![]() |
Günümüzde Yerel ve Yaygın Basın GİRİŞ Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde kitle iletişim araçları iki yönlü bir ilerleme süreci içine girmişlerdir. Bir bölümü ile sınırları aşan bir bütünleşme süreci yaşanmakta. Öte yandan da her kent, her kasaba, hatta her semt, her mahalle yerel gazeteye, radyoya sahip olmak istemektedir. Bu gelişmeler çerçevesinde işlev, ister yerel, ister bölgesel, ister yaygın olsun ortak işlev, görev ve sorumluluklara sahiptir. Ancak bu görev ve sorumluluklar gazetelerin nitelikleri ya da özellikleri nedeniyle göreceli olarak değerlendirilemez. Bu nedenle yerel gazetelerin işlevleri, görevleri ve sorumlulukları, en az yaygın basın kadar önemlidir. Bunun somut kanıtı da birçok Avrupa Ülkesindeki yerel - bölgesel basının toplam tirajının yaygın basının toplam tirajından birkaç kat fazla olmasıdır. Bu tezde günümüzde yerel ve yaygın basını, özelliklerini, temel sorunlarını ve Osmaniye’de yerel basının üzerinde araştırmalar yapılmıştır. |
1. GÜNÜMÜZDE YEREL VE YAYGIN BASIN Çağdaş Demokratik rejimlerde, yaşama, yürütme ve yargıdan sonda dördüncü kuvvet haline gelen basın, her dönemde vatandaşla devlet arasındaki ilişkileri düzenleyerek bir kamu görevi yapmakta, demokrasi ve diğer özgürlüklerin korunmasında, öteki kuvvetlerin en büyük destekçisi olmaktadır. [1] Kimi yöreler, görünürde küresel ilişkiler içinde yer alırken, yerele dönüş eğilimleri sonucu, gerçekte bu ilişkilerden koparak hızla kendi içine kapanmaktadır. Bu çabanın göstergelerinden biri de, her toplumun kendi içinde daha yerel kurumlara, iletişime ve yaşama gereksinim duyarak, yerel iletişim araçlarına önem vermesidir. Günümüzde yerel basın, yöre halkının kültürel kimliğini korumak, haklarına sahip çıkmak, yöreye saygın bir konum kazandırmak görev ve yükümlülüğünü üstlenmektedir. [2] Çünkü birey, yerel ilişkilerle yaşadığı çevreye, kültüre ve topluluğa daha yakın bir bağlılık ve ortaklık duygusu ile yaklaşmaktadır. Bu noktada da yerel basın, bireyin yöresel yaşamındaki en büyük yardımcısı ve başvuru kaynağı olmaktadır. Çünkü yerel basın, yayımladığı haberler, fotoğraflar, ele aldığı sorunlar, kentin gereksinimleri, kentteki kültürel ve sosyal etkinliklere ilişkin aktardığı bilgilerle bireye “ yaşanan yer” duygusunu, yaşadığı yerin bir parçası olduğu düşüncesini kazandırmaktadır. |
1.1. Basının Görevleri Basının görevleri ise genelde şöyle sıralanmaktadır: 1. Anlamlı bir çerçeve içinde, günün olaylarını doğru, tam ve mantıki bir biçimde sunma. 2. Kanaat ve eleştirilerin değiş tokuş edildiği bir forum olma. 3. Toplum içindeki grupların kanaatlerini ve tavırlarını birbirlerine duyurabilecekleri bir araç olma. 4. Toplumun amaçlarını ve değerlerini sunma ve açıklama yöntemi olma. 5. Yansıttığı bilgi, düşünce ve duygu akımlarıyla toplumun bütün üyelerine erişebilme. Çağdaş basın gibi bir kitle iletişim aracının görevi, doğru ve tam haber verme yanında “ kamu tartışmalarının ortak taşıyıcısı” olmaktır. Bu konuda, Amerikan Basın Özgürlüğü Komisyonu Raporu’nda şöyle denilmektedir. “Özgür bir toplumun gereği, doğuş koşullarından dolayı bir fikrin kösteklenmemesidir. Basın, herkesin fikirlerini yayımlayamaz ve bu beklenmez. Fakat dev basın birimleri, yansız haber vermenin bir gereği olarak ve taraf tutma işlevlerinden ayrı olarak, kendi kanaatlerine aykırı olan fikirlerin yayımlanması görevini yüklenebilirler ve yüklenmelidirler. Bir toplumdaki bütün önemli görüşler ve çıkarlar, kitle haberleşme araçları tarafından temsil edilmelidir. Bu görüşlere ve çıkarlara sahip olanlar, kendi gazeteleri ve radyo istasyonları