JetLi :five: :five: :five: :five: :five: :five: :five: :five: :five: :five:

Dishe Desteklerinden Dolayı Teşekkürü Borc Bilirim :D

sorun akp değil sroun başbakan ve abdullah güldür bakın abdüllatif şener ismi cıkardı chp o akp li değilmiydi ? ona oy veririz demedi mi anavatan falan ni,san ayında neden uzlaşma cıkarmyapı kargaşa cıakrdılar mesela köksal toptan herkes oy verdi sorun akp değil sorun başka yerlerde ve bunuda anlıyorsun zaten efe senle aynı partiyi tutuyoruz biz bildiğim kadarıyla neyse suanda bişey yok ama taşlar oynatılırsa ATAMIZIN ilkelerine uyulmazsa değişiklik yapmaya kalkarlarsa bu ülke çok zor dönemler yaşar

not = yaklaşık 8-10 sene önce abdullah gül bu ülkede laiklik artık bitirecek onun için uğraşıyoruz gibi şeyler söylemiştir sroun AKP DEĞİL sorun burda işte

[quote=R€D-D€V!L-1903;416980]sorun akp değil sroun başbakan ve abdullah güldür bakın abdüllatif şener ismi cıkardı chp o akp li değilmiydi ? ona oy veririz demedi mi anavatan falan ni,san ayında neden uzlaşma cıkarmyapı kargaşa cıakrdılar mesela köksal toptan herkes oy verdi sorun akp değil sorun başka yerlerde ve bunuda anlıyorsun zaten efe senle aynı partiyi tutuyoruz biz bildiğim kadarıyla neyse suanda bişey yok ama taşlar oynatılırsa ATAMIZIN ilkelerine uyulmazsa değişiklik yapmaya kalkarlarsa bu ülke çok zor dönemler yaşar

not = yaklaşık 8-10 sene önce abdullah gül bu ülkede laiklik artık bitirecek onun için uğraşıyoruz gibi şeyler söylemiştir sroun AKP DEĞİL sorun burda işte[/qu
BUNLARI SORUN OLARAK GORMEMEKTE BENCE EN BUYUK SORUN

[quote=eagletrap;416987] takma kardeşim bu kadar bu ülke kişilere bağlı değildir demireller özallar menderesler ecevitler geldi geçti bunlar kalıcı değilya elbet geçecekelr birgün ama ATAMIZIN ilkelerini bozamazlar laikliğe el süremezler istedikleri gibi at koşturamazlar temel taşlara dokunamazlar yoksa sonları hayır olmaz

tabiki buyrun ....İŞTE İLKEL DEDİĞİ MADDELER
* MADDE 1. - Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
* MADDE 2. Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.
* MADDE 3. Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı “İstiklal Marşı”dır. Başkenti Ankara’dır.


İşte Bahçeli’nin elverdiği Gül
8 Haziran 1995; Abdullah Gül Meclis kürsüsünde: Hepinize soruyorum; hangi demokratik ülkenin anayasasının başlangıcında bu tip ilkel maddeler vardır; soruyorum. Bu, ancak, Baas anlayışıdır

Abdullah Gül, farklı tarihlerde yaptığı konuşmalarda, Atatürk ilkelerine karşı çıkarken, bugün tamamen teslim olduğu AB’nin Hıristiyan kulübü olduğunu söylüyor, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye’de otonomi istediğine işaret ediyor. Gül’ün Dışişleri Bakanlığı boyunca sık sık ziyaret ettiği İsrail ile ilgili sözleri de ilginç.... İşte Tempo’nun haberinde Gül’ün ‘dün’ yaptığı konuşmalar:

Laik devleti değiştireceğiz
Abdullah Gül’ün, Guardian gazetesinde 1995’te yayımlanan söyleşide, “Laik devleti yıkacağız” dediği iddia edilmişti. Ancak haberi yapan Jonathon Rugman, yıllar sonra, “Laik sistemi değiştireceğiz, ifadesini kullanmıştı” diye konuştu. Gül, 22 Ocak 1998’de Christian Science Monitor gazetesine verdiği demeçte, türbanı kamu kuruluşlarında yasaklayan anlayışı şu sözlerle eleştiriyordu: “Onlar, laik seçkinler değil. Din karşıtları. Adı Ateizm olan yaratmak istiyorlar.”

