzelebilirdi ama sakin alınan kararların dönüşü genelde zor oluyordu. Olayları biraz farklı yönlerden ele alınca anlaşıldı ki, aslında bu ayrılık için geç bile kalınmıştı. Öyle biriktirmişlerdi öfkelerini, ilişkiyi yürütmek için o kadar zorlamışlardı ki, sonunda bardak taşmıştı. Hep içine atarak geçiştirmenin bedeli, bu sevgiyi de orta yerinden kırmıştı. Sonra bana söylendi. Her gün yazdıklarımı okuyup, aşka, ilişkilere, dünyada hala temiz sevgiler kaldığına inanmıştı. Ayrılığın da aşkın lezzetlerinden birisi olduğunu savunduğumda, gerçekten canı yanmamış olduğu için ne dediğimi anlayamadığını söylüyordu. Şimdi ise, hiç de güzel gelmiyordu ona bu kalp ağrısı! Ben kolay olacağını söylemedim ki! Hasretin, özlemin de kendince bir rengi vardır ama yaşayanı önce siyaha boyar. Zamanla geçer ayrılık acısı ve insanı şekillendirir. Dersler verir, öğrenmeyi bilenlere. Daha olgun, daha doğru, daha farklı bakmayı gösterir ama acıtmaz demedim hiç! Kalbin ateşinin yanında güneş bile aciz kalır. “Sana güvenmiştim!” dedi. “Her gün yazdığın satırları okurken, aşkın varlığına inanmıştım. Sevgiye, ilişkilere değer vermiştim. Beni kandırdın.” diye söylendi. Tebessüm ettim, sıkıca sarıldım dostuma. O anda acısını içimde hissettim. Ben de, herkes gibi o yoldan geçtim. Nasıl dağlanır insanın kalbi bilirim. Gözünden kan akana kadar ağlamayı, uykusuz geceleri, paketlerce içilen sigaranın elde bıraktığı kokuyu, berduşluğu, saklanıp yok olma isteğini ben de yaşadım. Ama aşk var! Şu koca evrende, hala pek çok insan ona sarılıp geçebiliyor engelleri. Elleri kenetlenmiş, omuz omuza yürüyen çiftler imza atıyorlar sevginin altına, biliyorum. Ayağa kalktı. Eşyalarını topladı. Umutsuzca telefonuna baktı, belki mesaj gelmiştir diye. Kapıya yöneldi. “Benim için bu defter kapanmıştır. Artık aşka inanmıyorum” dedi. Çıktı. Arkasından baktım, omuzları çökmüştü. Ruhu çalınmış gibiydi. Seslendim: “Aslında inanıyorsun ve hala umudun var. Yoksa dertleşmek için seçtiğin kişi ben olmazdım!” alıntıdır.
__________________ | ||
|
30-09-2009, 11:02 | #2 | ||
BeŞiKtAşKımM.. Üyelik tarihi: Mar 2008 Yaş: 34
Mesajlar: 4.698
Tecrübe Puanı: 51 | En güzel rüyaların bile bir sonu vardır: Bir bahar rüzgârından alarak bir sabah hız Mevsimlerin ömrünü yaşamıştı aşkımız. Onu şimdi kaybettim ve şimdi sonbahardır. (yaşar Nabi Nayır) Teşekkürler.
__________________ Kalbimin en orta yerinde büyük bir yangın var, Alevler içinde... Beşiktaş sana yemin olsun, Bitmeyecek sevdan... ☻ /▌\ / \ ☻ /▌\ / \Siyah! ☻ /▌\ / \ Beyaz! ☻ /▌\ / \ Hep Seninleyiz! ☻/ /▌Beşiktaş!:) | ||
30-09-2009, 11:12 | #3 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Mar 2008 Yaş: 53
Mesajlar: 16.883
Tecrübe Puanı: 69 | Rica ederim Mehlikacığım,şiir için ben teşekkür ederim.
__________________ | ||
30-09-2009, 13:36 | #4 | ||
Banned Üyelik tarihi: May 2009 Yaş: 36
Mesajlar: 1.397
Tecrübe Puanı: 0 | bı kez canın yandımı artık onun olmadıgına ınanıosun belkıde korku denılıyor buna..ama su bı gercek kı hıc kımse ıcın aglamaya degmez çünkü sen ağlarken o baskasını koluna takmıs oluyo üzüldüğünle kalıosun sap gıbı | ||
30-09-2009, 13:58 | #5 | ||
ah mine'l-aşk Üyelik tarihi: Sep 2007 Yaş: 38
Mesajlar: 7.404
Tecrübe Puanı: 42 | Teşekkürler ablam
__________________ Yar gurbette can yürekte..Bir kafeste ne amansız..Sonsuz ayrılıktır geçmez zaman..Her gece hep aynıdır..Fırtınada ak ayazda..Sürgün her yerde hep yalnızdır..Gül açsada kuş uçsada..Görmez dargındır.. | ||
01-10-2009, 10:47 | #6 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Mar 2008 Yaş: 53
Mesajlar: 16.883
Tecrübe Puanı: 69 | Hiç kimse için ağlamaya değmez bence de Selin... Rica ederim Semra...
__________________ | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |