Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi

Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi (http://besiktasforum.net/forum/index.php)
-   Fıkralar (http://besiktasforum.net/forum/forumdisplay.php?f=67)
-   -   ... :: :: mühendis fıkraları :: :: ... (http://besiktasforum.net/forum/showthread.php?t=74553)

|RespecT Me| 21-09-2008 15:46

... :: :: mühendis fıkraları :: :: ...
 
Uçak fabrikasında yeni bir tasarım. Herşey mükemmel. İlk test uçuşu fakat uçağın kanatları gövdeyle bağlantı yerinden kopuyor. Tüm ekip enkazın başında. Birisi
-Kanatla gövdenin birleştiği yerlere delik delin diyor. Yeniden hesaplamalar, iki yıllık çalışma, test uçuşu. Ne yazık ki akıbet aynı. Kanatlar yok. Fabrikaya taşınan enkazın başındaki acayip adamdan aynı öneri.
-Delik delin kardeşim.
Üçüncü denemenin de akıbeti aynı olunca proje sorumluları acayip adamın dediklerini uygularlar. Sonuç tam bir BAŞARI. İnanılmaz bir sağlamlık. Acayip adamı fabrika içinde bulurlar ve proje müdürünün önüne getirirler.
-Biz bu kadar Profesör ve Mühendis, bilim adamı çözemedik, sen çözdün bu sorunu; kimsin sen? Adamcağız sıkılarak:

-Tuvalet temizleyicisiyim, kahrolası tuvalet kağıtları hiç bir zaman delikli yerlerinden kopmazlar da!.

|RespecT Me| 21-09-2008 15:46

profesör...
 
Adamın biri balona binmiş ve uçarken yolunu kaybedip bilmediği bir yerde bir çayıra doğru sürüklenmiş. Balonun aşağıda çok yaklaştığı bir sırada aşağıda birini görmüş ve sormuş:
- Kayboldum, nerede olduğu söyleyebilir misiniz?
- Bir çayırın üzerinde uçmakta olan bir balonun içinde şu kadar yüksektesin!
Balondaki şahıs bu cevap üzerine:
- Siz profesör olmalısınız.
- Evet, nereden anladınız?
- Söylediğiniz her şey %100 doğru fakat verdiğiniz bilgiler hiç bir işe yaramıyor.
Bunun üzerine aşağıdaki adam, yukarıya seslenir:
- Siz de işadamı olmalısınız.
- Evet, siz bunu nereden anladınız?
- Birincisi, kim olduğunuzu, nereden geldiğinizi, nereye gitmek istediğinizi, amacınızı bilmiyorum ve tamamen kaybolmuş durumdasınız, buna rağmen size yardımcı olmamı bekliyorsunuz. İkinci olarak da, benimle karşılaşmadan önce hangi durum ve pozisyonda idiyseniz şimdi de aynı yerdesiniz buna rağmen beni suçluyorsunuz.

|RespecT Me| 21-09-2008 15:48

Konserve -1
 
Bir fizikçi, bir kimyacı ve bir ekonomist. Issız bir adaya düşmüş. Yiyecek bir şey yok. Lakin bir bakmışlar sahile vuran bir konserve kutusu: Dolma!
Fizikçi demiş ki:
- Bir taşla vurup açalım, yeriz.
Kimyacı demiş ki:
- Ateşe atalım hem sıcak bir şeyler yemiş oluruz hem de kutu açılır.
Ekonomist lafa girmiş:
- Farz edelim ki elimizde bir konserve açacağı var.

|RespecT Me| 21-09-2008 15:48

yönetici kursu...
 
İşinize yaramasa bile astlarınızdan hazırlaması zor raporlar isteyin.

*Size sunulan rapor ne kadar özenle hazırlanmış olursa olsun eksik tespit edin ve
beğenmediğiniz kısımlarına çizik atın.

*Asla astlarınıza özel hayatınızdan bahsetmeyin,Onların yanında sürekli işten bahsedin.

*Günaydın,iyi akşamlar derken bile ses tonunuz donuk olmalı.

*Astlarınızın yaptığı işleri beğenmeme yönünde tavır alın.

*Kendi yapabileceğiniz fakat astlarınıza da yaptırabileceğiniz Ufak tefek işleri mutlaka
astlarınıza yaptırın.(Yaptığı işi yine beğenmeyin.)

* Size espiri yapıp da havayı yumuşatmak isteyenlere tebessüm etmeyin.

*Onları yanınıza çağırıp acil iş vereceğiniz vaktin mesai bitimine 5 dk.kala veya öğle
arası olmasına dikkat edin.

* Onlara zor görevler verin ve gerçekleşmesi için kısa vakit tanıyın.

*Bir işi bitirmeden başka bir iş daha vermeye çalışın.

*Şikayetlenirlerse yaptığı işin basit birşey olduğunu ima edin.

*Toplantılarınızda bitirilmiş işlerden değil bitirilmemiş işlerden bahsedin.

*Pazartesi günü öğleden önce toplantı yapın,Bitiremedikleri işler için neden
cumartesi pazar bitirmediniz diye sorarak ücretsiz fazla mesaiye alıştırın.

*Fırça atacak bir bahane bulduğunuzda fırsatı sakın kaçırmayın.

*işiniz icabı firmada olmayacağınız günlerde,gitmeden onlara zor görevler verin
ve geldiğimde tatamlanmış olsun deyin.Gittiğinize sevinemesinler.

*Firma dışında olduğunuz zamanlarda telefonla hesap sorun.

*Onlara verdiğiniz işin daha pratik çözüm yollarını bilseniz bile onlara
söylemeyin.Kendileri uğraşıp,bulabiliyorlarsa bulsunlar.

*Doldurmasını istediğiniz tablo türünden boş raporları kağıt olarak verin,elektronik ortamda
geri isteyin.Uğraşıp aynı tabloyu bir daha çizsinler.

*Astlarınız "müsaitseniz felan iş konusunda görüşecektim"gibi birşey sorduğunda müsait
olsanız bile meşgulmüş gibi onu biraz bekletin.

*Hediye vermek isterlerse kabul etmeyin.

*Sizden izin isterlerse sebebini sorun ve izin verseniz bile zorluklar çıkartın ki bir
daha izin isterken iyice bir düşünsün.

*İzin isteme sebebine göre mümkünse izin kağıdına yazdığı tarihten başka bir tarihe
izin verin ki belki başka bir firma ile randevulaşıp iş görüşmesine gidiyordur.

*İzin isteme sebebi belgelenebilecek birşeyse(para çekme,doktora reçete yazdırma gibi)
izin dönüşü o belgenin fotokopisi isteyin.

*Satışlar iyi gitse bile sürekli kötüymüş gibi bir hava verin.

*Zam verme konusunda yetkiniz varsa zam isteyenlere vasıflarındaki eksikliklerden(ileri düzey
ing.sertifikası vs.) bahsedin.Önce o vasfı kazanması gerektiğini söyleyin.