aracılığıyla vatandaşlara, bunları duyurma gücüne sahip olmayabilirler. Gerekli yatırım yapabilseler bile, bu kimselerin yayınlarının, taraftarları dışındaki gruplar tarafından okunacağına ya da programlarının duyurulacağına dair güvenceleri olamaz. İdeal düzen, kendi görüşlerini sunan kitle iletişim araçlarının, aynı zamanda öteki görüşlere de yer vermeleridir. Onların adilliğini denetlemek ve önemli olayların saf dışı bırakılmasını kısmen engelleyebilmek için, taraf tutan özel araçların hayati önemi vardır. Böyle bir düzenin yokluğunda, toplumda kısmen dışlanmış gruplar, dışlanmaya devam edeceklerdir. Görüşleri karşılıksız kalan grupların bu görüşleri, önyargılara dönüşecektir. Beklenen, kitle iletişim araçlarının toplumdaki bütün gruplara ulaşmaları ve onların birbirlerini anlamalarına aracı olmalarıdır. |
1.1. Ulusal Basın Genelde mesleki ve akademik dilde Türkiye içi ve dışı dağıtımı yapılan basın, “ulusal basın” olarak adlandırılmaktadır. Bazı çevre ve kaynaklar ise, yerel basın mensuplarının “ ulusal “ sıfatına yönelik, “ Biz milli değil miyiz?” biçimindeki eleştirilerini göz önüne alarak, “ yaygın basın” deyimini kullanmayı yeğlemektedir. Bu çerçevede ulusal basın, “Merkezleri İstanbul’da bulunan, ülke çapında sürekli ve düzenli olarak dağıtımı yapılarak satışa sunulan yüksek tirajlı gazeteler” olarak tanımlanabilir. Bir başka anlatımla, orta ya da büyük çaplı ticari kuruluşlar sayılan ulusal basın, geniş haber kaynaklarıyla ülke kamuoyuna seslenmektedir. 1.1.1 Türk Gazeteciliğinde 5 Önemli Gelişme Türk gazeteciliğini, Cumhuriyetin ilanından sonraki dönemde gerçekleştirilen beş önemli gelişme büyük ölçüde etkilemiştir. Bu olayların doğurduğu sonuçlar doğrultusunda yaşanan aşamalarda, İstanbul gazeteleri ulusal nitelik kazanarak etkin birer kitle iletişim aracı olmuşlardır. Bu aşamaları şöyle sıralamak mümkündür. 1.1.1.1 Latin Harflerinin Kabulü Birinci aşama, 9 Ağustos 1928 tarihinde gerçekleştirilen harf devrimiyle latin harflerinin kabulüdür. Gazeteler de, yeni harflere okuyucuların alışmalarını kolaylaştırmak amacıyla, bir süre bazı sütunları Arap harfleriyle, bazı sütunları ise Latin harflerle basılmış bir biçimde yayımlanmışlardır. Örneğin, 10 Eylül 1928 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi, Latin ve Arap harfleriyle yayımlanmış, 1 Aralık 1928’den itibaren de, yalnızca Latin harfleriyle yayımlanmaya devam etmiştir. [1] |
1.1.1.1 Dizgi Makinelerinin Kullanılması İkinci aşama, İkinci Dünya Savaşı öncesi, matbaalara dizgi makinelerinin (linotip) girmesiyle yaşanmıştır. (İlk linotip, 1930 yılında Cumhuriyette kullanılmıştır.) Elle dizgi yerine, kelime ve satırların bloklar halinde, makine aracılığı ile dizilmesi, dizgi işlemini kolaylaştırarak hızlandırmış, ayrıca baskı işlemlerinin daha düzgün biçimde ve daha kısa sürede gerçekleşmesine olanak sağlamıştır. 1.1.1.2 Gazetelerin İçeriğinde Değişiklik Bir başka aşama, gazetelerin içeriğinde yapılan değişikliklerdir. 1941 yılında Türkiye’de günlük toplam tirajları 60 bine ulaşan 11113 gazete bulunmakta, ayrıca 227 dergi yayımlanmaktadır. 1946 yılında tirajları 100 bine yaklaşan 202 gazete ve 302 derginin yayımlandığı belirlenmiştir. [1] Tirajların artmasına, o dönemlerde yanlı yayıncılık yapan radyonun neden olduğu belirlenirken, bu artışa, gazetelerin içerik değiştirmelerinin yol açtığı da saptanmıştır. Başyazıya dayanan gazete “ yerine, “ haber ve fotoğrafa öncelik tanıyan gazete” anlayışına geçilmiştir. Bu yeni anlayışa “Hürriyet” gazetesi öncülük etmiştir. 1.1.1.3 Ofsete Geçiş 1960’ın ortalarında başlayan ofsete geçiştir. Böylece renkli gazete basma olanağına kavuşulmuş, baskı kalitesi mükemmelleştiren baskı süresi de, tipo baskıya oranla çok kısaltılmıştır. |
1.1.1.1 Bilgisayar Teknolojisi 1980’li yıllarda bilgisayarların kullanılmasıdır. Gazete hazırlanmasında bilgisayarların kullanılmasıdır. Gazete hazırlanmasında bilgisayarların kullanımı, dizgi ile baskıya hazırlık sürelerini çok büyük ölçüde kısaltılmıştır. 2. YEREL BASIN Yerel basın, ülkenin çeşitli yörelerinde, özellikle büyük kentler dışındaki yerleşim birimlerinde, il, ilçe ve beldelerde, günlük, haftalık ya da daha fazla aralıklarla yayımlanan, yayımlandıkları yörenin haberlerini veren, sorunlarını dile getiren, halkın isteklerini ilgililere aktarmayı hedefleyen yazılı basın organlarıdır.[1] Yerel (yöresel) basın, Türk _kamuoyunda “Anadolu basını” ya da “taşra basını” olarak da adlandırılmaktadır. Genel bir anlatımla yerel basın, sınırları dar ve tanımlanmış bir yörede, (kasaba, kent ya da bölge) yöre halkını bilgilendirmeye, eğitmeye, eğlendirmeye, böylece kamuoyunun serbestçe oluşmasına katkıda bulunmaya çaba gösteren kitle iletişim araçlarıdır.[2] Basın tarihi incelendiğinde görülmektedir ki, gazetelerin büyük bir bölümü yerel olarak doğmuş, bazıları ekonomik ve teknolojik gelişmelerden yararlanınca, yerel özelliklerini terk ederek ulusal, hatta Avrupa’daki bazı gazeteleri hatırlamak gerekirse, uluslar arası olmuşlardır. |
1.1. Yerel Basının Temel Özelliği Genelde ulusal ya da uluslar arası kitle iletişim araçları, bireylere düşünemedikleri, ulaşamadıkları dünyayı sunarken, onların içinde yaşadıkları sorunları çözememekte ve toplu üyeleri kendi sorunları ile baş başa kalmaktadır. Yerel basının temel özelliği ise yayımlandığı yörede bireylerin sorunlarını çözmelerine yardımcı olmak, bireyler arasındaki ilişkilerin olumlu yönde gelişmesini sağlamak, yerel düzeydeki kamuoyunun oluşmasına katkıda bulunmak ve bu arada yerel yönetimleri bir ölçüde denetleyerek, eleştirerek kamu görevi yapmaktır. Yerel basın bölgenin ve bölgede yaşayanların her türlü sorununu ve bu sorunların karşısında üretilebilecek çözüm önerilerini gündeme getiren, tartışan, yerel yönetim ile merkezi yönetim arasında köprü işlevi gören, halkın gözü kulağı olduğu kadar, yerel yönetimin dili de olabilen bir işleyişle, kişileri küreselleştirme girdabından biraz olsun alıkoymaktadır. Aslında yerel basın, bir yönü ile ülke basınına malzeme sağlamakta, onları uyarıcı görevler görmekte, onlara yardım ortamı hazırlamaktadır. Yerel basın mensubu, doğrudan bölge halkı ile iç içe yaşadığı için, bölgede gelişen olaylara çok daha yakındır. Bölgeyi ve bölge halkını iyi tanır. Yerel halk, kendi gazetesinde kendi sorunlarını, gelişmelerini, sesini, yüzünü görür, kendisi ile ilgili her şeyi daha yakından izler; olaylara daha yakından sahip çıkar. Yöre halkının moral kaynağı olan yerel basın, bireylerin, çevreleriyle ve kendileriyle barışık, ilgili, bilgili ve yetkilileri yönlendirici yaşamalarını sağlamakla yükümlü, dolayısıyla da çok önemli bir görevi üstlenmiş kurumdur. Yerel iletişim çevre koşulları içinde, yerel gazeteler, kitle iletişim açısından toplumun en öncelikli araçlarıdır.[1] Yerel gazeteler, yönetenler ile yönetilenler arasında bir köprü durumundadır. Çünkü küçük kentlerde, yabancılaşma büyük kentlerdeki gibi olmadığından, gazeteci, yakın çevresindeki gelişmelerle daha bir ilgilidir. |
