![]() |
30.Bölüm56. Piyade Bölüğü'nün yemekhanesinde yapılan yemek israfı Muzaffer Albay'ı kızdırmıştır, Levent Üsteğmen'i bu konuda uyarır. Levent Üsteğmen, askerliğini kar altında, zorlu dağlarda, sınırlarda yapan askerlerin yaşadıkları güç koşulları ve büyük fedakarlıkları iyi bilmektedir. Kendi askerlerinin de bunu en iyi biçimde anlamaları için elinden geleni yapacaktır. Deniz Yüzbaşı'yla birlikte askerleri "Hayatı İdame Eğitimi"ne alırlar; Artık Karargâh Destek Bölüğünün haylaz askerlerini aç günler beklemektedir… Kimsesiz iki kardeş, sokakların soğuğundan ve kendilerini çalıştırmak isteyen adamlardan kaçarak 56. Piyade Bölük arazisine sızarlar. Figen ve Yusuf kardeşler, aradıkları sıcaklığı burada fazlasıyla bulacaktır… Bu arada televizyonlarda dönen Türkiye'de ufo görüldü haberleri haylaz askerlerimizi ateşli tartışmalara sürüklemektedir. Memleketindeyken, uzaylılarla temasa geçtiğin iddia eden Tosun'un boşboğazlığı, başına işler açacaktır… Hamza'nın başı teknolojiyle yine dertte. Uzaklardaki sevgilisi honey'i Liz ile haberleşmek için ordunun internetinden medet uman Arıza Hamza, Levent Üsteğmen'i kızdıracak. Hamza'dan yazıcı olmayacağına kanaat eden Levent'in aklında sevilen askerlerden Sinyor Seyfi var... |
31.Bölüm 56. Alay Karargah Destek bölüğü, Levent üsteğmenin gözetiminde sabah sporu yapmaktadır. Deniz yüzbaşı, eğitimi yarıda keserek, istihbarata karşı koyma eğitimiyle ilgili bir uygulama yapılacağı bilgisini verir. Bu ilginç uygulamada herkes üçerli grup olacak ve her grup, dağıtılan zarflardan dolu olanı bulup, şifreye ulaşacaktır. Başta Terliksi Vedat olmak üzere herkes bir olup, eğitimi daha kolay sonlandırmanın peşine düşer. Şifre derdinde olmayan tek kişi ise Hamza'dır. Çünkü Hamza, Vedat ve Kartopu'nun ona yaptığı bir şaka sonucu hafızasını kaybeder. Oysa ertesi günü Liz, Hamza'nın ziyaretine gelecektir. Ancak Hamza, değil Liz'i, kendisini bile tanımamaktadır. Herkes Hamza'nın eğitimi ciddiye aldığı için ser verip sır vermediğini düşünürken Hamza, nerede olduğunu, kim olduğunu anlamaya çalışmaktadır. Bu arada Melek ve Kağan'ın ilişkisi sonlanmış ancak Kağan, Melek'i rahat bırakmamaktadır. Ferit devreye girerek Kağan'ın gözünü korkutur ve Melek'le yakınlaşır. Hatta evinden ayrılmak isteyen Melek'in ev bulmasına bile yardımcı olur. Ev bulma derdinde olan bir diğer kişi de Deniz yüzbaşıdır. Ancak tıpkı Melek gibi ona da yardımcı olacak bir kişi vardır. Levent üsteğmen… Bu arada Suzi de okullarına yeni nakil olan Mert'e daha ilk günden aşık olmuştur. Onun diğer kızlara olan ilgisini kıskandığında da çareyi askerlerden birinden yardım istemekte bulur. Mert'i kıskandırmak için seçtiği kişi ise, kendini bile tanımayan Hamza'dır. Bir yanda Hamza'nın durumunu Levent'in anlamaması için canla başla uğraşan askerler, diğer yanda Hamza'yı ziyarete geldiğinde kötü bir sürprizle karşılaşacak olan Liz... |
32.Bölüm Tosun, Hamza, Kartopu ve Gökhan'ın alayda bulunan ve uzun süredir kullanılmayan barakayı temizlemekle görevlendirilmiştir.Ancak Barakada bulunan eski bir dolabın devrilmesi bizimkileri hiç beklemedikleri bir sürprizle karşılaşıtırır. Bir define haritası bulmuşlardır. Define avcıları hayallerine kavuşmak için definenin peşine düşerken Cemal'in sözlüsü Müjde Cemal'e sürpriz yapmak için de yollara düşer Ancak Müjde yalnız değildir ve ahlak zabıtası gibi başlarına dikilen Müjde'nin ablası Nurcan'ın Müjde ve Cemal'e nefes aldırmaya niyeti yoktur. Deniz Yüzbaşı yeni yapılan lojmanlar tamamlanıncaya kadar Melek Hemşire'nin misafiri olmaya karar verir. Melek Hemşire ve Deniz Yüzbaşı evi taşımak için Ferit ve Levent Üsteğmen'den yardım isterler. Taşınma sırasında Levent Üsteğmen ve Ferit omuz omuza verip Melek ve Deniz yüzbaşı'nın evi taşımasına yardım ederler ancak bu görev ikisinin de tahmin ettiğinden daha yorucudur. Definenin ve zengin olma hayallerinin peşine düşen kafadarlar haritada belirlenen noktayı bulmayı başarırlar. Ancak çukuru kazdıklarında onları bambaşka bir sürpriz beklemektedir |
33.Bölüm Show Tv'de yayınlanan "Kim 500 Bin İster" adlı yarışma programı, Çanakkale Zaferi'ni özel bir bölümle anacaktır ve sadece Mehmetçiklerin yarışacağı bu özel programa 56. Alay da seçilmiştir. Görevde ya da eğitimde olan tüm askerler elendikten sonra yarışmaya katılabilecek tek bir bölük vardır. Karargah Destek Bölüğü. Hal böyle olunca hem Deniz'i hem de Levent'i zorlu anlar beklemektedir. Bizimkiler geceli gündüzlü çalışırlarken, Cemal'in ise tek bir derdi vardır. Nişanlanmadan Trabzon'a dönmeyeceğini söyleyen Müjde ve ablası Nurcan. Alayda yaşanan yarışma stresine bir de Cemal'in nişanı eklenince 56. Alay yine birbirine girer. Kim 500 Bin ister yarışma programına giden askerlerimiz, hem set arkasında hem de yayın sırasında herkese zor anlar yaşatırlar. Ne var ki, hepsinin en strese girdiği an, şüphesiz eleme sırasında seçilen askerimizdir. Çanakkale Zaferi'nin anıldığı 33. Bölüm hem tarihimize uzanıp gözleri dolduracak hem de Karargah Destek Bölüğü'nün canlı yayına katılmasıyla izleyenleri kahkahaya boğacak… Yarışmacı koltuğuna kimin oturacağını ve yarışma boyunca neler olacağını merak ediyorsanız, Emret Komutanım'ın bu bölümün sakın kaçırmayın |