* Astlarınızdan birine verdiğiniz bir işi bazen ötekine de verin ki,aynı işi ayrı ayrı
yaptıklarını anladıklarında sizin onlara pek güvenmediğinizi anlasınlar.

* Astınızı oturuyor gördüğünüzde "felan iş ne oldu bak ta gel gibi"bir soruyla onu
yerinden kaldırın.

*İki astınızı iş dışında konuşuyor olduğunu hissettiğinizde yanınıza çağırıp"felan acil
iş sonuçlandı mı?"gibi sorularla onu rahatsız edin.

*Boş kadro oluştuğu zaman yeni eleman hemen almayın.Diğer personel işleri yürütüyorsa
gözlemleyin ve sessiz kalın.İşler yürüyorken niye bir kişi alıp maaş veresiniz ki.
Bırakın boş kadroya rağmen işleri yürüten diğer personel belki kendilerinin makamı
arttırılır diye idealist çalışsınlar.Ümitvar olmaları,çalışmaları için güzel
birşeydir.

*Eğer boş kadroya eleman alma zorunlu hale geldiyse yine de aceleci olmayın.Biriken
işleri yeni eleman iş bulmanın sevinci içinde yapar nasıl olsa.

*Eğer boş kadro müdür veya şef pozisyonunda ise yeni aldığınız kişiyi "sorumlu"sıfatıyla
işe alın ama müdür veya şefin tüm sorumluluklarının hesabını ona sorun.Böylece aynı
görevi yapan kişiye hem daha az maaş verirsiniz.Hem de haddini ona bildirmiş olursunuz.

*Eğer sorumlu sıfatındaki kişi kendisinin neden sorumlu diye geçtiğini sorarsa daha
yeni işe girdiğini hemen aceleci davranmaması gerektiğini zamanı gelince yapılacağını
söyleyin.O zaman belki hiç gelmeyecektir ama bırakın ümitvar olsun.

* Zam dönemi geldiğinde işi ağırdan alın.2 veya üç ay sallayın.Soranlara konunun henüz
görüşülmediğini,geçmiş ayların farklarını sonradan alabileceklerini ima edin.Ama geçmiş
ayların farklarını vermeyin.

*Firmanızın araç park bölgesi varsa astlarınızın arabalarını oraya park etmelerini
yasaklayın.Bunu direk siz söylemeyin.Güvenlik görevlisine talimat verin.

*Firma içerisinde yapılmaması gereken davranışları yazılı olarak tebliğ edin ve imza
alın.

*Astlarınızla telefon görüşmelerinde telefonu siz kapatmadığınız sürece onların kapatmaması
gerektiğini prensip edinin.Belki o söyleyeceklerinizi bitirdiniz sandı ama sizin aklınıza
başka bir konu geldi.Ya da başka bir talimat daha vermesin diye kasıtlı yaptı.
Eğer sizden önce kapatırlarsa tekrar arayıp neden önce kapattığının hesabını sorun.

*Bir astınıza bir talimat vereceğiniz zaman telefonla görüşüyorsa telefonu"sonra tekrar
ararım"deyip kapatmasını,sizi bekletmemesini sağlayın.

*Mesai bitiş saati bile olsa ayrılmadan size haber vermeleri gerektiğini prensip edinin.
Haber verdiğinde ise felan iş ne oldu gibi rahatsız edici sorular sorun.

*Haftasonu tatilinde siz firmada iseniz,astınızın evini veya cebini arayacak bir bahane
bulunuz.Direk siz görüşmeyin başkasına aratın ve hemen firmaya gelmesi gerektiğini
kendisine bildirin.Ya gelecektir ya gelemeyecektir yada kasten gelmeyecektir.Ama her
halukarda keyfi kaçacaktır.

*Astınız senelik izinde iken siz çalışıyorsanız onu rahatsız etmenin vakti gelmiş
demektir.Onu arayarak falan dosyayı nereye kaldırdın veya nereye kaydettin gibi
sorularla hedefi vurunuz.

*Arada bir "ekibimden memnun değilim"gibi sözlerle egolarının damarına basınız.

*Elemana ihtiyacınız olmadığı zaman gazeteye "eleman alınacaktır" ilanı veriniz ama
ilanda firma adı olmasın.Müracaatlar felan nolu posta kutusuna yapılacaktır diye
yazdırın.Sizin elemanlardan müracaat edenleri tespit edip,yanınıza çağırın ve
başvurusunu kendisine iade edin.

*Telefonlara 1 dk dış hat sınırı koyun.Vakti aşınca otomatik kesilsin.

*Firmanızın muhtelif yerlerine kamera döşetin.Uygunsuz davranışları ekrandan
tespit ettiğinizde telefonla anında arayıp uyarın ki gözlemlendiklerini
anlasınlar.

*Sizden önce firma personele ikramiye veriyor idiyse önce ikramiyeleri maaşlara
eşit dağıtın.Sonra maaşlar yüksek diyerek zam döneminde zam yapmayın.

*Firmanızda bilgisayar ağının server'ından kim hangi sitelere girdiğini
kontrol ettirin.Uygunsuz sitelere girenlere uyarı yazın.

*Faks cihazından kim nerelere ne çekmiş raporu alın.

*Santralden hangi iç hat nereleri ne kadar aramış raporu alın.

*Her ofise bir yazıcı değil her kata bir yazıcı tahsis edin.

*Bant,makas,kağıt gibi malzeme alım talep fişlerindeki öğeleri çizin
veya miktarı azaltın.Sonra imza atın.

*Fazla mesai yapan büro personeline ücret zaten vermiyorsunuz ama devamsızlık
veya mazeret izinlerinin ücretini maaşından kesin.

*Avans zaten vermiyorsunuz ama zaruri isteyenler olduğunda dilekçe ile başvuru
isteyin.

*Tarafınıza yazılan dilekçelerde imla hataları bulun ve iade edip tekrar
yazdırın.

*İşyerinde kahvaltıyı yasaklayın.

*Mesai başlama saatinde ortalıkta dolanın ve bakışlarınızla vaktinde işe başlayıp
başlamadıklarını kontrol edin.

*Aynı şeyi mesai bitimine yakın herkesin gevşediği zamanlarda da yapın.

*Yemek saatinde yemekhaneye biraz erken girin.Erken yemek almak isteyen uyanıklar
karşılarında sizin ekşi suratınızı görsünler.

*Kendinize sekreter mutlaka alın ama ayrıyeten firmaya santralci almayın.Bekçi
boş boş oturuyor nasıl olsa o bağlasın telefonları.

*Bekçi demişken aklıma geldi.Arabanızı bekçiye yıkatın,sildirin.Nasıl olsa canı hep
sıkılıyor.Ne diye yıkama servisine para veresiniz.

*Firmaya giriş ve çıkışlarınızda bekçiye asker selamı verdirerek egonuzu okşayın.

*Sigorta primlerini eksik gösterin,hatta bazı dönemler hiç yatırmayın.

*Hesapta para olsa bile maaşları gününde yatırmayın.Bırakın biraz repoda değer
kazansınlar.

*Vergi iadesi,nema gibi paraları personele geç ödetin.Bırakın onlar da değer kazansın.

*Herşey yolunda giderken bile ortamı gerecek bir konu veya bir kurban bulun.

*Mesai bitiminde servislerin tamamı birden talimat almadan kalkmasın.Servisleri
vaktinde kaldırmamak için servise binmesi gereken birilerini oyalayın ve servislere
birazdan geliyor deyin.Servis araçlarını bir süre beklettikten sonra oyaladığınız
kişi gelemeyecek diye servisleri gönderin.Hem servisler geç kalksın hem oyalayıp iş
verdiğiniz personel servise binemesin.

*İş başvurusu görüşmelerinde işe almaya karar verdiğiniz personele o an için çok
iyi davranın.İşe girince de feleği şaşsın.

*İşe almamaya karar verdiğiniz görüşmeciye ise kök söktürün.Ama biraz ümit verin.
Sonradan ise başvurunuz kabul edilmemiştir diye bir bildirim yapmayın.Ümit içinde
bekleyip dursun.Eğer o kişi sizi ararsa görüşmeyin.Değerlendiriliyor deyin.

*Astlarınıza önemli tecrübelerinizi anlatmayın ki size alternatif olmasınlar.

*İşe alacağınız astınızın özgeçmişi kabarık ise işe almayın ki o da size
alternatif olmasın.

*Çözebileceğiniz sorunlar çoksa ve tecrübelerinizle kısa sürede çözebilecek olsanız
bile bunu zamana yayarak yavaş yavaş çözün.Çünkü varlık sebebiniz sorunlardır.
Onları çabuk çözerseniz artık size ihtiyaç yokmuş fikri oluşabilir.

*Sorunlar biterse kendiniz sorun yaratın ve onu çözün.

|RespecT Me| 21-09-2008 15:49

Yangın...
 
Bir mühendis, bir fizikçi ve bir matematikçi bir hoteldedir.
Derken mühendis burnuna gelen duman kokusuyla uyanır, hole çıkar, bir de bakar ki bir yangın var. Eline geçirdiği bir kovaya su doldurarak yangını söndürmeye çalışır.
Daha sonra fizikçi uyanır, aynı yangını görür ve yangın hortumunu bulur ve başlar hesap yapmaya. Su basıncı, alevin şiddeti, aradaki mesafe falan derken hesaplara göre minimum miktarda suyla ve minimum enerjiyle yangını söndürür. (İkinci versiyon yaptığı hesaplara göre yangının sönmeyeceği ortaya çıkar ve yatağına geri döner.)
Daha sonra matematikçi kalkar kokunun etkisiyle hole koşar. Bir de bakar ki yangın var. Derken çözüm aramaya koyulur. Yangın hortumunu bulur ve - çözümü buldum diye bağırarak yatağına geri döner.

|RespecT Me| 21-09-2008 15:49

Mühendis işletmeci farkı...
 
Günün birinde aynı üniversitede görevli 3 işletme uzmanı ile 3 mühendis İstanbul'a bir seminer için davet edilmişler. 6 kafadar daha ucuz olacağına inanarak trenle gitmeye karar vermişler. Hep birlikte tren bilet gişesine gitmişler, mühendisler birer tane bilet almış, işletmeciler yalnızca 1 bilet alıp trene binmişler. Mühendisler, işletmecilere tek bilet ile nasıl seyehat edeceklerini sorunca
- Bekleyin göreceksiniz
Cevabını almışlar. Bir süre sonra kondüktör bilet kontrolü yapmaya başlayınca işletmeciler hep birlikte trenin tuvaletine girmiş ve kapıyı kilitlemişler. Kondüktör bilet kontolünü bitirip tuvaletin önüne gelmiş ve kapıyı çalmış. Kapı aralanıp içeriden bir bilet uzatılmış. Kondüktör de bileti işaretleyip gitmiş. Mühendisler bayılmışlar bu işe ve dönüşte aynı numarayı kendileride yapmaya karar vermişler. Seminer bitince yine aynı ekip istasyona gitmişler, mühendisler 1 tane bilet almış, işletmeciler hiç bilet almadan trene binmişler. Mühendisler biletsiz nasıl seyehat edeceklerini sorunca yine aynı cevabı almışlar:
- Bekleyin göreceksiniz.
Kondüktör bilet kontrolüne başlayınca mühendisler hemen birlikte tuvalete girmişler. İşletmeciler de diğer tuvalete girmiş. 5 dakika sonra işletmecilerden birisi tuvaletten çıkıp diğer tuvaletin kapısını çalmış, kapı aralanıp içeriden bir bilet uzanmış. İşletmeci bileti alıp diğer tuvalete girmiş ve kondüktörü beklemeye başlamışlar...
mühendislerden en genç olanı tuvaletten çıkıp diğer tuvaletin kapısını çalmış...
Isletmeciler kapiyi bile acmadan :
Hadi lan,bizim numaramizi bize mi yedirecen...

|RespecT Me| 21-09-2008 15:50

Memurum...
 
<a href="http://www.gittigidiyor.com" target="_blank">Gittigidiyor</a>
Hirsizin biri gece is basina konuldu. Gozune kestirdigi bir adami koseye cekti ve:
- Ya paran ya hayatin?
Adam:
- Benim hic param yok.
Hirsiz:
- Nasil yani? Ne is yapiyon?
Adam:
- Memurum
Hirsiz:
- O zaman yuru git. Memursan hayatin bile yoktur.

|RespecT Me| 21-09-2008 15:50

Kapı açmak...
 
Arizona'da demiryolu yapımı sırasında mühendis, yaşlı adamı ikna etmeye çalışıyordu:
- Tom Baba, başka çözüm bulamadık. Demiryolunu sizin evden geçirmek zorundayız.
Tom Baba öfkelendi:
- Demek benim evimden! Olur mu öyle şey! Yani trenin her geçişinde gelip kapıyı açacağım, öyle mi?

|RespecT Me| 21-09-2008 15:51

üç mühendis yolda kalınca...
 
Üç mühendis beraber arabada seyahat etmekteyken arabaları bozulur ve yolda kalırlar. Makine mühendisi hemen kolları sıvar ve motorla uğraşmaya başlar. Yarım saat sonra diğerlerinin yanına dönerek:
_"Motoru baştan elden geçirdim, burda bir sorun bulamadım."
Bundan sonra elektrik mühendisi kalkar ve o da yarım saat uğraşıp geri döner:
_"Herhangi bir elektrik arızası da görünmüyor." der. Bunun üzerine iki mühendis bilgisayar mühendisine bakar, o da kalakıp arabanın önüne geçer sonra diğerlerinin yanına geri dönüp:
_"Kapatıp bir daha açsak?"

|RespecT Me| 21-09-2008 15:52

işte bu yüzden...
 