1.1. Belirlemeler ve Temel Özellikleri Yerel basının sorunlarını, teknoloji sorunu, sermaye sorunu, eleman sorunu, satış sorunu,içerik sorunu vs. gibi sıralamanın yanı sıra, bu sorunlara çözüm önerileri üretmek ve bunları tavizsiz bir biçimde uygulamak gerekir. 1.1.1 Sayısal Sınırlamadan Kaçınılmalıdır Yerel basın açısından dile getirilmesi gereken bir gerçek de, genelde bir yerleşim biriminde bulunan yerel basın kuruluşu sayısının, gereğinden fazla olmasıdır. Dolayısıyla kentte var olan reklam ve ilan geliri de, sayısal olarak gereksiz bir çokluk gösteren basın kuruluşları arasında bölününce, ortaya yerel basın adına gerçekten üzüntü verici bir gelir rakamı ortaya çıkmaktadır. Bu gelir de, var olan kuruluşların güçlenmesine yetmemektedir. 1.1.2 Öze Dönülmelidir Yerel basının kendi gücü oranında, ancak hiçbir zaman yeterli ve nitelikli kabul edilmeyecek düzeyde sürdürdüğü yayıncılık ve sahip olduğu anlayış, yerel kamu oyunun iletişim ihtiyacını karşılayamamaktadır. Bunun da ötesinde, yerel basının, nicelik ve nitelikten uzak biçimsel, içeriksel ve kuramsal yapısı, yerel kamuoyunun gelişen olaylara ilişkin sağlıklı tartışma ve aydınlanma zeminini, ortak bir tavırda birleşebilme gücünü ve etkin bir iletişim kurumuna sahip olma şansını da yok etmektedir. Yerel gazete genel medya havasında çıktığı için, yani yerel habercilik birçok yerde, vatandaşın beklediği ölçütlerde yapılmadığı için gazete satılmamaktadır. [1] |
1.1.1 Nitelikli Gazeteciler Çalıştırmalıdır Yerel basının nitelikli elemanlar istihdam etmesi gerekmektedir. Elbette bu işin gerçek uzmanları, basın konusunda eğitim yapmış, bu alana ilişkin kültürel ve bilgisel birikimi olan kişilerdir ve elbette bu tür kişilerin istihdam edilmesi en sağlıklı olanıdır. Türkiye’de yerel ya da ulusal düzeyde gazetecilik yapmak, bir anlamda kişilik tatmini ve etkin bir kimlik sahibi olmak anlamına da geldiği için, oldukça rağbet gören bir meslek alanı halindedir. Ancak yerel basının, emekli olmuş öğretmenlerin yazdığı köşe yazılarından çok daha öte bir gazeteciliğe, soru sormasını ve haber yazmasını az çok bilen, Türkçe’yi iyi kullanan dinamik insanlara ihtiyaç bulunmaktadır. 1.1.2 “Haber Türü ve İçerikleri Değiştirilmelidir”. Türkiye’de, açıkça belli edilmese de yerel basının, ulusal basınla rekabete girmesi, ulusal basına özenmesi gibi bir yanlış anlayış bulunmaktadır. Yerel gazetelerde tabii ki, ulusal haberlere de önemleri ölçüsünde yer verilmelidir. Ancak bu, yerel unsurları gölgede bırakarak, onları görmezden gelecek kadar, ya da o günü kurtaracak kadar haberi doldurmaya yönelik olmamalıdır. Ayrıca basında yer alacak haberlerin güvenilirliği temel ilke olarak görülmemeli, doğruluğundan en ufak bir şüphe duyulan haber asla kullanılmamalıdır. [1] İnsanlar kitle iletişim araçları yardımıyla Amerika’daki ya da Japonya’daki depremlerden anında haberdar olmak istemektedir. Ancak bundan da önemlisi, İnsanlar yaşadıkları kentte önce kendi çevrelerindeki sorunların çözülmesini istemektedirler. Bu sorunların çözülmesinde de bir sese, bir sözcüye, bir kulağa, gözlemciye, kısacası sorunların çözülmesinde bir takipçiye gereksinim duymaktadırlar. |
Yerel basında yer alan haberlerdeki tekdüzelikten de kurtulmak gerekmektedir. Haber özenle seçilmeli ve özenle sunulmalıdır. Deneyimler ve haber kokusu, bu konuda basın mensubunun en büyük yardımcısıdır. Haberin gazetelere ulaşan yüzlercesi, binlercesi arasında değer bulabilmesi için içeriğinin sağlam, biçiminin de düzgün olması gerekir. 1.1.1 “Ulusal Basınla Rekabete Girilmemelidir”. Yerel basına ilişkin üzerinde durulması gereken bir başka konu da ulusal bakınla rekabet çabasıdır. Bu oldukça yanlış bir çabadır, zira yerel basının ulusal basınla rekabet edebilme çabası bile yanlış bir girişimdir. Yerel basının ulusal basınla rekabete girmesi, yerel basın adına büyük güçlüklerin doğmasına neden olacaktır. 1.1.2 “Basının da Ticari İşletme Olduğu Unutulmamalıdır“. Görüldüğü gibi gazeteler, ulusal, yöresel ya da yerel olsun, sermaye, teknoloji, insan gücü, üretim ve pazarlama gibi unsurları bünyelerinde bulundurduklarına göre birer ticari işletmelerdir. |