34.Bölüm Bu araştırmada Hamza, aralarında oynadıkları Doğru mu-Cesaret mi oyununda cesaretinin kurbanı olur. Ona soracakları ve doğru cevap vermesi gereken soruyu yanıtlamak yerine Ethem Asteğmenin dağıttığı ve psikolojik durumlarını anlamak için hazırlanmış anketi, arkadaşlarının onun yerine doldurmasına izin verir. Arkadaşları bu ankete saçma sapan cevaplar yazınca Hamza, Ethem Asteğmen'in yakın ilgisine "maruz kalır." Hamza'nın olanları Ethem Asteğmen'e açıklamaya çalışması; asteğmenin, Hamza'nın Terliksi Hayvan ve Jumbo isimli görünmez arkadaşları olduğunu düşünmesine yol açar. Hamza "deli" olmadığını kanıtlaya çalışırken, Cemal Hamza'yı arayan Liz'e, Hamza'nın onun hasretinden delirdiğini söyler. Telaşa kapılan Liz hiç düşünmeden harekete geçer ve başına dert açabilecek bir şey yapar. Oyunun diğer kurbanı olan Vedat, Melek'e ilan-ı aşk eder. Melek de oyuna ortak olur. Vedat ve Melek sevgi yumağı olmuşken, oyundan haberi olmayan Ferit onları görür. Ferit bunun bir oyun olduğunu anlayana kadar, vermiş olduğu tepkiyle Melek'e olan duygularını da ele vermiş olur. Deniz'in tiyatroya gitmesinden faydalan Melek, Ferit'i eve çağırır. Ancak Kerim yüzünden tiyatroda işler iyi gitmeyince Melek ve Ferit hiç ummadıkları bir durumla karşı karşıya kalırlar. Ethem'in, Levent'in askerlerle yeterince ilgilenmediğini düşünmesi, Ethem ve Levent arasında küçük bir gerginliğe yol açar. Levent'in psikolojik yardım konusunda tek endişesi, askerlerin izin almak için bundan faydalanmaya kalkmasıdır. Levent'in endişesi yersiz değildir. Ancak Levent'in askerlerin foyasını ortaya çıkarması uzun sürmeyecektir… |
35.Bölüm Bedelliler geliyor! Yurt dışında yaşayan ve askerliklerini 28 gün yapacak bir grup bedelli 56. alaya gelecektir… Üstelik yeni başlatılan bir pilot uygulama nedeniyle bu bedellilerin bazıları bizimkilerle aynı koğuşta kalacaktır. Muzaffer Albay, tüm hazırlıkların başlaması emrini verir. Bizimkiler hazırlıkları yaparlarken, bedelli askerler tek tek gelmeye başlarlar. Nizamiye kapısına dayanan manda kasa Mercedesler, annesiyle vedalaşan 28 günlük Mehmet Bey'ler sayesinde bir dedikodu havası esmeye başlar. "Bizimkiler ve bedelliler aynı koğuşta nasıl olacaktır?" Bu sırada Posta Ferit ateşlenir ve hemşire Melek'in de üstelemesiyle revirde iki gün yatak iznine ayrılır. Durum böyle olunca Melek, Ferit'e bütün 'hemşire şefkatini' göstermeye başlar. İki günü aynı odada, yan yana geçiren Ferit ve Melek birbirlerine karşı hislerini inkar edemeyecekleri bir noktaya geleceklerdir. Tüm hazırlıklar tamamlanır, bedellilerin saçları bıyıkları kesilir ve 'bedellilerle' tanışılır. Bunlardan biri Fresh B denen bir rapçidir. Her an rap söyleyerek Vedat'ın müzik hayatına yeni bir yön verecektir. Ana kuzusu, takıntılı Korhan ise, zararsız şakalara maruz kalacaktır. Bir diğer bedelli asker Kadri, uyurgezer hastalığından muzdarip, hastalığı farkedilene kadar koğuşun başına umulmadık işler açacaktır. Selami ise şüpheli davranışları ve sakladığı sırlarıyla bizimkilerin gözünden kaçamayacaktır. Bizimkilerden birinin nöbetçi olduğu bir gece, Selami'nin sırları silah zoruyla da olsa çözülecektir… |
36.Bölüm Uyurgezer Kadri yine kayıptır. Levent Üsteğmen artık duruma el koyar ve Kadri'yi Hamza'nın üstüne zimmetler. Bundan sonra tuvalete bile birlikte gideceklerdir. Kibarcık Korhan ise ayakaltında dolaşmaması için yazıhaneye Seyfi'nin yanına verilir. Bu sırada gazetelerde, kadınları zehirleyerek öldüren bir seri katilin varlığından bahsedilmektedir. Haberin aslı astarı belli değilken Sinyor Seyfi, Merkez Komutanlığı'ndan gelen çok gizli faksı bizimkilere gösterir. Fakstaki robot resmi gören bizimkiler için korku dolu anlar başlar. Çünkü katil zanlısı, ummadıkları kadar yakınlarındadır! Bizimkiler katil zanlısıyla baş edebilecekler midir? Deniz ve Levent, bir kez daha güzel bir program yapmaya karar verirler. Yaptıkları her programda bir aksilik çıkan Deniz ve Levent bu sefer nasıl bir engelle karşılaşacaklardır? Ferit ise eski kız arkadaşının ziyareti yüzünden Melek'i kaybetme noktasına gelir. Ancak Melek'i kaybetmeye niyeti yoktur. Ferit, Melek'i geri kazanabilecek midir? Bir yanda seri katil zanlısı ve bizimkiler, diğer yanda katilin ardında bıraktığı ipuçları ve seçtiği son kurban! Bizimkiler bu durumda ne yapacaklardır? __________________ |
37.Bölüm Genel Eğitim Programı gereği, intikal eğitimi yapmak üzere kurtların kol gezdiği, çıyanların cirit attığı, ruhların mesken tuttuğu hayaletli dağa çıkılacaktır. Dağ havası eşliğinde güzel bir macera yaşayacaklarını düşünen bizimkiler, gerçekten aradıkları macerayı bulabilecekler midir? Dağdan dönecekleri günün sabahı intikal takımlarını sağ salim alaya bekleyen bölük, gelen acil durum haberiyle çalkalanır. Neler olduğunu öğrenmek üzere hemen acil durum ekibi oluşturulur. Kızlar yurdu kızlarıyla Emret Komutanım kızlarının arası Sinyor Seyfi yüzünden geriliyor mu? Kızlar yurdu kızları Yeliz'in abisini ziyareti sebebiyle alaya gelir. Bu durum Suzi ve Fato'nun gözünden kaçmaz. Alaya gelen kızlar Bizimkilerin ilgi kaynağı olurken, Seyfi'nin zamparalık yaptığından şüphelenen Foto Fato'yla Seyfi'nin arasına hangi kara kedi girecek? Dağda çalışmalarını sürdüren acil durum ekibi bizimkileri ne halde bulacak? |
38.Bölüm 28 günlük bedelli askerlikleri tamamlanan erlerin veda gecesi için bizimkiler onlara ne gibi süprizler hazırlayacaklar? Ahmet evlatlık edindiği kızı Figen'i büyük bir mutlulukla alaydaki arkadaşlarıyla tanıştırıyor... Cemal'e üstlerine bırakılması için bırakılan kırmızı mühürlü zarf, Cemal'in unutkanlığı sonucu bizimkilerin başına ne gibi felaketler acacak? Levent ve Deniz başka bir bölge için görevdeyken alayda neler oluyor ve askerler ortalğı nasıl karıştırıyor? Tüm bu karışıklıklar sırasında denetlemeye gelen binbaşı ve bizimkileri nasıl bir sürpriz bekliyor? Bedellilerin veda gecesi eğlenceli geçerken, alaya gelen bir faks sonucu hangi askeri kötü bir haber bekliyor ve askerliği yanıyor? __________________ |