Şantiyede ameleler akşama kadar kan ter içinde çalıştıkları halde mühendisin masa başında oturarak kendilerinden iki - üç kat daha fazla maaş almasından rahatsız olmaktadırlar.Bir gün bunun nedenini öğrenmek için aralarından bir temsilci seçip mühendisin yanına gönderirler.
Adam mühendise sorar;
- Biz akşama kadar kan ter içinde çalışırız, emek harcarız fakat sen sadece masa başında oturarak bizden daha fazla ücret alıyorsun.Bunun sebebi nedir?...
Mühendis gülümser ve;
- Git dışardan büyükçe bir taş kap gel, der.
Amele dışardan taşı alır gelir.Mühendis elini masanın üzerine koyar ve;
- Şimdi olanca gücünle vur, der.
Amele şaşırır;
- Nasıl olur böyle bir şey yapamam, dese de mühendisin ısrarı üzerine olanca gücüyle taşı masaya indirmiş.Mühendis hızla elini masadan çeker ve amele taşı masaya vurur.Mühendis gayet ciddi bir şekilde;
- İşte bu yüzden, der.
Amele hiçbir şey anlamaz, şaşkın bir şekilde dışarı çıkar.Merakla bekleşen arkadaşları hemen etrafına toplaşırlar.İçerde ne olduğunu sorarlar.Amele eliyle gözünü kapatır ve bir arkadaşına;
- Olanca gücünle elime vur, der.
Arkadaşı vurmak istemez.
- Sen vursana, diye ısrar eder.
Bunun üzerine arkadaşı olanca gücüyle okkalı bir yumruk indirir.Amele hızla elini çeker ve yumruk bir şimşek gibi gözünde patlar.Amele arkadaşlarına döner ve;
-İşte bu yüzden, der

|RespecT Me| 21-09-2008 15:56

çevrecilik...
 
Konferans sırasında arkadaş olan üç uzman birlikte tuvalete girerek ihtiyaç gidermişler.
İşini ilk bitiren ellerini yıkadıktan sonra makineden peşpeşe
kurulama kağıtları alıp ellerini kurulamış.
Tam 16 adet kağıt havlu harcamış. Arkadaşlarına dönmüş:
- Ben ODTÜ mezunuyum,bizim okulda önce temizlik ögretilir
İşini ikinci bitiren tek bir kağıt havlu çekmiş ve elini kurulamış.
İkinci kişi diğerlerine dönmüş:
- Ben Bilkent mezunuyum,bize okulda çevreciligi öğrettiler.
Çok kağıt harcamak çevreye zararlıdır?
Üçüncü kişi ne ellerini yıkamış, ne kağıt almış.
Kendisine şaşkın şaşkın bakan arkadaşlarına dönmüş:
- Ben Boğaziçi mezunuyum, biz elimize işemeyiz!

|RespecT Me| 21-09-2008 15:57

mühendis yarışması...
 
Bir grup mühendis bir televizyon yarış programı için bir adaya bırakılır.Yanlarında sadece giyeceği elbiseleri ile adaya bırakılan mühendisler hayatlarını yardım almadan idame ettireceklerdir. Mühendisler önce bir ağaçtan ev yapmak için kolları sıvar. Göz kararı
ölçü alamadıklarından kimisi tek gözünü kısıp başparmağı ile ölçü alır kimisi karış ile ölçerek,özenerek işlerini yaparlar. Bu arada bir tanesi iş yapmadığı gibi kendisinin daha iyi yapacağını söyler, yaptıkları işi de beğenmez. Geçtikleri güzergaha da pisliğini yapınca diğerleri artık dayanamaz ve yaka paça bunu tutup senin derdin nedir diye sorarlar.Tüm kameralar onlara dönmüştür ve canlı
yayındadırlar.
-Arkadaşlar ben buraya gelmeden üst düzey yönetici kursu almaktaydım, beni mazur görün, der.

|RespecT Me| 21-09-2008 15:57

Mühendisler...
 
Bir Makine Mühendisi, Bir Elektrik Mühendisi ve bir Bilgisayar Mühendisi bir gün eski bir araba ile yola çıkmışlar. Issız bir otobandan geçerken, araba aniden durmuş, baktılar çalışmıyor, Makine Mühendisi
- Ben simdi hallederim!" diyerek atılmış, önce arabanın altına yatmış, kaputu açmış, bir kaç girişi sıkıştırıp, bir kaç yere çekiçle filan vurmuş ama tik yok! Başı eğik arabaya geri dönmüş.
Bunun üzerine Elektrik Mühendisi atılmış hemen, o da elektrik girişlerini, sigortaları kontrol etmiş, kablolarla oynamış ama hareket yok! Bunun üzerine ikisi birden dönüp,
Bilgisayar Mühendisine bakmışlar. Sıranın kendisine geldiğini anlayan Bilgisayarcı,
- Eeee şey, arabadan bir çıkıp tekrar girsek?

|RespecT Me| 21-09-2008 15:58

mühendis...
 
Kariyeri için iş arayan bir mühendis gazetede ilan görür. Metod ve zaman etüdünde tecrübeli mühendis aranmaktadır. Kendisi için iyi bir fırsat olduğunu anlayan mühendis başvuru yapar ve iş görüşmesine çağrılır. Görüşmeye gitmeden firmanın internet sitesine girerek bilgi toplar ve 1000 personelin çalıştığını öğrenir. İş görüşmesini patron yapmaktadır. Mühendis bu işlerin %10 daha az personelle yapılabileceğini, artan personelin ise işten atılmadan yeni proje yatırımlarında istihdam edileceğini anlatarak puan toplama niyetindedir ve bunu müstakbel patronuna anlatmaya çalışır. Patronun cevabı kısa ve nettir:
- Ben zaten sen gelmeden 400 kişinin işine son verdim. Senin görevin bu kadar personelle aynı ürünü çıkarmaktır.

|RespecT Me| 21-09-2008 15:58

topun hacmi...
 
Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir mühendise bir kırmızı top verip bunun hacmini nasıl bulacaklarını sormuşlar.

Matematikçi, bir mezura ile etrafını ölçüp formülle yarıçapını hesapladıktan sonra diğer bir formülle yarıçapından hacmini bulacağını söylemiş.

Fizikçi ise topu suya batırıp yer değiştiren suyun hacmini ölçerek topun hacmini bulabileceğini söylemiş.

Top son olarak mühendisin eline verilmiş, mühendis topu şöyle biraz çevirip bakmış ve sonra:
"Bana kırmızı toplar kataloğunu bulun" demis.

|RespecT Me| 21-09-2008 15:59

mühendis cehenneme girerse...
 