1.1.1 Yerel Basını Teşvik Eden Etkenler Toplum yaşamında, yerel gazetelerin çok önemli işlevleri vardır. Bu gazeteler, yayımlandıkları kentlerin, hatta ilçelerin insanlarıyla iç içedir, hatta onlardan bir parçadır. O kentin bütün sorunları içinde yoğrulmakta ve okur gazete ilişkisi çoğu kez, aile yakınlığı ve ilişkileri boyutlarına kadar varmaktadır. Ulusal gazetelerin bir türlü ulaşamadıkları noktalar bunlardır. [1] 1.1.1.1 Coğrafya Birçok ülkede geniş toprak alanları, yerel basının doğuş nedeni olmuştur. Uzaklık, içine kapanmanın, sorunlara yerel çözümler aramanın nedenlerinden biridir. Birey yaşam hırsını, tutkusunu, kendi kurmak zorunda olduğu küçük dünyada tatmin etme yoluna gitmiş, iletişim gereksinimini de kendi çözümlemiştir. Bu arada uzaklığın yanı sıra ülkelerin topografik yapılarındaki olumsuzluklar da, yerel basının gelişmesine olumlu katkılarda bulunmuştur. Geçit vermez yüksek dağların, ABD’de kablolu televizyonun gelişmesini nasıl körüklediği, bilinen bir gerçektir. 1.1.1.2 Ekonomi Türkiye’de de son yıllarda belgelendiği gibi, ekonomik gelişme yerel basını teşvik hatta deyim yerindeyse tahrik etmektedir. Gelişen ekonomiler, iletişim gereksinimini körüklemekte, satın alma gücünün yükselmesi tirajları artırmakta, artan tirajlar da yeni ürünlerin tanıtılmasında aracı olmaktadır. Bursa, Adana, Kocaeli, Sakarya, Gaziantep vs. gibi ekonomik açıdan gelişmiş kentlerde, içerik ve kalite açılarından ulusal basını aratmayacak gazetelerin yayımlanmakta olduğu herkes tarafından bilinmektedir. |
1.1.1.1 Siyaset Yerel gazete yayımlanmasını teşvik eden etkenlerin en önemlilerinden biri de siyasal görüş ayrılıklarıdır. Belirli kişi ve gruplar, yörede kendi siyasal görüşlerini yaymak amacıyla gazete yayımlamakta ya da daha önce yayımlanmakta olan gazeteler belirli görüşlere angaje olmaktadırlar. Ülkede demokratik yaşamın yerleşmesi için gerekli olan bu tür davranışlar, militanlığa varmadığı sürece, sağduyuyla karşılanmaktadır. Çoğulcu demokrasilerin en önemli koşulu, siyasal görüşlerin, dolayısıyla siyasal partilerin varlığıdır. Yerel düzeyde, çeşitli siyasal görüşleri yansıtan gazeteler de, bu açıdan demokrasinin yerleşmesine katkıda bulunmaktadırlar. 1.1.1.2 Bölgecilik Yerel basını bir ölçüde teşvik eden etkenlerden biri de bölgeciliktir. Belirli yöre ve bölgelerin, komşularıyla ekonomik rekabetleri toplumsal sonuçlar da doğurmaktadır. Bu açıdan gazeteler, yöresel ve bölgesel rekabeti körüklerken, gerçekleştirdikleri iletişimle de ekonomik atılım ve uygulamalar için gerekli verileri sağlamaktadır. Bu alanda spor kulüpleri ve onlara ilişkin haberlerle doldurulmuş spor sayfaları da, bölgesel rekabet ve gururun birer simgesi olmaktadırlar. 1.1.1.3 Teknolojik Gelişme Teknolojik gelişme, özellikle kitle iletişim araçlarının üretiminde büyük kolaylıklar sağlamıştır. Dolayısıyla, iletişime ilgi, elde olmayan nedenlerle ertelenmemektedir. Yazı, dizgi, baskı teknik ve yöntemleri, bir yandan kolaylaşırken bir yandan da yaygınlaşmıştır. Gazete sabahın erken saatlerinde, gerekli haberlerle okuyucuya sunulmakta, isteyen artık bilgisayar ve Printer’i sayesinde “ gazetecilik” basabilmektedir. Türkiye’de bile hemen her ilçenin birkaç radyosu, her ilin ise bir iki televizyonu bulunmamaktadır. Bu gelişmeler de, yerel ve yöresel basına olumlu katkılar sağlamıştır. |