39.Bölüm 56. Alay Karargah Destek Bölüğü, Kadri'nin etrafında kenetleniyor. Yaşadıkları nedeniyle perişan halde dolaşan Kadri'yi zor günler beklemektedir. Ailesine göndermesi gereken parayı, nereden bulacaktır? Bizimkiler Kadri'ye yardım edebilecek midir? Çok büyük bir planla yola koyulan bizimkiler, planlarını uygulamaya koyduklarında kendilerini beklemedikleri kadar büyük bir olayın içinde bulacaklar. Bizimkiler, bu sefer beladan zannettikleri gibi kolayca kurtulabilecekler mi? Kimseye askerleri hakkında tek laf ettirmeyen Levent, bu sefer, bizimkiler beladan kurtarabilecek midir? Olayların hepsi peşi sıra devam ederken, Levent'in artık sabrı taşıyor! Levent'in gözünü döndüren ve askerlerle tüm ipleri koparan olay ne? Gerilim son raddede. Fakat herkes aynı fikirde: Hiçbir şey 56. Alay ruhunu bozmaya yetmemeli! |
40.Bölüm Bir yanda hepsini gerçek hayata hazırlamak, iyi birer insan yapmak için canla başla çalışan Levent üsteğmen, diğer yanda her defasında onun güvenini kaybeden bizimkiler… Son tefeci olayından sonra bu sefer durum biraz ciddi!!! Bizimkiler de olmadıkları kadar üzgün… Levent Üsteğmen, hepsine ceza üstüne ceza verirken, hayatları çekilmez hale gelen bizimkiler Levent Üsteğmen'in gönlünü almayı başarabilecekler mi? Bu arada 56. Alayda, bütün bölüklerin kıyasıya yarışacağı ve kazanmanın bir gurur meselesi olduğu "Teçhizatlı Koşu" ve "Atış Yarışmaları" yapılacaktır. Spor müsabakalarının gündeme gelmesiyle birlikte, bizimkiler tefeci olayındaki kahramanlıkları henüz unutulmamışken, alay kahramanlığına soyunmaya karar veriyor! Kazanmalarına herkes tarafından imkansız gözüyle bakılırken onlar bu durumu değiştirmek için ne yapacaklar? Levent Üsteğmen'le bir türlü konuşamayan bizimkilere kim yardım edecek? Bütün komutanların izleyeceği, tüm alayın birincisi olmak üzere katıldıkları kıyasıya yarışta neler olacak? En kahraman asker kim olacak? Bütün bunların sonunda bizimkiler Levent Üsteğmen'in gönlünü kazanmayı başarabilecekler |
41.Bölüm Seyfi'yle Ferit "disko"da! Ama bu sefer işin şakası yok. Kaybolan tüfek mesai saati bitmeden bulunmalı yoksa askeri mahkemede yargılanacaklar. Silah teslimatı sırasında ortalık Alay'ın gözdesi Melek Hemşire yüzünden birbirine girer. Ferit sevgilisinin şerefini korur ama askerin namusu tüfeğine sahip çıkamaz. Arkadaşına yardıma koşan Seyfi'nin de karıştığı olay bütün birliği harekete geçirir. Kim çalmıştır bu tüfeği ve niye? Arama çalışmaları sürerken vakit gitgide daralmakta. Bu işin çözülmesi kas gücü değil dedektiflik yeteneği gerektiriyor. Keskin zekası ile tüfeğin izini dedektif gibi kim, nasıl sürecek? Zamana karşı yarışta ipuçlarını birleştiren bilgi nerede gizli? Sinyor Seyfi ve Posta Ferit'in kaderi bu ip uçlarına bağlı. __________________ |
42.Bölüm Zehirli atık varilleri ülkede dehşet saçarken askeriyeden yardım istenir. Alayda ise böcek temizliği için zehirli ilaçlama yapılacaktır. Bu sırada bizimkiler de bayat yemekten zehirlenir ve durumları maalesef ölümcüldür. Bu dünyada kalan son günlerini nasıl geçireceklerdir? Öteki taraftan gelen ilahi mesaj üzerine harekete geçerler. Cennete gitmeye hak kazanmak için çok az zamanları kalmıştır. Bu sırada alayın yeni berberi olarak atanan Alamancı Kadri, hiç bilinmeyen yaratıcı yönünü komutanına da göstermekten çekinmez. Ancak 'berber dükkanı' uzaklardan gelen bir haberle sarsılır. Deniz'le Melek'in evi birbirlerine neden dar geliyor? Bu iki aradaşın arasını açan olay hangi ikiliyi yakınlaştıracak? __________________ |
43.Bölüm Karargah Destek Bölüğü 19 Mayıs için hazırlık yapmaktadır. Hazırlıklar şamatayla sürerken, aynı günlerde Avrupa Birliği Temsilcisi bayan Helga'nın ziyareti ortalığın karışmasına neden olur. Artık 19 Mayıs gösterisi özel bir önem kazanmıştır. Acaba bu zor görevin altından bizimkiler kalkabilecekler midir? Diğer yandan bizimkilerin gönül dünyası iyice karışacak. Daha önce bir gaflet anında Suzi'ye aşk ilan eden Vedat, bu kez ondan kurtulmaya çalışacak. Başka birini sevdiğini açıklayan Hamza'ysa, söylediği bu yalandan dolayı Liz'e karşı oldukça pişman ve üzgün. Arkadaşları ona yardımcı olmaya çalışacaklar. Ama adı üzerinde Arıza Hamza bu, sağı solu belli olmaz. Nitekim arkadaşlarının bu konuya iyi niyetle karışmalarına bile sert çıkıyor. Herkesi çaresiz bırakan Hamza ve Liz'in ayrılığı n'olacak? Birbirlerine kavuşabilecekler mi? __________________ |
44.Bölüm Lig sona erdi ama 56. Piyade Alayı'nda kupa heyecanı devam ediyor. Tezahuratlar, hakem tartışmaları, transfer görüşmeleri birbirini izliyor... Bölüklerarası bir futbol turnuvası düzenlenmiştir. Yapılan maçlar sonucu Levent Üsteğmen ve Tahir Yüzbaşı'nın takımları finale kalır. Maçı sahada kazanamayacağını anlayan bizimkiler rakip takımın en etkili oyuncusunu önce transfer etmeye, sonra kaçırmaya kalkar. Bakalım Levent Üsteğmen olaylara nasıl müdahale edecek? Bu arada Suzi duygularıyla oynayan Vedat'a öyle bir oyun oynar ki, sonraki haftalarda da hiç bitmeyecek bir misillemeler zincirini başlatır. Alay Kupası'nı kim kazanacak? Liz için alayı izinsiz terk eden Arıza Hamza ceza alacak mı? Suzi duygularıyla oynayan Vedat'tan intikamını alacak mı? |
45.Bölüm Alay sınırları içinde bulunan iskelet bütün alayı karıştırırken Kartopu'nun bulduğu yüzük bizimkilerin başına hiç ummadıkları dertler açacaktır. İskelet kime aittir? Yüzüğün sırrı nedir? Suzi, Vedat'ın başına yine nasıl bir dert açacaktır? __________________ |