1940’lar horlatıldı
Abdullah Gül, 28 Şubat süreci ertesinde, temel eğitimi 5 yıldan 8 yıla çıkaran ANASOL-D iktidarını eleştirenlerdendi. 31 Mart 1998 tarihli konuşmasında, şunları söylüyordu: “Bütün bunlar İmam Hatip okullarını kurutmak adına yapılmıştır. (...) Evet, bütün bunların faturasını sizler ödeyeceksiniz Anavatan Partililer. (...) 1940’lı yıllara rahmet okuttunuz. Din eğitimine, Kuran öğretimine vurduğunuz bu darbeyle, elli sene sonra, 1940’lar Türkiye’si yeniden hortlatılmıştır.”

Birikimlerim faizde değil
Gül, dinin gündelik yaşamdaki yeri ve ağırlığı konusunda 7 yıl önce de bugünkünden farklı düşünmüyordu. Gazeteci Sedat Ergin’e, birikimlerini faize yatırmadığını söyleyen Gül, “Türkiye’de din özgürlüğü söz konusu olduğunda bazı sorunların var olduğunu görüyoruz. Ben, din-devlet ilişkilerinin tartışılması gerektiğine inanıyorum” diyordu.

AP, ülkeyi bölmek istiyor
Gül, 12 yıl önce, SP’nin Kızılcahamam Kampında, şunları söylüyordu: “Avrupa Parlamentosu’nda (AP), Türkiye’de bölücülüğün, otonom idarelerin nasıl istendiğini, Ermeni davalarının savunulduğunu göreceksiniz. Fakat Türkiye’de, bu milletin Müslüman’ca yaşaması söz konusu olduğunda, köktendincilik denilecek; Avrupa, budur.”

AB, Hıristiyan birliğidir
8 Mart’ta TBMM’de yaptığı konuşmada Abdullah Gül, şöyle diyordu: “Aslında Gümrük Birliği’ne, Türkiye’nin gayretleriyle girilmedi. Türkiye’nin AB’ye giremeyeceği kesindir; bunu Avrupalılar söylemektedir. Çünkü Avrupa Birliği bir Hıristiyan birliğidir. Bunu Avrupa’da herkes söylüyor, herkes biliyor.”

İsrail, işgalci bir devlettir
Dışişleri Bakanlığı döneminde defalarca İsrail’i ziyaret eden Abdullah Gül, 11 yıl önce farklı düşünüyordu. 11 Nisan 1996 tarihli konuşması, tutanakta şöyle yer aldı: “İsrail, işgalci ve yayılmacı bir devlettir. İsrail, bugünkü konumuna gelmek için, yakın geçmişinde, terör dahil her türlü aracı kullanmış bir ülkedir.”


Hedefleri arasında MGK da var
Meclis’te 31 Mart 1998’de bir konuşma yapan Gül, “Türkiye’de, karar mekanizmasının başında MGK gösterilmektedir. Türkiye’nin tek sorumlusu MGK olmuş gibi bir durum yaratılmıştır” diyordu.

Çocukların yazdığı şeyler
Yeni AKP’li Zafer Üskül’ün, Anayasa’dan Atatürkçülükle ilgili maddelerin ayıklanması önerisi, Gül tarafından 12 yıl önce, 8 Haziran’da Meclis’te gündeme getirilmişti: “Şimdi, soruyorum, hepinize soruyorum; hangi demokratik ülkenin, hangi Avrupa ülkesinin anayasasının başlangıcında bu tip ilkel -evet, söylüyorum- maddeler vardır; soruyorum. Bu, ancak, Baas anlayışıdır. Evet, bu tip yazılmalar, kompozisyon yazan çocukların yazdığı şeylerdir. (...) Böyle anayasa olmaz...“

YÖK, Türkiye’yi utandırdı
Hayrunnisa Gül, Ankara Üniversitesi Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi’ne kayıt yaptırmaya gittiğinde, yanında bugünün Cumhurbaşkanı adayı, eşi Abdullah Gül vardı. 12 başörtülü fotoğrafı kabul edilmediği için Hayrunnisa Gül kaydını yaptıramadı. Gül ise, ”Moskova’da ya da ABD’de olsaydı bu olay olmazdı. Türkiye’nin gerçek yüzünü gördünüz. (...) YÖK’ün bu uygulaması kanunsuzluktur. Türkiye’yi utandıracak bir duruma düşürmüştür “ dedi.