Bir mühendis ölmüş ve büyük bir yalnışlık sonucunda cehenneme atılmış. Cehennemin konforundan hoşnut kalmayan mühendis bir takım
iyileştirmeler yapmaya başlamış. Kısa bir süre sonra cehennem, klimalı odaları, otomatik tuvaletleri, asansörleri, içecek otomatları ve diğer lüksleri ile bayağı rahat bir yer haline gelmiş. Bu arada mühendisin de iyice tanınıp sevildiğini söylemeye gerek yok.
Derken, günün birinde Cennet Meleği, şeytanı aramış:
-"Selam, cehennemde işler nasıl gidiyor? Neler yapıyorsunuz?"
Şeytan, memnun mesut gülümsemiş:
-"Ohoo.. Biz burada çok iyiyiz. Bir mühendis düştü buraya ki sorma gitsin. İnanılmaz lüks ve konforlu bir yer yaptı bizim orayı. Bir görsen, tuvaletlerimiz otomatik, kola makinemiz bile var."
Melek şaşırır:
-"Nee! Mühendis mi dedin? O adamin burada olmasi lazimdi. Çabuk onu buraya gönderin!"
Seytan: "Mümkünü yok! Kadromda bir mühendisin olmasindan çok memnunum ve onu burada tutacagim!" diye çıkışmış.
Cennet Melegi sinirle bağırmış:
"Onu çabuk buraya gönder, yoksa seni dava ederim!"
Şeytan katıla katıla gülerken şunları söylemiş:
"Yok yaa! Nasıl yapacaksın bunu? Bütün avukatlar bizim tarafta!"...

|RespecT Me| 21-09-2008 16:00

proje mühendisi sözlüğü...
 
<a href="http://www.gittigidiyor.com" target="_blank">Gittigidiyor</a>
* Büyük bir teknolojik başarı! (Yine çuvalladık.)

* Yıllarca süren kapsamlı çalışmalar sonucunda geliştirildi.(Kazara keşfettik.)

* Tasarımlar toleranslar dahilinde oldu.(Kuralları esnettikten sonra güç bela becerdik.)

* Test sonuçları son derece memnuniyet vericiydi.(İşe yarıyor ama nasıl oldu anlamadık.)

* Müşteri memnuniyeti sağlanmıştır.(Programın öyle gerisindeyiz ki müşteri eline ne geçerse şükrediyor.)

* Yakın proje koordinatörü(Başkasına yaptıramadık bari işi paylaşalım.)

* Öngörülemeyen sorunlar nedeniyle proje programın biraz gerisinde kaldı.(Şu sıralar başka projeyle ilgileniyoruz.)

* Proje bir sonraki rapor döneminde sonuçlandırılacak.(Daha başlamadık bile ama bir şeyler söylememiz gerekiyordu.)

* Farklı yaklaşımlar denenmektedir.(Ne yaptığımızı biz de bilmiyoruz ama idare ediyoruz işte!)

* Soruna yeni bir yaklaşım denenmektedir.(Yeni eleman aldık.Onun üstüne yıkacağız.)

* Tasarımı baştan yapmamız gerekecek.(Bu şeyi anlayan tek adam vardı.O da istifa etti.)

* Bazı küçük sorunları düzeltmek için üzerinde duruyoruz.(Baştan başlıyoruz.)

* Esas olarak tamamlandı.(Yarısı bitti sayılır.)

* Tahmin ediyoruz.(İnşallah)

* Çizimin hazırlanması uzun sürdü.(Daha hiçbir şey çizmedik ki!)

* İyi tanımlanmış değil.(kimse üzerinde düşünmedi.)

* Daha fazla analiz gerekiyor.(İş çığırından çıktı.)

* Proje önümüzdeki yılın son çeyreğinde hazır olcak.(O zamana kadar gecikmeden sorumlu birini buluruz elbet.)

* Senin teorini biz çok denedik. Uygulanabirliği yok.(Aslında iyi fikir, kendi fikrimmiş gibi raporumda belirteyim.)

|RespecT Me| 21-09-2008 16:00

Ben üniversitede okudum...
 
Üniversiteyi yeni bitiren bir genç iş arayip buluyor. İlk çalişacağı gün patronu geliyor:
- Hey sen al şu bezi yerleri silmeye başla.
Genc:
- Ama efendim ben üniversitede okudum
Patron:
- Ha o zaman başka ver bezi, ben sana nasil yapacağini göstereyim.

|RespecT Me| 21-09-2008 16:01

teknoloji...
 
Amerikali ile Türk arkadaş olmuşlar.Amerikali bizim Türk'ü Amerika'ya davet etmiş.Amerikali bizim Türk'e amerikanin heryerini gezdirmiş NASA'yıda gezdirmiş uzay araclarini göstermis.bizim türk demis sizde teknoloji büyük hayran kaldigini belirtmis
Neyse türk türkiyeye dönmüs bu sefer amerikali türkiyeye gelmiş.bizim türk acaba amerikalıyı nereye götürsem gezdirsem diye düsünmüs.
en sonunda hamama götürmeye karar vermis.amerikaliyla hamama giriyorlar her taraf buharrr tamama tamam pes vallahi hayran kaldim
- Memlekete dönmüs eee türkiyede ne gördün YA arkadaslar bizim NASA boş iş,türkler insan yapıyorlar ben vardigimda zımpara cekiyorlardı demiş

|RespecT Me| 21-09-2008 16:03

Mühendis zekası...
 
Bir papaz, bir sarhoş ve bir mühendis giyotinle ölüm cezasına çarptırılmışlardır. Sıra öncelikle papazdadır. İnfaz memuru papaza sorar:
- İnfaz edilirken yukarı mı aşağı mı bakmayı tercih edersin?
Papaz cevap verir:
- Yukarı bakmak isterim. En azından ölürken yüzüm tanrıya dönük olur.
Papazın isteği yerine getirilir, giyotin bıçağı havaya kaldırılır ve bırakılır. Bıçağın hızı kesilir kesilir ve tam papazın boynuna santimetreler kala duruverir.
Bu tanrıdan bir işaret olarak görülür ve papaz serbest bırakılır. Sıra sarhoşa gelmiştir. Bir umutla sarhoş da yukarı dönük olmak istediğini söyler. Aynı şekilde giyotin bıçağı tam sarhoşun boynuna yaklaşmışken yavaşlar ve durur. Bu da tanrının bir işareti olarak kabul edilir ve sarhoş da serbest bırakılır. En son sıra mühendistedir. Mühendis de yukarı dönük infaz edilmek istediğini belirtir. Tam bıçak havaya kalkmışken mühendis bağırır:
- Durun bir dakika, bıçaktaki sorunun nerede olduğunu anladım.

|RespecT Me| 21-09-2008 16:04

köprü...
 