46.Bölüm Sahte kimlikle alaya sızmayı başaran tarihi eser kaçakçısı, yakayı ele verince bizimkilerden dördünü rehin alıyor. Acak rehin alınan, Kerim Asteğmen, Terliksi Vedat, Sinyor Seyfi, Jumbo Gökhan ve Asistan Nadide yaramazlıklarıyla silahlı sahtekarı çıldırtıyor. Levent Üsteğmen zekice bir kurtarma operasyonu planlıyor. Ancak finalde silahlar patlıyor. Bu arada Terliksi Vedat'ı ziyarete gelen annesinin doğum sancıları başlıyor. Rehineler silahlı kaçakçının elinde dokuz doğrurken, alayda bir de gerçek doğum yaşanıyor. __________________ |
47.Bölüm Tarihi eser hırsızının ateşlediği silah sonucu ne olacaktır? Levent Üsteğmen vuruldu mu? Öte yandan "cephe yarma eğitimi" için araziye çıkılır... Terliksi Vedat "cepheyi yarmak" için müthiş bir plan hazırlarlar. Acaba yaramazlıklarıyla ünlü kahramanlarımız, cepheyi yarabilecekler mi? Alamancı Kadri arazideyken, alaya annesi olduğunu söyleyen, bir kadın gelir. Yaşlı kadın, Nizamiyeci Laz Cemal'i, Kantinci Tosun Paşa'yı ve Arıza Hamza'yı canından bezdirirken, diğerlerin gönlünü kazanır... Bu arada Kadri'yi yıllar önce terkeden babası ziyarete gelmek üzeredir. Tam da Babalar Günü arefesinde, bakalım Kadri'nin tepkisi ne olacak? __________________ |
48.Bölüm Liz Amerika'dan döndüğü için Hamza son derece heyecanlıdır. Hava alanında vedalaşırken yaptığı evlilik teklifi artık resmiyete dökülecektir. Arkadaşları onu bu büyük buluşma için hazırlarlarken Hamza'nın yüreği pır pır etmekte; bir aksilik olmasından korkmaktadır. Korktuğu başına gelir... Ferit, Seyfi, Kadri ve Kartopu çarşı izinlerinde, kapkaççıların, yaşlı bir teyzenin çantasını çaldığına şahit olurlar. Çantanın içinde, paradan çok daha değerli bir şey vardır. Bizimkiler teyzenin çantasını geri alabilmek için hem kapkaç çetesinin elemanlarıyla kavgayı hem de alaya geç dönüp firarlarının yazılmasını göze alırlar. Kantin hesaplarında eksik çıkar. Tosun'un üzerine fazla gitmese de Levent Üsteğmen'in canı sıkılmıştır. Bu eksik yüzünden Tosun, hırsız yerine konulduğunu düşünerek içerler. Suzi ve Vedat'ın çekişmeleri ve birbirlerini zor duruma düşüren oyunlarının sonu gelmemektedir. Vedat bu sefer Suzi'yi oldukça zor durumda bırakacak bir oyun oynasa da Suzi'nin intikamı korkunç olur. __________________ |
49.Bölüm Karargah Destek Bölüğü'nün erlerinde kuş gribi belirtileri görülünce Sağlık Bakanlığı görevlileri alayı karantinaya alırlar. Sadece askerler değil, ziyaretçi parkındaki Liz, Suzi, Foto Fato ve tüm asker ziyaretçileri alayda, tecrit altında tutulurlar. Alay dışında görevli olan Kadri, Kartopu ve Gökhan ise karantina yüzünden içeri giremezler. Başta "dışarıda olmanın dayanılmaz hafifliğine" kapılsalar da karanlık çökünce pişman olurlar. Karantina altında bulunan alaydaki sivillerin morallerinin düzeltilmesi yine Karargah Destek Bölüğü'nün erlerine kalır. |
50.Bölüm 56. Alay'ın Ankara'dan önemli konukları vardır. Bakanlıktan gelen görevliler alayın kurulu olduğu arazide ölçümler yapmaktadırlar. Bu ölçümleri neden yaptıkları askerler arasında dedikodulara neden olmuştur; herkesi bir meraktır alır. Sonunda görevlilerin, bir eğitim kompleksi yapılması üzere arazide ölçüm yapıldığı ortaya çıkar. Eğer uygun görülürse 56. Alay dağıtılacaktır. Bu haber başta askerler olmak üzere herkesin hüzünlenmesine neden olur; birbirlerinden ayrılmak istememektedirler. Levent Üsteğmen, Arıza Hamza'nın askerlik süresiyle ilgili yazışmalara devam etmektedir. Hamza telaşlanmıştır; tam azaldı derken uzayacak mıdır yoksa askerliği? Ah Levent Üsteğmen, kurcalamasa olmaz sanki. Hayret bişi! Seyfi ve Fato arasındaki sorunlar gün geçtikçe su yüzüne çıkmaktadır. Fato aralarında büyük bir iletişimsizlik olduğunu söyleyerek ayrılık konusuna gelir. Seyfi hala Fato'yu sevmektedir. Ama Fato'nun ondan bu derece uzaklaşmış olması üzerine yapabileceği hiçbir şey yoktur. |
Replikler cigdem ve leventin cigdem gitmeden önce konusmasi.... (kapi calar..) Cigdem:Levent? Levent:e merhaba Cigdem:merhaba,telefon sapikligi yetmedi simdide kapimami dayandin? Levent:Ne? Cigdem:ne o zamansiz zamansiz caldirmalar?nefes alip vermeler falan.. Levent:Smile ya iki gündür telefonum kayipti,tertip bulup oynamis, Cigdem:Tertip? Levent:ya biliyorum kulaga sacma geliyor ama valla öyle,iceri gecebilirmiyim? Cigdem:aslinda isim var,bavulumu hazirliyordum, Levent:uzun sürmez, (iceriye gider) Levent:mektubunu okudum cigdem Cigdem:bayagi uzun yazmisim herhalde,bu güne kadar anca okuduguna göre... Levent:gelmek icin cesarete ihtiyacim vardi.. Cigdem:Niye?evlenmemi teklifi edeceksin yoksa? Levent:hayir...e...ben sadece... Cigdem:tamam tamam panikleme...artik senden gelen her tür teklife kapaliyim ben..ha eger iyi yolculuklar dilemek icin geldiysen...o baska... Levent:cigdem....GITME...KAL Cigdem:Kalamam levent... (arabaya giderken..) Cigdem:tesekkür ederim... Levent:gitmeni nasil engelleyebilirim bilmiyorum,senin bu tavrin isimi dahada zorlastiriyor... Cigdem: Smile sonunda beni anladin...görüyorsun dimi?insan bir kapiyla bile konsutugunda nasil zorlaniyor? Levent:cok zayif düsmüstüm cigdem..sen benim en zayif noktalarimi gördün Cigdem:levent,allah askina yapma,firtina üstegmenligin nerde kaldi? bana bahane olarak bunlari söyleme.. Levent:bahane degil cigdem,inan bana...senden korkuyorum, Cigdem:benden mi?ben naptim sana ya?sevgimi verdim sevkatimi verdim,daha ne yapmis olabbilirim? Levent:Iste bundan korktum cigdem...karsiliksiz sana hic birsey verememekten korktum....zayiftim...kalbimde bir mermi tasiyordum ve ...hayatimda ilk defa bir kadina asik oldum...inan bana... Cigdem:görüyorum levent,inanarak söyledigine inaniyorum,ama bende senden korkuyorum artik,hastahanede yatarkende bana sevgi dolu sözcükler söylemsitin....bir ikinci defa dahs terk edilmek istemiyorum...nolur anla beni...HOSCAKAL... (arabaya binip gider) |