Bunlar da 1993’te söylediği sözler:
“Ne mutlu Türküm diyene” bizi ilkelleştirdi
AKP’nin Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül, 1993 yılında Ankara’da düzenlenen Türkiye Gönüllü Kültür Teşekkülleri 3. İstişare Toplantısı’nda ilginç açıklamalarda bulunmuştu. Yeniçağ’ın haberi gündeme getirmesinin ardından ”Ben böyle bir toplantıda bulunmadım“ diyen Gül, toplantı fotoğrafının yayınlamasının ardından sessizliğe bürünmüştü. Gül o toplantıda şu sözleri sarf etmişti:
* Ne mutlu Türk’üm diyene lafını, tutup her yere yaza yaza ve bunu özellikle hiç olmayacak yerlere yaza yaza, Türkiye aslında ilkel bir hale dönmüştür.
* Bugün Türkiye’de bir sistem bunalımı var. Halkına zıt, halkı ile barışık olmayan, ona düşman bir sistem bu.
* Cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçılık, devrimcilik, devletçilik ve laiklik; bu millete, zorlatma şeklinde dayatılmış.
* Milliyetçilik maalesef bir nevi bir ırkçılık şeklinde devam etmiştir.
* Türkiye’nin bütünlüğünü tehdit eden, en ziyade tahribatı vermiş olan, sistemin ilkelerinin birisi de laiklik ilkesidir.

Bu yemini nasıl edecek?
Atatürk ilkelerine bağlı kalacağıma and içerim
Geçmişteki sözleri bilinen Abdullah Gül’ün seçilirse, Cumhurbaşkanlığı andını nasıl içeceği merak ediliyor: Anayasa’nın 103. maddesinde ifade edilen ant metni şöyle: “Cumhurbaşkanı sıfatıyla, devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyeti’nin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma, Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine and içerim.”

ee zaten bunu kendi ağzıyla söyledi kanallarda falan o zaman saadet partisiyleyken erbakanın yanında oturuken falan görmedin mi hiç televizyonlarda bu kendi açıklaması yani uydurmasyon birşey değil zaten bunu kendiside yalanlamadı hiç bir zman o acıklamayı ben yapmadım diemedi neyse işte benim sorunum bu lafa bak laiklik devletini yıkacaz burası bize dedelerimizden klam kolay mı yıkmak öyle

Ya Böyle Birşey Olmuş Olsa Şimdiye Çoktan Hortlamıştı O Konuşmalar Tv'lerde Dönüyor Olurdu 24 Saat Bırakın Bunları Bırakınnn :)

Konuda Amacını Aştı Locked..

herkesin kendi görüşüdür,kimse kimseye düşüncelerini kabul ettirmek zorunda değil

R€D-D€V!L-1903 sana tamamıyle katılıyorum...

eger sonradan yapılacak birsey yok gorusunde olan veya onu destekleyenler icin birsey hatırlatmak istiyorum eger atalarımızda artık yapılacak birsey yok gorusunde olsalarda simdi neler olurdu onu bir dusunun isterseniz.

KOMUTANLARDAN İLK TEPKİ

ANKARA'DA KRİTİK TÖREN

Cumhurbaşkanı Gül dün yemin törenine katılmayan komutanlarla GATA diploma töreninde ilk kez buluştu...
Törende Cumhurbaşkanına hitap şekli,
Protokole selam
Ve alkış konusunda ilginç olaylar yaşandı
İşte dakika dakika o gelişmeler ve Özgür Ekşi'nin kaleminden bu gelişmelerin şifreleri....



SAAT: 11.57
KONUŞMADA GÜL'E MESAJ
GATA Komutanı Necati Özbahadır'ın konuşma metni basına dağıtıldı. Kulislerde Özbahadır'ın aşağıdaki sözlerle Gül'e Başbakan'a mesaj gönderdiği yorumu yapıldı:
"TSK hiçbir grup hizip ya da çıkara hizmet etmez. bütün varlığı Yüce Türk milleti içindir. TSK'nın hizmet aşkı, Atatürk ilke ve inkılaplarıyla birleşmiş, ayrım yapmadan vatan ve millet sevgisi duyan Cumhuriyetin temel kanunlarına sadık olanlarla birliktedir.
Hizmet anlayışınız bu olmalıdır. Bu şerefin en iyi şekilde koruyacağınıza inancımız tamdır."