1.1.1.1 Ürünlerde Farklılaşma Farklı bir şey üretme, değişik bir ürün ortaya çıkarma insanın doğal dürtüşüdür. Özellikle çeşitlilik, iletişimde aranan bir niteliktir. Bireylerin değişik uygulamalar ve görüşler hakkında bilgi sahibi olarak belirli kararlara varmaları, demokrasilerde her zaman gerçekleştirilemeyen ancak arzulanan bir uygulamadır. Bu etken de, özellikle yerel basında görülmektedir. Özellikle Türkiye’de, birçok il ve ilçede umulmayan sayıda gazete yayımlanmaktadır. Yerel gazete sahip ve yöneticilerine, sık sık birleşmeleri, sermayelerini katarak teknik ve içerik açılarından daha kaliteli gazeteler çıkarmaları önerilmesine rağmen, bu gerçekleştirilmemektedir. Bu karşı çıkmaya gerekçe olarak da, çok sesliliğin, ülkeye tek seslilikten ya da az seslilikten daha yararlı olduğu gösterilmektedir. 1.1.1.2 Yerel Basının Öteki Özellikleri Yerel basın (Anadolu Basını) denilince ne anlaşılmaktadır? Kimilerine göre makaslama, ya da masa başı haberlerle, resmi ilan için yayımlanan, sayfalarında pek önemli bir şey bulunmayan, çevrede yankı uyandırmak amacıyla yapılan baskı çalışmalarıdır. Kimilerine göre ise, Anadolu Basını ve mensupları, kişisel çıkarlar yerine, ülke ve ulus çıkarlarını ilk planda tutarak, kendi aralarında örnek olmuş, olmaya devam eden gazeteler ve gazetecilerden meydana gelmektedir.250 Yerel sorunları objektif ve doğru bir biçimde dile getirerek sağlıklı bir kamuoyu oluşmasına katkıda bulunabilen, yörenin sesini yansıtabilen, toplumsal, ekonomik, kültürel ve siyasal gelişmeleri yöre halkına aktarabilen gazeteler, Anadolu Basını’nın önemli bir bölümünü meydana getirmelidir. |
1.1.1.1 Ulusal Özellik Anadolu Basını, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda, önemli görevler üstlenmiş bir basındır. Bu görevleri yerine getirirken, ulusal birlik ve bütünlük ilkesinden asla taviz vermemiştir. Nitekim Atatürk, Anadolu Basınını, üstlendiği yüce görevi başarmasından ötürü, “fazilet adaları” olarak adlandırmıştır. Bu yönüyle yerel basın, demokrasi anlayışının yerleşip kökleşmesinde, çok partili parlamenter rejimin ve katılımcı demokrasinin tabana yayılmasında kamu görevi üstlenmiştir. 1.1.1.2 Yapısal Özellik Anadolu Basını, Türk toplumunun ekonomik, siyasal, sosyal ve kültürel özelliklerini yansıtan bir ayna gibidir. Anadolu basınında, Türk aile düzenini, geleneğini, Anadolu’daki ekonomik felsefeyi, toplumsal düzeni, hayat tarzını iki açıdan görmek mümkündür. 1. Yerel Basının bir bölümü, miras yoluyla babadan oğula geçen gazetelerden oluşur. Bu gruptakiler, çağdaş teknolojiye kendini uyarlayamamış, eski yöntemlerle dizilip basılan, iki ya da üç kişinin çalıştığı, 50-150 arasında satışı olan, resmi ilan gelirleri ve matbaada yapılan yan işlerle ayakta durmaya çalışan geleneksel gazetelerdir. 2. Bu gruptakiler ise ofset basılan, bazıları da bölgesel olan gazetelerdir. Önceleri Babıali sermayesi tarafından satın alınan ya da kurulan bu gazeteler, daha sonra yerel sermayenin eline geçmiştir. Örnek olarak Adana, Bursa, Kocaeli, Sakarya, Konya ve Trabzon’da yayımlanan bazı gazeteler gösterilebilir. Bu gazeteler, sahip oldukları teknoloji ve ulaştıkları yüksek tirajlarla kamuoyu yaratmakta etkin bir rol oynamakta, zaman zaman da siyasal ve ekonomik baskı aracı olarak kullanılmaktadırlar. |