Hamza:babacan!BABACAN!nerde hadi bee! Sakir:Abi kacirdik mi yoksa? Vedat:baslamak üzere beyler...ama önce sakali görelim.. Sakir:abi göster Hamza:hmmm Laz Cavus:ulan ne üskahatci serefsuz adamsun sen! Gökhan:eskiya aldik lan basimiza... Vedat:hehe..bana bakin...kalbimi kirarsaniz anlasmayi bozarim ona göre... Tosun:tamam bee...hadi göster..bak..yoksa ben gösterecem yanii Hamza:heheheh Sakir:yavasss Vedathttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifessiz olun lan!!patlamayin....sakin... Hamza:yaww babacan tamam ama yeter artik ya...hadi götür nereye götüreceksen nerde bu inanilmaz olay?? Vedat:Buyurun!!Geldiniz bilee Hamza:ha burasi mi? Vedat:hemsirenin intikami...!!31 cam birden basrolde POSTA FERIT!! Hamza:hehehe Sakir:abi dogrymus be ya Hamza:allah allah analar neler doguruyor babacanlar hee?hehehehe Vedathttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifst...yavas cekirdek var...cola var.. Hamza:ulan babacan gel gel... Laz Cavus:ulan ver ordan bir paket! Vedat:yavas yavas beyler...paralar nerde? Ferit:bu daha ne kadar sürecek alev hanim?her gün pansuman...her gün pansuman... Alev:Merak etme bir kac gün daha.. Ferit:hayir korkarim size aliskanlik yapacam... Alev:inan hic merakli degilim... Ferit:yok cnm estagfurullah o manada sölyemedim zaten...hayir..cok sik görüsmeye basladik da Alev:tamam giyinebilirsin... Hamza:aaa bu kadar miydi bee?? Ferit:ne yapyiorsunuz lan siz orda?? Hamza:esas pamuk prens burdaymistida onu izlemeye geldi..hehehehe Ferit:ulan vedat hep senin basinin altindan cikiyor dimi bu?Sapik misiniz lan siz?Ne oluyor beni görünce yanii..noluyor? Herkeshttp://www.frmtr.com/images/smilies/redface.gifooooo amaa Sakir:abi dedigin seye bak.. Tosun:evet avlama ve tavlama setini görmeye geldik... Gökhan:aklina baska sey gelmesin..dariliriz valla...hadi devam edin biz yokmusuz gibi...valla (Ahmet bas cavus gelir) Ahmet:aloooooo Vedat:dikkatttttt!! Ahmet:ne yapiyorsunuz burda be?Ne yapiyorsunuz ha?yoksa birsey mi ceviriyorsunuz? Herkes:hmmmmmmmm Vedat:komutanim yer myidiniz(cekirdek filan..) Ahmethttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifacmalama lan..acilin bakkim...Acilin!!(camdan bakar)Merhaba Alev hanim..nasilsiniz? Alev:tesekkür ederim...Feritin pansumanini yapiyordum... Ahmet:hadi bakalim..Ferit!!..Bana yeni bir gözlöük alacaksin ona göre!! Hamza:hehehehe Ferit:alacam komutanim söz... Ahmet:insallah..istimaya gec kalmayin sizde(vedatlara dönerek) Herkes:emredersiniz komutanim..!!!! Ahmet:hamzaa!! Hamza:hmmmmm |
Leventin Hamzanin yalani ortaya ciktigi konusmasi... Levent:Niye yalan söyledin hamza? Hamza:Özür dilerim komutanim Levent:Niye yalan sölyedin?Babanin gercek mesleginden mi utaniyorsun? Hamza:hayir komutanim Levent: Demek benimle dalga gecmek icin... hamza:Estagfurullah Komutanim,benim annem ve babam ben kücükken ölmüsler,ben yetistirme yurdunda büyüdüm... Levent:Iyi ama bunu söyleyebilirdin.. Hamza:Söylerdim komutanim ama her söyledigim yerde gariban muamelesi görmekten biktim ben,arkadaslar anneni babani ara diye israr edince,bende üzülmesinler diye böyle bir numara buldum,sizide bu yalanima dail ettigim icin kusura bakmayin,buna yalanda dgeil,masal diyelim,insan sevdiklerini kaybedince bölye sacmaliyor,aradan yillar gecsede o bosluk dolmuyor... |
Ali Ve Hamzanin Konusmasi.. Hamza,Laz Cavus ve Gökhan Alinin yanina gitmeden önce... Hamzahttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifstt,bak orda oturuyo ha,fena derdi oldu icin mi bu hali Cemal:konussakmi? Gökhan:ne denirki?bassagligi mi dileyecez? Hamza:valla bende bilemedimki...ama yinede bi gönlünü almak lazim...ya kötü davrandi adama... Gökhan:valla biz birsey yapmadik..yumruklari saydiran kafa göz girisen sendin... Hamzahttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifagol cnm...co destek oldun!MORALMAN!AL,Karargah destek bu,yürü Gökhan:ben mi birsey yaptim? (alinin yanina giderler) Hamzahttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifelam ali Alihttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifelam Hamza:iyisin dimi?gecen gün...biraz sert oldu ya...biryerinde filan brsey yoktur insalah..he? Ali:yok,arkadas arasinda olur böyle seyler... HAmzahttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifagol ali ...ama tabiki herkesin acisi kendisini yakar...kavurur... inan ne cektigini anliyorum..bak gözünü seveyim...bir derdin olursa detlesmek istersen,cekinme babacan... Ali:eyvallah hamza kardes...ama konusacakta dertlesecekte hic birsey kalmadiki..oldu artik.. Hamza:allah rahmet eylesin...haklisin sen..insanin karisini hemde bebegiyle birlikte kaybetmesi...ne denirki be (mehmet gelir) Mehmet:ali,mektubun var abicim.. Ali:mektubum mu var?bir yanlislik olmasin? Mehmet:ben bilmem abicim burda senin adin yaziyo Hamzahttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifst bana? Mehmet:abicim hicbirinize yok sadece aliye...haydi kalin saglicakla... Hamza:neyse baabcan rahat o Alihttp://www.frmtr.com/images/smilies/tongue.gifeki..sonra konusuruz... ----------------------------------------- |