SAAT: 11.46
TÖREN SONA ERDİ...

SAAT: 11.40
28 ŞUBAT'IN KOMUTANI BÜYÜKANIT' I SELAMLADI
28 Şubat'ta Sincan'daki tankları yürüten komutan olarak bilinen EDOK Komutanı Org. Erdal Ceylanoğlu ise sadece Büyükanıt'ı selamladı.
Ceylanoğlu önceki haftalarda Büyükanıt'tan aldığı iki madalya ile gündeme gelmişti...

SAAT:11.20
DENİZ VE JANDARMA'NIN SELAMINA CEVAP
Diğer mezunların diplomalarını vermek için kalkan kuvvet komutanları ise protokol bölümünün iki metre önünde durup başlarıyla selam verdi.
Deniz Kuvvetleri Komutanı ile Jandarma Genel Komutanı'nın selamını Gül'ün aldığı başıyla aldığı gözlendi.

SAAT:11.14
SELAM VERMEDİ
Dönem birincisinin ödülünü veren Gül'e cılız bir alkış geldi. Ancak dönem dördüncüsünün ödülünü veren Büyükanıt'a coşkulu bir alkış koptu...
Ayrıca Büyükanıt ödülü vermek için kalktığında dönüp Gül'e selam vermedi. Oysa önceki törenlerde Sezer'i başıyla selamlamıştı.
SAAT: 11.10
BİRİNCİDEN DE AYNI TAVIR
Komutanların ardından konuşma yapan dönem birincisi Hava Tabip Eyüp Düzgün de "Sayın Cumhurkaşkanı" ifadesini kullandı.

SAAT: 11.09
GÜL'E İLK TEPKİ
GATA'daki törende konuşan GATA Komutanı Necati Özbahadır ve Dekan Tabip Tümgeneral Mehmet Zeki Bayraktar konuşmalarına başlarken askeri teamüllerin aksine "Sayın Cumhurbaşkanım" değil "Sayın Cumhurbaşkanı" diye başladı.

Oysa Genelkurmay Başkanı Büyükanıt, Sezer'in de konukların arasında bulunduğu geçen yıl ki devir teslim törenindeki konuşmasında 10 kez "Sayın Cumhurbaşkanım" ifadesini kullanmıştı.

Saat: 10.32
Salonda anons yapıldı herkes ayağa kalktı ve 11'inci Cumhurbaşkanı Gül yanında Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıt'la birlikte salona girdi ve tören başladı....

Saat: 10.29
Başbakan Tayyip Erdoğan salona girdi. Protokolle selamlaştıktan sonra yerine oturdu şimdi ön sırada sadece iki koltuk boş:
Gül ve Büyükanıt'ın koltukları

Saat: 10.23
Şimdi salonda "Cumhurbaşkanı ayakta karşılanır" anonsu yapıldı...
Protokol sıralarında Kara Kuvvetleri Komutanı İlker Başbuğ, Deniz Kuvvetleri Kuvvetleri Komtanı Oramiral Metin Ataç, Hava Kuvvetleri Kuvvetleri Komutanı Aydoğan Babaoğlu, TBMM Başkanı Köksal Toptan ve Savunma Bakanı Vecdi Gönül görülüyor....
Ayrıca Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt'ın eşi Filiz Büyükanıt da yerini aldı.

Saat: 10.15
Törenin başlamasına 15 dakika kala protokole ayrılan bölüm hala boş. Ne Cumhurbaşkanı Gül ne de komutanlar yerlerini almadı.
Bu sırada öğrenciler mezuniyet kıyafetleriyle tören rahat pozisyonunda bekliyor....

Saat:: 08.45
Törende Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı’nın olması bekleniyor.
Bu yüzden gözler saat 10.30’daki bu törene çevrildi.
Gül, yemin törenine gelmeyen komutanlarla cumhurbaşkanı olarak ilk kez bu törende karşılaşacak. Şu an Ankara’da en büyük merak konusu bu törendeki karşılaşma ve muhtemel el sıkışma fotoğrafı üzerine yoğunlaşıyor.
Törene Başbakan Erdoğan ve Meclis Başkanı Toptan da katılacak.