Anılan kentlerde basılan 13 ofset gazetenin toplam tirajı 200.000’i bulmaktadır. Bu rakam Anadolu Basını’nın toplam tirajının yaklaşık ¼’ dür. Anadolu’da yayımlanan gazetelerde toplam 2.500 kişinin çalıştığı varsayılmaktadır. Oysa 13 ofset gazetede çalışanların sayısı 500 dolayındadır. 1.1.1.1 Siyasal Özellik Anadolu gazeteleri, siyasal örgütlenmelerde, çoğu zaman siyasal partilerin temel alt yapılarını oluşturmaktadırlar. Anadolu gazetelerinin sahipleri ve yöneticileri, genel olarak yörelerinin toplum liderleri, toplumsal ve siyasal güç odaklan konumundadırlar. Bu gerçeğin bir kanıtı da, siyasal tansiyonun yükseldiği, siyasallaşma sürecinin hızlandığı dönemlerde yayımlanan gazete sayısının artmasıdır. Bu çerçevede, Türk toplumunun siyasallaşma süreciyle Anadolu Basını’nın sayısal artışı arasında doğrudan bir ilişkiden söz etmek mümkündür. 2. YEREL BASININ TEMEL SORUNLARI Yerel basının gelişmiş olması ve güçlenmesi, yerel iletişimi artırmakta, bu iletişim yerel yönetimi etkilemekte, bu da yerel demokrasinin, yerel demokratik yönetimin güçlenmesine ve halk arasında benimsenmesine yardımcı olmaktadır. Kitle iletişimin en son etkinliğini ve yararını, yerel basın yoluyla görmek mümkündür. [1] |
Çağdaş ve demokratik iletişim kavramları açısından az gelişmişlik sürecini yaşamakta olan Türkiye’de yerel basının sorunları, yaygın basının sorunlarına, birçok yönde benzer özellikler göstermektedir. Gazete okuma oranının düşük olması, halkın isteklerine cevap verilememesi, yetersiz tirajlar, teknolojilerden akılcı bir biçimde yararlanılamaması, niteliksiz işçi çalıştırılması, çalışanların eğitimine önem verilmemesi, satışı artırmak için içerik iyileştirmesi yerine magazin haberlerinden ve promosyon kampanyalarından medet umulması, günümüzde yerel basının da gelişmesini, iyileşmesini önleyen temel etkenlerdir. Buna, devlet kurum ve kuruluşlarının yerel basına yönelik ilgi eksikliği eklenince, yerel basın yıllardır, kendisine değer verilmeyen, ciddiye alınmayan, sorunlarına çözüm üretilmeyen bir konumda kalmıştır. 1. ANADOLU’DA GAZETECİ TİPLERİ Anadolu’da günümüzde de üç değişik tipte gazeteciye rastlamak mümkündür. [1] 1. Mesleğin bütün inceliklerini bilen, yetenekli, bilinçli, seviyeli, özverili, ciddi, mütevazı ve sabırlı gazeteciler. 2. Mesleğin bilincinden, sorumluluğundan ve düzeyinden habersiz, mesleği bir çıkar ve şantaj aracı olarak gören, resmi ilan sömürüsünden yararlanmak amacıyla gazete çıkaran dalkavuk ve çıkarcı gazeteciler. 3. Özellikle küçük yerleşim birimlerinde stadyumlara bedava girebilmek, toplu taşıtlarda ücretsiz seyahat edebilmek için, bir gazete ya da ajansın tanıtım kartını edindikten sonra, bunu özel amaçları için kullanan sözde gazeteciler. |
1. YEREL GAZETECİLERİN GÖRÜNÜMÜ Yapılan araştırmalar ye yerel gazete sahip ve temsilcileriyle gerçekleştirilen görüşmeler sonucu, yerel gazetelerin görünümünü aşağıdaki ana başlıklarda toplamak mümkündür. 1. Yerel gazetelerin çok büyük bir bölümünün sahiplerinin asıl işi, matbaacılıktır. 2. Yarıya yakın bölümü, aile şirketi biçiminde yönetilmektedir. 3. Önemli bir bölümü, kapanmamak için adeta “ can çekişerek” yayımlarını sürdürmektedirler. 4. Bir bölümünün teknolojileri ve teknik donanımları çok eskidir. Aralarında hala elle dizilerek pedallı makine ile basılanlar bile bulunmaktadır. 5. Bazılarının, gerçek gazetecilik yapmak gibi kaygıları da yoktur. 6. Bazı gazeteler ise yalnızca resmi ilan almak için kurulmuş görünümündedirler. 7. Siyasi baskı kurmak, ya da prestij sağlamak için gazete yayımlayan, ya da satın alanlar da bulunmaktadır. 8. Gazete sahipleri arasında, yerel politikacılar ile işadamlarının yanı sıra kırtasiyeci, fırıncı ve taksi şoförü de bulunmaktadır. Kendilerini gazeteci sayanlar arasında, turşucu ve ciğerci gibi meslek mensupları da vardır. [1] 9. Genelde 100 – 1000 arasında tirajları olan gazetelerin bir bölümü, posta ile gönderilen abonelerin dışında, ücretsiz dağıtılmaktadır. Başka bir dağıtım sistemi yoktur. Gazeteler genelde bayilerde görülmemektedir. 10. Yerel radyo ve TV’lerin yaygınlaşmasıyla, gazetelerin reklam gelirlerinde büyük düşüşler olmuştur. 11. Resmi ilan gelirleri yetersiz kaldığından, gazetelerin büyük bir bölümü matbaalarında basılan kartvizit, davetiye, bülten, el ilanı, matbu evrak ve dergi gibi “piyasa işlerinden” sağlanan karın bir bölümüyle finanse edilmektedir. [2] |