Bir gün cehennem ve cennet arasına köprü yapmaya karar verilir,yarısını cennettekiler yarısınıda cehennemdekiler yapacaktır,köprü yapımı başladıktan 1 ay sonra bakılırki cehhennem tarafından çok güzel geniş bir köprü yapılmıştır,ama cennetten tık yok,zebaniler meleklere sorar"Siz neden köprü yapmıyorsunuz?" diye. Melek cevap verir"Nasıl yapalım bütün mühendisler sizde"!!!

|RespecT Me| 21-09-2008 16:05

proje müdürü...
 
Adamın biri çarşıda gezinirken bir evcil hayvanlar mağazasının önünden geçer ve merak edip ne var ne yok diye içeri girip gezinmeye başlar. Maymunların olduğu yere gelince bir müşterinin maymunu alıp mağaza sahibine fiyatı sorduğunu görür. Satıcı 5.000 $ der ve müşteri hiç itiraz etmeden ödeyip çıkar.gezinen adam merak edip satıcıya sorar. Bu maymun neden bu kadar pahalı. Satıcı:
- O maymun otocad, catıa, excell, word'ü iyi bilir. Her türlü çizimi yapabilir, der.
Adam şaşırır.Ardından başka bir müşteri bir maymun alır. O da 5.000 $'dır ve müşteri itiraz etmeden ödeyip çıkar. Gezinen adam tekrar şaşırıp satıcıya sorar. Satıcı
- O maymun herlü projenin takibini onayını yapacak kabiliyettedir, der.
Adam iyice şaşırmıştır. Ardından başka bir adam bir maymun alır ve satıcıya 25.000 $ öder ve çıkar. Zaten şaşırmış olan gezinen adam bu kez kafayı yer ve satıcıya:
- Bu maymun neden ötekilerden pahalı, diye sorar. Satıcı:
- Valla o maymun hepsini çok iyi bildiğini iddia ediyor ama ne kadar denediysem yapmıyor. Kendisinin proje müdürü olduğunu söylüyor, der.

|RespecT Me| 21-09-2008 16:05

Konuşan kurbağa...
 
Adamın biri bir gün yolda giderken bir kurbağa görür ve kurbağa dile gelir
- Ben aslında bir insanım, eğer beni bir kere öpersen çok güzel bir prenses haline gelirim"
Adam kurbağayı eline alır ve cebine koyar. Kurbağa tekrar dile gelir
- Eğer beni öpersen çok güzel bir prenses olacağım, ve seninle 1 hafta kalmaya razıyım.
Adam kurbağayı cebinden çıkarır, şöyle bir bakar ve gülümseyerek yeniden cebine koyar.
Kurbağa yalvarmaya başlar
- Eğer beni öper ve güzel bir prenses haline çevirirsen seninle bir hafta kalırım ve istediğin her şeyi yaparım
Adam tekrar kurbağayı çıkarır, şöyle bir bakar ve gülümseyerek cebine koyar
Sonunda kurbağa dayanamaz
- Senin neyin var? Sana çok güzel bir prenses olduğumu ve beni öpersen 1 hafta seninle kalıp istediğin her şeyi yapacağımı söyledim. Neden beni öpmüyorsun?
Sonunda adam konuşur
- Bak, ben bir mühendisim. Kızlarla uğraşacak vaktim yok, fakat konuşan bir kurbağa çok ilginç geliyor.

|RespecT Me| 21-09-2008 16:06

ziraat mühendisi...
 
Bir bankanın zirai krediler bölümünde çalışan bir ziraat mühendisi, zirai kredi başvurularını yerinde incelemek için bir köye iş ziyaretinde bulunur. Akşam hava kararmak üzereyken köyden ayrılır. Yarı yolda arabası arızalanır ve inip baktığında tamirinin mümkün olmadığını görür. Bu gece burada bir başıma ne yapacağım diye kaygılanırken ileride bir ev olduğunu ve ışığının yandığını görür. Eve giderek kapıyı çalar. Kapıyı genç ve oldukça güzel bir bayan açar. Ve bayan şöyle der:
- Buyrun beyefendi. Ben kocası askerde olan ve burada yanlız yaşayan bir bayanım. Size nasıl yardımcı olabilirim?
Adam da:
- Ben bir bankanın zirai krediler bölümünde çalışan bir Ziraat Mühendisiyim. Arabam bozuldu ve yolda kaldım. Geceyi burada geçirmem mümkün mü acaba?
-Tabiki der kadın ve birlikte içeri girerler. Kadın adamın yanına gelerek:
-Bakın beyefendi ben kocası askerde olan ve bu evde tek başına yaşayan bir bayanım. Her hangi bir arzunuz var mı?
diye sorar. Adam da acıkmış olduğunu ve mümkünse kadından yiyecek birşeyler hazırlamasını ister.
Kadın adamın isteğini yerine getirir ve çok güzel bir sofra hazırlar. Yemekten sonra kadın adamın karşısına geçerek:
- Beyefendi, ben kocası askerde olan ve bu evde tek başına yaşayan bir bayanım. Başka bir arzunuz var mıydı acaba?
diye sorar. Adam yemek için teşekkür eder ve eğer mümkünse yemeğin üzerine çay içmek istediğini söyler. Kadın çayı demler ve birlikte çaylarını içerler.
Çay faslından sonra kadın yatak odasına gidip en şuh ve seksi geceliğini giyerek adamın karşısına çıkar ve
- Beyefendi, ben kocası askerde olan ve bu evde tek başına yaşayan bir bayanım. Başka bir arzunuz varsa çekinmeden söyleyin onu da yerine getireyim. der. Adam da artık uyku saatinin geldiğini ve kadının ona bir yatak hazırlaması halinde uyumak istediğini söyler. Kadın yatağı hazırlar ve Ziraat Mühendisi uyur.
Sabah olup uyandığında adam kadını evin içinde göremez ve eviv bahçesine çıkar. Kadın orada hayvanlara yem vermektedir. Fakat bir olay adamın tuhafına gider. Çünkü bahçede bir tavuk ve 5 horoz vardır. Adam kadına sorar:
- Hanımefendi,1 tavuğa 5 horoz fazla değil mi? Ben bu durumdan bir şey anlayamadım da... Kadın bu soruya cevap verir:
-ANLAMAYACAK BİRŞEY YOK BEYEFENDİ. O HOROZLARIN 4 TANESİ ZİRAAT MÜHENDİSİ...

|RespecT Me| 21-09-2008 16:06

Amerikan teknolojisi...
 