Mehmet&Fato vedat ile Sinyor Fato icin yaris yaparlar ve Fato onlari yakalar... Vedat ile Seyfi güres yaparlar... Fato:bu mu be erkekliginiz he? Seyfi:dur fato,bekle,yeniyorum simdi Vedat:ne yeniyorsun oglum? Fato:ya yeter be yeter!!Sizden olsa olsa soytari olur!! (mehmete dönerek) Fato:Hadi bakalim MEHMET!!Hangisi kazandi?Söyle!HAdi!Ne diyorduk hani?Bugün burda bir kazanan olacak! Vedat:hadi be mehmet,gördün iste ben daha iyi gürestim.. Seyfi: oglum,beni sec,oglum! Vedat:akilli ol YAZICI!Az mi yardim ettim sana yataginda yatarken? Seyfihttp://www.frmtr.com/images/smilies/redface.gifglum az mi dolsatik seninle beraber? Fato:Hadi mehmet,Söylesene!!Söylede önce kimi dövecegimi biliyim! Seyfi:ya aslinda bende pek iyi güresemedim.. Vedat:yaw kardesim ben terliksiyim zaten...güresmem bile yanlisti... Fato:Beni kimin kazandigini ögrenmek iSTIYORUM!Hadi Konussananiza!KIM?NE? KAZANDI?BENI MI?Bana bakin bana!!Ben insanim BE!INsanlar yarisilarak kazanilmaz!KALPE KAZANILIR!!KALPLE! Mehmet:yeter be yeter!Ya kimse kazanmadi seni zaten...KIMSE KAZANAMADI! Fato:Noldu?sende bu isin hakemi diilmisin?Niye dellendin böyle? Mehmet:Niye mi?Niyesi bende sakli fato... (DIGERLERINE DÖNEREK) Mehmet: Oyun mu bu ya?Aski iicn böle soytariliklar mi yapar?Kim kazandiysa kazandi iste... (FATONUN GÖZLERINE BAKARAK...) Mehmet:Hic bir yarista...HAKEM KAZANMAZ ZATEN!! |
Ferit yüz vermemeye karar verdikten sonraki konusma... Alev:ferit? Ferit:ha sende miydin?naber? Alev:iyidir senden naber? Ferit:nolsun is,güc kosturuyoruz iste... Alev:hic ugramiyorsun artik..levent üstegmen devire yaklasmani yasakladi mi Ferit:denk gelmedi.... Alev:bir sorun yok yanii.. Ferit:ne olabilir ki? Alev:güzel,bende sacmaladigini düsünecektim...öyle görmemezlikten gelmen,soguk davranman cok cocukca,hic olgun bir davranis degil.. Ferit:Asil cocuk olan sensin,arkamdan konustun tamam mi?Arkamdan dedikoud yapip önümde dalga gecioyrsun..Bu mu? Alevhttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifey..yani ben öyle demek istemedim... Ferit:hayir,kulaklarimla duydum alev...BETER OL ferit dedin..bana dedin bana...ben sana ne yaptimki beter oliim alev?ama dedin... Alev:ferit,simdide kapi dinlemeyemi basladin?ne manyak bir adamsin sen ya... Ferit:ya ne alakasi var..geciyordum duydum...kulak misafiri oldum yanii... Alev:kapi dinlemissin iste.. Ferithttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifende baan BETER OL FERIT dedin..eeee(kizip gider) Alev:BETER OL FERIT(diye arkasindan bagirir...) |
amerikalı askerler geldiğinde çiğdem ve yüzbaşı konuşurken yüzbaşı ona fal bakarken levent içeri girerr.... levent:çiğdem üsteğmenim çiğdem:buyrun üsteğmenim levent:yara bandı varmı diye soracaktım çiğdem:var...hayrola? levent:elimi çizdimde yüzbaşının da elinde sorun var galiba yüzbaşı:elimde sorun çiğdem:yok canım el falıma bakıyordu levent:ne güzel orduların kaynaşmasını sağlıyorsunuz herhalde her neye bant için teşekkür ederim yüzbaşı:bayyyyy levent:bay canım bay levent çıkarrrrrr...... |
çiğdemle levent revirde konuşurken.... levent:çiğdem çiğdem:efendim levent:aslında ben kendimi ifade etmekte zorlanan biriyim çiğdem:inanmam şimdiye kadar 7 tam 1 yarım cümle kurdun levent:akşam yemek yiycekmisin yani yermisin akşamları yemek çiğdem:yerim levent:beraber yiyelim mi diyecektim çiğdem:tamam olur bildigim çok güzel bir yer akşam saat 8 olur mu leventhttp://www.frmtr.com/images/smilies/redface.giflur olur tabi sekizden iyisi yok zaten benim egitimalanına gitmem gerekiyor akşam görüşürüzzzz..... (der ve çıkar) |
cigdemin son vedasi... Levent:vedalasmadan mi gideceksin? Cigdem:vedalastim ya az önce... Levent:vedat,önden yürü sen...yapma cigdem...böylöe ayrilmak istemiyorum... Cigdem:bosver,özel bir vedaya gerek yok bence... Levent:cigdem,cok tatsiz seyler yasadik...birbirimizi kirdik...elimizi yüzümüze bulastirdik...ama yindede güzel bir vedayi hak ediyoruz bence... Cigdem:ben bundan bile emin degilim levent...biz birbirimizden coktan vedalastik... ----------------------------------------- Levent Üstegmen amerikalilar geldiginde onlari yenecegine albaya seref sözü verir ve bu konuyu cigdem ile konusur... Cigdem:Merhaba nasilsin? Levent:Biraz Stresli...Niye bu kadar abarttiniz bu olayi anlamadim... Levent:ya benim icin sorun diildi,yenmekte var yenilmekte...ama albay emir verdi ve ben bunu yerine getirecem Cigdem:Bu kadar lütfen kasma kendini...Hala tam iilesmis sayilmazsin biliyorsun... Leventhttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.giferef sözü verdim cigdem...Kurtulus Savasindan bir hikaye anlatim sana..yunani yenmek icin alinmasi gereken bir tepe vardi...ATATÜRK tümer albaya emir vererek,tepenin yarim saat iicnde alinmasini söledi...Albayda bu görevi yerine getirecegine dair SEREF SÖZÜ verir...yarim saate gectikten sonra atatürk dürbünle bakarak tepenin alindiigni görür...ve albaya telefon acar...Telefona cevap veren ise albayin arkadasidir..Yarim saat doldugunda atatürke verdiig seref sözünü yerine getiremedigi icin albay kendini vurmustur.. Cigdem:bende bir TÜRK ASKERIYIM...Ne demek istedigini anlaiyorum levent...ama yinede sen kendini bu kadar sikma... Levent:Gönlünü ferah tut..hem sen amerikalilari destekliyeceksin saniyordum...Komutan ile aranizdan su sizmiyor Cigdem:ah levent ah...Neyse basarilar... Leventhttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifagol ates alaninda görürüsürz... Cigdem:görüsürüz... |