1. Matbaası olmayan gazetelerin ise durumları çok daha zordur. 2. Gazetelerin büyük bölümünün yayın politikaları, yayın dili yoktur, ama Türkçe, İmla ve dizgi hatalarında karşı rastlanılmaktadır. 3. Gazetelerin büyük bölümünde genel yayın yönetmeni, yazı işleri müdürü gibi beyin takımının adları, künyede yer almakta, ancak kendileri uygulamada görülmemektedir. 4. Eğitilmiş muhabir, hatta bazılarında muhabir olmadığı için haber ağı, dolayısı ile haber de sınırlı kalmaktadır. [1] 5. Bazı gazeteler, gönüllü ve alaylı birkaç kişinin özverileriyle yayımlanmaktadırlar. 6. Yerel gazetelerin büyük bölümü, içerik açısından yetersiz, yörenin toplumsal, kültürel, ekonomik ve sanatsal yapısını ve sorunlarını sergilemekten uzaktır. 7. Bu gazetelerin büyük bölümünün mizanpajı, teknik eleman azlığından ve yetersizliğinden (ya da yokluğundan) çok kötüdür. Birinci sayfayı bir iki şişirilmiş haberin yanında reklamla dolduranlar bile bulunmaktadır. [2] 8. Genelde 4 sayfa çıkan gazetelerin içeriği, “ altın makas” diye adlandırılan ulusal basından aktarılan haberler, resmi dairelerden gönderiler bültenler, bir iki jandarma, polis, adliye haberi, bulmaca, yıldız falı, güya okuyucu mektubu, bir iki fıkranın yerleştirildiği mizah köşesi, lüzumlu telefonlar, TV programları, bir iki amatör heveslinin köşe yazıları, şiir köşesi, tüzük, kongre ve zayi ilanları, bazı yerel spor haberleri ile sınırlı kalmaktadır. 9. Tipo basılan gazetelerde, dizgi, monotip, linotip ve entertip denilen dizgi makineleriyle yapılmaktadır. 10. Ofset basan gazetelerin dizgisi ise bilgisayarla gerçekleştirilmektedir. 11. Tipo basan yerel gazetelerde, klişehane bulunmaması, dışarıda (yalnızca bazı büyük kentlerde) yaptırılacak klişelerin de pahalıya mal olması yüzünden fotoğraf kullanılmamaktadır. [3] 12. Ofset basılan gazetelerin çoğunluğu ise fotoğrafları “ scanner” aracılı ile bilgisayara yükleyerek çıkış alınmakta, ancak bilgisayarların çoğunun modeli, dolayısı ile kapasiteleri düşük olduğu için, “ hard – disk” de fazla yer kapladığından ve makinelerin çalışmasını yavaşlattığından, bu gazeteler de fotoğrafa çok az yer vermektedir. Günlüklerin dışındaki bazı gazeteler, yayın sürelerine uyamamakta, |
1. yeterli haber ya da gazetede yer alacak “ metin” bulunduğunda yayımlanmamaktadırlar. 2. Yerel gazete sahip ya da temsilcileri arasında dayanışma yoktur. Bazı küçük illerde bile birbirleriyle sürtüşen ayrı gazeteci cemiyetleri bulunmaktadır. [1] 3. Yerel gazetelerle ulusal gazeteler arasında hemen hemen hiçbir konuda işbirliği ya da dayanışma gerçekleşmemiştir. 1. OSMANİYE’DE YEREL BASIN Bir az önce okuduğumuz tüm yerel basınla ilgili konular Osmaniye basını içinde geçerlidir. Bunlara ek olarak Osmaniye’de görsel basın olarak bir yerel TV (ORT) vardır. Yazılı basın olarak günlük yayınlanan Hasret Gazetesi ile haftalık yayınlanan 12 tane gazete vardır. Ayrıca 4 tane yerel radyo istasyonu vardır. Bunlar; Radyo Renk, Radyo Çiğdem, Radyo İhsan ve Radyo 80’dir. |
teşekkürler.. |
teşekkürler |
teşekkürler |
Türkiye`de Saat: 18:53 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2