Amerikalılar yeni bir uçak geliştirirler ve bu uçağı denemek için
Arabistan'a götürürler.Bir Arap pilotunu uçağa bindirirler ve uçak havalanır. Arap pilot uçağı kullanırken dört motordan biri patlar.
Göstergelerde "Don't panic. This is American technology" yazısı görülür, pilot rahatlar.
Daha sonra bir motor daha patlar ve göstergelerde yine aynı yazı görülür. Pilot da uçmaya devam eder. Ne var ki az sonra iki motor birden patlar. Hiç motor kalmayınca Arap pilot panikler. Tam bu esnada göstergelerde yine aynı yazı görülür ve uçak kendi kendini yumuşak bir şekilde indirir. Araplar pilottan bu olayı öğrenince şaşırırlar ve kendileri de böyle bir uçak yapmaya karar verirler. Ve nitekim bir uçak yapıp Amerika'dan bir pilot davet ederler. Pilot biner uçağa, başlar uçmaya. Bir iki dakika sonra bir motor patlar. Göstergelerde "Don't panic. This is Arabic technology" yazısı görülür. Az sonra ikinci motor da patlar ve aynı yazı gözükünce Amerikali pilot: "Ulan bizim uçağın aynısını taklit etmişler." der. Derken iki motor birden patlayınca uçağın kendi kendini yere indireceğini düşünen pilot göstergelerde şu yazıyı görür: "Don't panic. This is Arabic technology. Please repeat after me. Eşhedü en la ilahe illallah...."

|RespecT Me| 21-09-2008 16:07

yonetici ve mühendis...
 
Yönetici ve Mühendis
Buyuk bir sirketin ust duzey yoneticilerinden biri bir gun New York uzerinde balonla dolasmaya cikar. Aksilik bu ya, pusulasini asagiya dusurur ve kaybolur. Inmek icin uygun bir yer ararken bir gokdelenin tepesinde sigara icen bir adam gorur ve alcalir.
"Pardon. Ben neredeyim acaba?" diye sorar.
"Yerden 500 feet yukseklikte bir balonun icindesin" der adam.
Yonetici sinirlenir:
"Sen muhendissin degil mi?" diye sorar.
"Evet." der adam. "Nereden bildin?"
"Cunku basim belada ve sana bir soru soruyorum. Verdigin cevap 100% dogru fakat hic bir isime yaramiyor."
"Sen de yoneticisin degil mi?"
"Evet sen nereden bildin?"
"Cunku yerden 500 feet yukseklikte bir balonun icinde kaybolmussun. Pusulan yok, berbat durumdasin. Fakat bu simdi benim sucum oldu."

|RespecT Me| 21-09-2008 16:08

mühendis getirdik...
 
Kayseri'nin bir köyünde imece yöntemiyle yol yapılıyor. Bunun için de eşekten yararlanılıyor.Eşek hangi yolu izlerse, orası genişletip araba yoluna dönüştürülüyor. Köye gelen Amerikalı Barış Gönüllüsü, ne olup bittiğini kavrayamadığı için sorar :
-Ne yapıyorsunuz böyle?
-Yol yapıyoruz.
-Bu eşşek ne için?
-O, yolun mühendisi. Yola uygun geçişi o gösterir.
Barış Gönüllüsü katıla katıla güler :
-Ya eşek bulamasaydınız?
-İşte o zaman Amerika'dan mühendis getirirdik!

|RespecT Me| 21-09-2008 16:09

tercih...
 
Iki mühendislik ögrencisi kampus içerisinde yürürken biri digerine sorar,
- Bu muhtesem bisikleti de nereden buldun ? Digeri cevap verir,
- Dün tek basima dolasirken bir yandan da okulu bitirince ne is yapacagimi düsünüyordum. Birden bu bisikletin üzerinde nefis bir kiz geldi ve yanimda durdu. Bisikleti çimenlerin üzerine birakti ve üzerindeki bütün giysileri çikartti. Sonra da bana
- Hangisini istiyorsan al dedi.
Diger ögrenci arkadasini dogrularcasina basini sallayarak,
- Iyi seçim yapmissin, elbiseler belki sana uymayabilirdi".

|RespecT Me| 21-09-2008 16:09

mühendis ve temel...
 
Mısır hükümeti Kızıldeniz'in altına tüp geçit yaptırmak için ihale açar.
İhaleye İngiltere'den, Amerika'dan, Japonya'dan birer firma ve Türkiye'den de Temelin firması olmak üzere dört firma katılır. Firmaları teker teker mülakata çağırırlar ve teknik bilgi isterler.
İngiliz Firması:
- Biz iki taraftan da eşzamanlı olarak tüneli kazmaya başlarız ve denizin altında tam ortada buluşuruz.
Tüneller arasında maksimum 1 metre fark olur, 30 metre enindeki tünelde de 1 metreyi rahatlıkla düzeltiriz. derler.
Amerikan Firması:
- Biz de iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz.
Maksimum 50cm fark olur. derler.
Japon Firması:
- Biz iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz.
Maksimum 20cm fark olur. derler.
Sıra bizim Temel'e gelir.
Temel:
- lla biz de iki taraftan kazmaya başlarız.
Ortada buluştuuuk buluştuk, buluşamadık iki tüneliniz olur. der!!!

|RespecT Me| 21-09-2008 16:10

Boru...
 
Fizikçi, matematikçi, kimyacı, jeolog ve antropologdan oluşan bir heyet bir araştırma için arazide bulunmaktadır. Birden yağmur bastırır. Hemen yakındaki bir arazi evine sığınırlar. Ev sahibi bunlara bir şeyler ikram etmek için biraz ayrılır. Hepsinin dikkati soba üzerinde toplanır. Soba yerden 1 m. kadar yukarda, altındaki dizili taşların üzerindedir. Sobanın niçin böyle kurulmuş olabileceğine dair bir tartışma başlar.
Kimyacı:
-Adam sobayı yükselterek aktivasyon enerjisini düşürmüş, böylece daha kolay yakmayı amaçlamış.
Fizikçi:
-Adam sobayı yükselterek konveksiyon yoluyla odanın daha kısa sürede ısınmasını sağlamak istemiş.
Jeolog:
-Burası tektonik hareketlilik bölgesi olduğundan herhangi bir deprem anında sobanin taşların üzerine yıkılmasını sağlayarak yangın olasılığını azaltmayı amaçlamış.
Matematikçi:
-Sobayı odanın geometrik merkezine kurmuş, böylece de odanın düzgün bir şekilde ısınmasını sağlamış.
Antropolog:
- Adam ilkel topluluklarda görülen ateşe tapmanın daha hafif biçimi olan ateşe saygı nedeniyle sobayı yukarıya kurmuş.
Bu sırada ev sahibi içeri girer ve ona sobanın yukarda olmasının nedenini sorarlar. Adam cevap verir:
- Boru yetmedi!!!!!!

|RespecT Me| 21-09-2008 16:13

kedilerin sırrı...
 