alinin yüzügü kaboldugunda levent üstegmen mehmet,vedat,cemal,sakir ve gökhani cagiri ve... Levent:dün gece alinin boynundaki kolyesi kaybolmus... Ali:ucundada yüzük vardi komutanim Levent:ucundada yüzük varmis,calindigini iddia ediyor bu konuda bildiginiz ibr sey var mi? Hepsi:yok komutanim Gölhan:biza bu gün anlatti zaten komutanim,hatta ben ona aramakta yardim ci oldum dimi ali?ali? Levent:nöbetleriniz sirasinda kogusa yabanci giren biri oldu mu? Herkes:hayir komutanim Leventhttp://www.frmtr.com/images/smilies/tongue.gifeki..icinizden birinin böle birsey yapmasina ihtimal vermek istemiyorum...ama nöbetiniz sirasinda calinan yüzükten siz sorumlusunuz...sirayla savunmalarini alin ahmet bascavusum Ahmet:hemen komutanim Levent:umarim bir an önce bulunur... |
Mehmet:terliksi vedat...er magisi... Kerim:terliksi vedat mi? Vedat:dert etmeyin komutanim...ben alistim... Kerim:iyi..al bakalim...12 milion...güle güle harca... Vedat:bu cok ama....yanii öyle güle güle harcarsam..gülmekten katir olurum valla (herkes güler) Kerimhttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.giferserilik etme...serserilik etme!begenmiyormusun devletin verdigi parayi? Vedat:estagfurullah komutanim... Kerim:kac yüz bin asker var biliyormusun ordu da?analarinizin babalarinizin alin teri bu paralar....onlara saygsizliktir... Vedat:özür dilerim komutanim...saka yaptim sadece... Kerimhttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifaka yapilacak konu var,yapilmiyacak konu var... Vedat:gidiim mi komutanim? Kerim:hadi baklaim yürü.. Vedat:iyi(gizli gizli sakire sölernedir bu ya?herkesin magis yeter mi sanki? Mehmet:Sakir kartopu...er magisi... Kerim:al baklaim güle güle harca.... Sakirhttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifagolun komutanim... Mehmet:jumbo Gökhan ...er magisi... Sakir(hamzaya der):abi be bi gelsene Hamza:hayir ola babacan? Sakir:birsey diicem? Hamza:e oglum siradayim Ferit:ben tutarim ol abi... Hamza:eyvallah... (sakir ve hamza bir yere otururöar) Sakir:abi be sana birsey diicem... Hamza:de bakalim.... Sakir:abi biliyon ben askere gelmeden önce iyi bir aileden geldim....yanii anlayacagin bu(para)bana gerek yok....yanii hani senin o... Hamzahttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifsstt ama babacan bak hic tamamlama o cümleyi ha...ya bak cobanim...biliyorum sevgiden diyorsun...ama bak kalbimi kirarsin... Sakir:ya yapma be abi arkadasiz biz... Hamzahttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifag olasin...oglum ben idare ediyorum ya....aaa fazla gelio hatta...bak git ozaman tosuna ver sinyora ver...oglum onlarinda cok ihtiyaci var... Sakir:yaw ne iyi adamsin sen ya..ya kendinden baksa herkesi düsünüyon ha... Hamza:hadi lan..bosver babacan benim parayla isim yok.... Sakir:bu devirde...bu devirde parasiz olmuyor abi... Hamza:bak kartopu cobanim...güzel yürekli bir abimiz derki http://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifon balik tutuldugunda ,son agac kesildiginde...ve son devir kirlendiginde...o paranin yenmiyecegini anlayacaksiniz... Sakir:babafigo gibi adamsin be Hamza:hehehe..o ne lan? Sakir:yo senin gibi büyük bir adam...yaw nasil seviniyorum arkadasim oldugun icin... Hamzahttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifagol babacan...simdi sen müsade edersen ben gidip su parami aliim he?hehehehe (gider...) ----------------------------------------- Sakir Hikayesini digeerlerine anlatir... Sakir:Hikayeyi bilmiyorsunuz beyler...bi bilseniz.. Ferit:Anlatacak galiba... Hamza:evet evet bende hissettim.. Vedat:Ya bi izin verinde dinleyelim ya... Sakir:Hic unutma...o gün yine abimle oyun oynuoz..Ilk defa ben kazandim..Kabul edemedi..bi daha dedi yine ben kazandim...öyle kizdiki...atimi satti... Vedat:ne yapti? Sakir:Canimdan cok sevdigim atimi satti.. Hamzahttp://www.yorumla.net/images/smilies/crazy.gifenin atin mi vardi babacan? Sakir:evet,Karayelim..O benim en iyi arkadasimdi... Cemal:atunu geri alsaydun be usagum... Sakir:alamazdim...cünkü sucukcuya satmisti karayelimi... Gökhan:lan bundan sonra sucuklu yumurta yiyenin.. Vedat:yuh jumbo! Sakir:Ah karayelim ah!Kaderinden scuuk olmakta varmis...ondan sonra iste ...abimi hic affetmedim...Kan davamiz hala sürer.. |
Öykü Öykü Bir iki ufak ülkeyi saymazsak dünyadaki bütün ulusların ülkelerini savunmak için bir orduları vardır ve bunların birçoğunda, bizdeki gibi askerlik zorunludur. Ama bu zorunluluğu vatani görev olarak addeden; görevini ifa etmek üzere kıtasına giderken davullarla zurnalarla uğurlanan; görevinin zorluğuna bakmaksızın, vatana hizmet etmek için ileri atılan ve sonunda, görevini tamamladığında, gözleri çakmak çakmak, gözleri gururla parlayarak evine dönen bir ulus, bir asker, bir Mehmetçik daha yoktur dünya üzerinde... Yaşadığı zorluklar yok mu; tabii ki var... Kim ister "baba ocağından, ana kucağından" ayrılmayı... Ya da arkasında sevdiğini bırakıp gitmeyi... Onca zaman sevdiklerinden ayrı kalmak zordur. Ama vatana hizmet etmek için hepsine katlanır Mehmetçik... Zaman zaman geride bıraktıklarını düşünüp gözleri buğulansa da yeni evinde kendine yeni kardeşler, yeni arkadaşlar bulur. Yapanlar bilir; başka bir tadı, başka bir havası, hatta başka bir lisanı vardır asker ocağının... Görev hakkıyla yerine getirildikten sonra keyifli bir oyundur her şey. Şakalaşmalar, takılmalar, gazinoda oturup anlatılan "sivillik" anıları, askerden sonrası için kurulan hayaller... Kocaman bir sınıfta gibisinizdir; komutanlarınız öğretmenlerinizdir; size görevlerinizi öğretirler, derdiniz olduğunda dinler, çoğu zaman evlerine gitmek yerine sizinle beraber kalırlar bu kocaman sınıfta... Ödevinizi, görevinizi yaptıktan sonra aynı okulda olduğu gibi arkadaşlarınızla şakalaşır, spor yapar, keyifli zamanlar geçirirsiniz. İşte bu; vatani görevini yapmak için ileri atılan, her türlü zorluğa katlanarak ödevini yerine getiren ve sonrasında keyifle gülüp eğlenen Mehmetçiğin, bizim Mehmetçiklerin hikâyesi... Anadolu'nun bir köşesinde, görevli oldukları taburda yaşanan dostlukların, özlemlerin, dayanışmaların, keyifli anların hikâyesi... Alper Erze |
