rüzgar (Cahit Külebi) Şimdi bir rüzgâr geçti buradan Koştum ama yetişemedim, Nerelerde gezmiş tozmuş Öğrenemedim. Besbelli denizden çıkıp Kıyılar boyunca gitmiştir, Tuz kokusu, katran kokusu, ter kokusu Yüreğini allak bullak etmiştir. Sonra başlamış tırmanmaya dağlara doğru Bulutları koyun gibi gütmüştür, Okşayıp otları yaylalarda Büyütmüştür. Köylere de uğradıysa eğer Islak, karanlık odalarda beşik sallanmıştır, Güneş altında çalışanlara İmdat eylemiştir. Sonra başlayıp alçalmaya ovalara doğru, Haşhaş tarlalarında eflatun, pembe, beyaz, Kıraçlarda mavi dikenler.. Toz toprak gözlerine gitmiştir. Şehirlere uğramış ki yanımdan geçti, Haşhaş çiçeğine benzer kızlar görmüştür, Bir gülüş, bir tel saç, allık pudra Alıp gitmiştir. Şimdi bir rüzgâr geçti buradan Koştum ama yetişemedim, Soraydım söylerdi herhalde. Soramadım. |
YEŞEREN OTLAR Bir melek su taşıdı, Biri serinlik taşıdı uzaktan Biri yeşillik getirdi. Yıldırım gibi, ama sessiz Çimenler sökün etti kara topraktan. Sonra sen geldin dünya güzelim! Yürüdün salına salına, Bastığın yerde güller açtı, Sarıldı ayaklarına. Aşk da yeşeren otlara benzer Günü saati bilinmez. Bakarım bir gün hepsi solmuş Dünya güzelim gider gitmez. CAHİT KÜLEBİ |
Türkiye`de Saat: 14:26 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2