ABD'li otomotiv üreticileri Dünya üzerindeki otomobil fabrikalarını dolaşıp yeni teknolojiler ve uygulama durumunu inceliyorlarmış. Japonya'da Mazda fabrikasının girişinde bir çok kafes ve içinde kedi olduğunu görüp ilgili mühendise sormuşlar. Japon mühendis şüöyle açıklamış:
- Biz ürettiğimiz otomobillerdeki yalıtımı kontrol etmek için her 1000 otomobilden bir tanesinin içine bir kedi koyup kapılarını ve camlarını kapatıp akşam eve gideriz. Sabah geldiğimizde kedi havasızlıktan öldüyse yalıtımba bir problem yoktur, ama eğer kedi yaşıyorsa üretimde bir sorun olduğunu anlayıp tüm üretim kademelerini gözden geçiririz.
Deyince ABD'li mühendisler hayran kalmışlar. Daha sonra Türkiye'deki fabrikaları gezerlerken TOFAŞ'ın girişinde benzeri kafesleri ve içindeki kedileri görmüşler. Teknolojiyi hemen öğrenip uyguladığı için TOFAŞ'a hayran kalmışlar. Yinede Türk mühendisten açıklama istemişler. Bizim mühendis anlatmaya başlamış:
- Biz ürettiğimiz otomobillerdeki yalıtımı kontrol etmek için her 1000 otomobilden birisinin içine bir kedi koyup akşam eve gideriz. Sabah geldiğimizde kedi arabanın içinde ise bir sorun yoktur. Eğer kedi kaçtı ise üretimde bir sorun olabilir diye düşünürüz ama yinede üretime devam ederiz...

|RespecT Me| 21-09-2008 16:14

neden?
 
Bir rahip, bir doktor ve bir mühendis golf sahasının boşalmasını beklemektedirler. Mühendis:" Bu adamlar ne yapıyor böyle, 15 dakikadır bitirmelerini bekliyoruz." Doktor: "Bilmiyorum ama hiç böyle bir saçmalık görmedim." Rahip: "İşte görevli geliyor, onunla konuşalım." Rahip: " Merhaba, Şu anda sahada olan grup ne zaman çıkacak, neden bu kadar yavaşlar?" Görevli: "Evet onlar kör itfayeciler. Klübümüzde geçen sene çıkan yangında gözlerini kaybettiler. Bu yüzden istedikleri zaman burada ücretsiz oynamalarına izin verildi. Rahip: "ne kadar üzücü, bu akşam onlar için dua edeceğim." Doktor: "Çok güzel bir fikir, ben de hastanedeki doktor arkadaşlarla konuşup onlar için bir şeyler yapabilir miyiz diye bakacağım." Mühendis: "Bu adamlar neden geceleri oynamıyorlar?"

|RespecT Me| 21-09-2008 16:14

ustalık bedeli...
 
<a href="http://www.gittigidiyor.com" target="_blank">Gittigidiyor</a>
Bir fabrikada imalat hattındaki çok önemli olan ana makinalardan
biri arızalanınca fabrikadaki tüm üretim de durdu. Mevcut teknisyenler makineyi çalıştırmak için çok uğraştılar, ancak ne yaptılarsa nafile, bir türlü başaramadılar. Sonunda dışarıdan uzman
çağırdılar.
Uzman gelip makineyi inceledi. Durumuna baktı. Sonra çantasından
bir çekiç çıkardı. Elinde çekiçle makineye yaklaştı. Makinenin
belli bir noktasına elindeki çekiçle dikkatlice sert bir vuruş yaptı. Makine hemen çalışmaya başladı ve hiçbir arıza olmamış gibi devam etti. Fabrika tekrar harekete geçti. Uzman fabrikadan ayrıldıktan iki gün sonra faturasını gönderdi :
"Hizmet bedeli karşılığı 1.000 USD (bin dolar)" Fabrika müdürü bu faturaya çok kızdı. Tepesi attı ve bir çekiç darbesi için bin doları çok buldu. Uzmandan ayrıntılı fatura göndermesini istedi. Uzmandan bir gün sonra aşağıdaki ayrıntılı fatura geldi :
Makineye cekiçle vurma bedeli.............. 1 $
Nereye vuracağını bilme bedeli........... 999 $
Toplam....................................... 1.000 $

|RespecT Me| 21-09-2008 16:15

Bulamadık...
 
Cennetle cehennemdekiler birgun demişlerki aramızda bir köprü yapalım arada sırada birbirımize gidip geliriz.Anlaşmışlar yarısını cennetdekiler yarısını da cehennemdekiler yapıcak.
Ertesi sabah cennetdekiler bir bakmışki köprünün yarısı tamam. Sabaha kadar bitirmişler.
Aradan aylar geçmiş ama cennet tarafında kıpırdama yok. Cehennemdekiler sormuslar;
- Ya ne oldu vazmı gectınız? Bakın biz hemen yaptık siz daha başlamadınız.
Cennettekilerin cevabı:
- Vallahi aradık taradık cenneti didik didik ettik ama bir tane muteahit bulamadık.

|RespecT Me| 21-09-2008 16:15

Nasa...
 
Nasa Mars'a adam gönderecekmiş. Sadece bir kişi gidebilecek, giden de geri dönemeyecekmiş. İlk aday olan mühendise bu iş için ne kadar isteyeceğini sormuşlar:
- 1 Milyon Dolar demiş ve eklemiş - kızılhaça bağışlayacağım.
İkinci aday olan doktora da aynı soruyu sormuşlar. Doktor:
- 2 Milyon Dolar demiş. - Bir milyonunu aileme bir milyonunu da tıbbi araştırmalara bağışlayacağım.
Üçüncü aday olan Temel aynı soruya
- 3 Milyon Dolar diye cevap verince yetkililer diğerleri bu kadar az isterken kendisinin neden 3 milyon dolar istediğini sormuşlar. Temel yetkililere doğru eğilmiş, kısık bir sesle:
- 1 milyonunu ben alırım, 1 milyonunu size veririm, mühendisi de
Mars'a göndeririz.

|RespecT Me| 21-09-2008 16:16

eşşek mühendis olursa...
 
Birgün amerikalının biri Türkiye'ye gezmeye gelmiş biyerde durmuş bide bakmış bizim köylüler ellerinde kazma kürek habire kazıyorlar
sormuş
-ne yapıyorsunuz siz böyle?
köylü:
-yol yapıyoruz demiş
amerikalı bakmış en önde birde eşşek var merak etmiş yine sormuş:
-peki o eşek neyapıyor öyle en önde?
köylü:
-o demiş buradaki yolları iyi bilir o önden yol gösteriyor biz peşine kazıyoruz
amerikalı gülmüş:
-pekii o eşek olmasaydı ne yapacaktınız? demiş
köylü biraz düşündükten sonra:
-o zaman amerikadan mühendis getirtirdik demiş

luzsolar 21-09-2008 16:23

http://www.besiktasforum.net/forum/i...ons/icon14.gifhttp://www.besiktasforum.net/forum/i...ons/icon10.gif

MrSmith 20-10-2008 16:03

muhahahaha : )))


Türkiye`de Saat: 19:34 .

Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580