Öykü Öykü Bir iki ufak ülkeyi saymazsak dünyadaki bütün ulusların ülkelerini savunmak için bir orduları vardır ve bunların birçoğunda, bizdeki gibi askerlik zorunludur. Ama bu zorunluluğu vatani görev olarak addeden; görevini ifa etmek üzere kıtasına giderken davullarla zurnalarla uğurlanan; görevinin zorluğuna bakmaksızın, vatana hizmet etmek için ileri atılan ve sonunda, görevini tamamladığında, gözleri çakmak çakmak, gözleri gururla parlayarak evine dönen bir ulus, bir asker, bir Mehmetçik daha yoktur dünya üzerinde... Yaşadığı zorluklar yok mu; tabii ki var... Kim ister "baba ocağından, ana kucağından" ayrılmayı... Ya da arkasında sevdiğini bırakıp gitmeyi... Onca zaman sevdiklerinden ayrı kalmak zordur. Ama vatana hizmet etmek için hepsine katlanır Mehmetçik... Zaman zaman geride bıraktıklarını düşünüp gözleri buğulansa da yeni evinde kendine yeni kardeşler, yeni arkadaşlar bulur. Yapanlar bilir; başka bir tadı, başka bir havası, hatta başka bir lisanı vardır asker ocağının... Görev hakkıyla yerine getirildikten sonra keyifli bir oyundur her şey. Şakalaşmalar, takılmalar, gazinoda oturup anlatılan "sivillik" anıları, askerden sonrası için kurulan hayaller... Kocaman bir sınıfta gibisinizdir; komutanlarınız öğretmenlerinizdir; size görevlerinizi öğretirler, derdiniz olduğunda dinler, çoğu zaman evlerine gitmek yerine sizinle beraber kalırlar bu kocaman sınıfta... Ödevinizi, görevinizi yaptıktan sonra aynı okulda olduğu gibi arkadaşlarınızla şakalaşır, spor yapar, keyifli zamanlar geçirirsiniz. İşte bu; vatani görevini yapmak için ileri atılan, her türlü zorluğa katlanarak ödevini yerine getiren ve sonrasında keyifle gülüp eğlenen Mehmetçiğin, bizim Mehmetçiklerin hikâyesi... Anadolu'nun bir köşesinde, görevli oldukları taburda yaşanan dostlukların, özlemlerin, dayanışmaların, keyifli anların hikâyesi... Alper Erze |
Emret Komutanım son durum http://www.diziler.com/show_380x175/emretkomutanim.jpg Emret Komutanım http://www.diziler.com/img/none.gif Bir iki ufak ülkeyi saymazsak dünyadaki bütün ulusların ülkelerini savunmak için bir orduları vardır ve bunların birçoğunda, bizdeki gibi askerlik zorunludur. Ama bu zorunluluğu vatani görev olarak addeden; görevini ifa etmek üzere kıtasına giderken davullarla zurnalarla uğurlanan; görevinin zorluğuna bakmaksızın, vatana hizmet etmek için ileri atılan ve sonunda, görevini tamamladığında, gözleri çakmak çakmak, gözleri gururla parlayarak evine dönen bir ulus, bir asker, bir Mehmetçik daha yoktur dünya üzerinde... Yaşadığı zorluklar yok mu; tabii ki var... Kim ister "baba ocağından, ana kucağından" ayrılmayı... Ya da arkasında sevdiğini bırakıp gitmeyi... Onca zaman sevdiklerinden ayrı kalmak zordur. Ama vatana hizmet etmek için hepsine katlanır Mehmetçik... Zaman zaman geride bıraktıklarını düşünüp gözleri buğulansa da yeni evinde kendine yeni kardeşler, yeni arkadaşlar bulur. Yapanlar bilir; başka bir tadı, başka bir havası, hatta başka bir lisanı vardır asker ocağının... Görev hakkıyla yerine getirildikten sonra keyifli bir oyundur her şey. Şakalaşmalar, takılmalar, gazinoda oturup anlatılan "sivillik" anıları, askerden sonrası için kurulan hayaller... Kocaman bir sınıfta gibisinizdir; komutanlarınız öğretmenlerinizdir; size görevlerinizi öğretirler, derdiniz olduğunda dinler, çoğu zaman evlerine gitmek yerine sizinle beraber kalırlar bu kocaman sınıfta... Ödevinizi, görevinizi yaptıktan sonra aynı okulda olduğu gibi arkadaşlarınızla şakalaşır, spor yapar, keyifli zamanlar geçirirsiniz. İşte bu; vatani görevini yapmak için ileri atılan, her türlü zorluğa katlanarak ödevini yerine getiren ve sonrasında keyifle gülüp eğlenen Mehmetçiğin, bizim Mehmetçiklerin hikâyesi... Anadolu'nun bir köşesinde, görevli oldukları taburda yaşanan dostlukların, özlemlerin, dayanışmaların, keyifli anların hikâyesi... |
Emret Komutanımda Şah Mat Devam Ediyor..! ALTIOKLAR FİLM PRODÜKSİYON ŞİRKETİ’NİN “EMRET KOMUTANIM” ADLI RATİNGLERİ ALT ÜST EDEN TV DİZİSİNİN SİNEMA FİLMİ “EMRET KOMUTANIM:ŞAH MAT”IN ÇEKİMLERİ SÜRÜYOR!... PEKİ FİLMDEKİ RUS KGB AJANI’NI KİM OYNUYOR!... http://www.ucankus.com/img/imgyeni/emret_komutanim.jpg “Emret Komutanım: Şah Mat”ın yönetmenliğini Mustafa Altıoklar ile Taner Akvardar; baş rollerini ise Türk sinemasının en popüler oyuncularından Mehmet Ali Erbil (rus kgb ajanı) ile Türk sinemasının yükselen yeni yıldızlarından Sarp Levendoğlu (Levent Üstteğmen) üstleniyorlar. “Emret Komutanım: Şah Mat”ın diğer başrol oyuncuları: Seda Akman, Hamdi Alkan, Ahmet Mümtaz Taylan, Dost Elver , Cengiz Küçükayvaz, Durul Bazan, Ufuk Özkan, Orçun Kaptan, Can Kahraman, Melda Gür, Hakan Meriçliler, İsrafil Köse, Mehmet Kurt, Ferdi Kurtuldu, Bora Karakul, Mustafa Üstündağ, Cenk Tunalı, Serkan Kuru, Nil Erkoçlar, Rıza Kocaoğlu, Mert Yavuzcan, Damla Debre, Leyla Kömürcü, Mehmet Ulay, Naci Taşdöğen, Furkan Kızılay. ”Emret Komutanım”ın hem dizisinde, hem de sinema filminde rol alan oyuncular şöyle sıralanıyor: Sarp Levendoğlu, Seda Akman,Ufuk Özkan, Orçun Kaptan, İsrafil Köse, Mehmet Kurt, Ferdi Kurtuldu, Bora Karakul, Nil Erkoçlar, Damla Debre, Mehmet Ulay, Naci Taşdöğen. |
ilk baslarda güzel di artik okadar güzel degil |
Eskisi kadar güzel olmasada görünce izliyorum |
teşekkürler |
Türkiye`de Saat: 17:08 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2