:):):)

arkadaşlar vakit gazetesini açın ve okuyun sezer 1999 17 ağustos depreminde geçmiş olsun dememiş ve köşkten bile çıkmamıştır diye bir yazı var..ama sezer mayıs 2000 de cumhurbaşkanı seçildi!!

akpli degilim ama cok dar açıdan bakıosunuz olaya
TSK'nin Baskomutani Cumhurbaskani Abdullah GÜL Komutasinda çalistigi Makam ise Basbakanliktir bunu bilmeyenlere yada bilmek istemeyenlere duyurulur...

'konuşmalar başlarken askeri teamüllerin aksine "Sayın Cumhurbaşkanım" değil "Sayın Cumhurbaşkanı" diye başladı.'

bizim cumhurbaşkanımız değil cünkü :)

işler kızışmaya başladı resmen

Herzamanki gibi tr yine bi kriz icine girior
ama merak etmeyin cok guzelde cıkıcaz bundan :)
herzaman oldugu gibi .....

Kabul etmesenizde O türkiyenın cumhurbaşKanı
Yanı kendini türk hisseden herkezin....

Türk ordusunda disiplin varsa Org.Yaşar Büyükanıt disiplinli bir komutansa selam vermeliydi. yanlış yaptı. Asker birilerinin politikasına alet olmamlı.

NOKTA : )

DEMOKRASİNİN SONUCU HER ZAMAN İYİ OLMAZ. BUNUN ÖRNEKLERİ TARİHTE MEVCUT. BAKINIZ ADNAN MENDERES...

Muhalefet Olmadan Siyaset Olmaz Zaten Ama Daima Şimdi Olduğu Gibi Çoğunluğun Dediği Olur..

Kardeşim O zaman Sen DemokRasinin Gücüne İnanmıyOsun HALK'ın İstekLerine ÇoğunLuğun Seçimine İtaat Etmiyosun. Madem İstemiyosun ßöyLe Yönetilmek... ßasiti var Git SENİN İSTEDİĞİN demokrasi(demokrasi heryerde aynıdır) nerede Yaşanıyorsa Oranın Vatandşı ol. HALK Seçti Adam Tek ßaşına Gelmedi Oraya... Madem TÜRKİYEDe ßu Millette Yaşıyosunuz Toplumun KararLarına Saygı Duymasını ÖğreNin!.

tAYYip gibi konuşuosun :D ama bilmediginiz birşey var
bu asker kimleri indirdi tayyipide elbet indiricek :)

Sevgili arkadaşım senin cumhurbaşkanına saygı duyacak olmam o kişinin cumhurbaşkanlığını kabul edeceğim anlamına gelmez. Sen yeşili seversin bende kırmızıyı. Demokrasiyi özümseyebilmiş olsaydınız bizim düşüncelerimize saygı gösterirdiniz. Demek ki siz demokrasiyi daha kavrayamamışsınız. Zaten siz demokrasi tramvaya bezetiyordunuz. Bakalım bu tranvaydan ne zaman ineceksiniz?

Alıntı:
jasmin´isimli üyeden Alıntı http://www.besiktasforum.net/forum/i...s/viewpost.gif
Sevgili arkadaşım senin cumhurbaşkanına saygı duyacak olmam o kişinin cumhurbaşkanlığını kabul edeceğim anlamına gelmez. Sen yeşili seversin bende kırmızıyı. Demokrasiyi özümseyebilmiş olsaydınız bizim düşüncelerimize saygı gösterirdiniz. Demek ki siz demokrasiyi daha kavrayamamışsınız. Zaten siz demokrasi tramvaya bezetiyordunuz. Bakalım bu tranvaydan ne zaman ineceksiniz?

aynen öyle demokrasinın ne oldugunu bilmeden demokrasi demokrasi die inliyorlar tenzih edioyorum bu laf herkeze bircogumuz bu lafı bilmeden ortalıkta demokrasi die cirit atıyoruz ahh ahh...Bizi bu durumdan kurtarıcak biri gelir mi acaba ?




NOKTA...!